Yemek yemenin, yalnızca karnımızı doyurup hayatımızı devam ettirmek için yapılmadığına hemfikiriz, değil mi? Yemeği nerede yediğimiz, yemeği kimlerle birlikte yediğimiz, ne zaman hangi yemeği yediğimiz, en az yemeğin lezzeti ve görüntüsü kadar önemli.
Bu anlamda, birbirinden şık lezzetlerimizin tadına bakarken yalnız bedenen besleniyor olmanız bize yetmedi. Aşırı düşünceli Yemek.com yine ince eledi sık dokudu ve şahane bir karar verdi: Ruhunuzu beslemeye de talibiz!
Bakın mesela şu an bile, fena halde acıkmış ruhlar hissediyoruz. Naçizane önerilerimiz için devam ediniz.
Kahvaltı: Güne sevecen ve umutlu başlıyoruz
Yataktan kalktınız. Belki biraz zorlandınız ama içiniz umut dolu. Çünkü soğuk da olsa pırıl pırıl bir gün. Böyle durumlarda ne yapılır? Tabii ki mükellef bir kahvaltı!
Mahmurluğun kankası Domatesli Kiş mesela... Olmaz ya, olmadıysa, Ekmek Çanağında Yumurta ya da dumanı, balı, Nutella'sı üstünde bir krep de olur.
Kahvaltı üstü: Neşemiz, enerjimiz eksilmesin
Kahvaltı üstüne, elbette Türk kahvesi.
Türk kahvesini içerken güne bomba gibi devam etmek için biraz enerji patlatın diyoruz. Gönüller pır pır etsin Yemen'e kaysın, o omuzlar hafiften hareket etsin, kafa sağa sola sallansın, dayanamayan olursa kalksın salonun ortasında takla, göbek ne varsa atsın. Lütfen, çekinmesin, kırılırız.
Öğleden önce: Şarkılarımıza da soframıza da yaz geliyor
Hava sanki biraz soğudu mu ne? Soğumaz soğumaz, aa hayır canım soğumamıştır o, size öyle geliyordur. Soğuduysa da hemen yazı getirelim! Bakın, bu şarkıyı dinleyip kendisini direkt olarak 'yaz mevsimi' gibi hissetmeyen varsa, hemen yanımıza gelsin onu ikna edelim.
Yaz demişken yazı hatırlatacak neşeli bir su muhallebisine ne diyoruz? İçimize sinmediyse mis gibi bir dondurma da olabilir. Aslında bol aromalı bir buzlu çay da iyi gider, hazmı da kolaylaştırır.
Öğleden sonra: Mideler kazınınca hepimiz Anadolu Çocuğuyuz
Güne, Kay Starr ve muhtemelen sonrasında Peggy Lee ya da belki Ella Fitzgereld'la başlayan siz, şimdi bu şarkıyı dinliyorsunuz. Çünkü saatlerimiz, gönüllerin efendisi kıymalı pideyi gösteriyor. Ayrıca da neden olmasın? Hangimiz hayatı tesbih yapmış sallamıyoruz ki gönül dostları?
Çok ufak bir ihtimal ama diyelim ki pide istemeyen var aranızda, o zaman öğleden sonra atıştırmalığınız tavuklu börek ya da avcı böreği...
O tabaklar bitene kadar Hüseyin Kağıt şarkıları kapatılmayacak!
Beş çayı: Pideli partinin üzerine iyi gider
Haydaa, bugün hem çok yedik hem de kültürel bir kaosun içindeyiz. Şimdi de Balkanlara gidiyoruz mesela. Bir elimizde çayımız, diğerinde Selanik gevrekleri...
'Daha yeni pide yedik tatlı getir!' veya 'Ay bu börekler beni tıkadı ben tatlı isterim.' diyenleriniz varsa, hep birlikte trileçeye düşelim. Harika fikir!
Neyse, durmak yok, gün daha bitmedi!
Akşam yemeği: Seremoniler başlasın
Sevdiceğinizi aldnız mı yanınıza? Açın Chet Baker arkadan hafif hafif çalsın. O çalarken siz kaşarlı köfteye gömülün. Olmadı mı, o zaman Dalyan köfte? Belki de hamaratlığınız tutmuştur, sofranızın göz bebeği rulo köftedir bu sefer. Uzun uzun, keyifli keyifli, sohbetle soslanmış bir akşam yemeği yiyin. Hem belki kırmızı bir içecek de içersiniz yanında...
Geç akşam yemeği: Yalnız kuşlar da acıkırlar
Buraya balık yakışır, hem hazır sezondayız, hem de...
Fırında uskumru, belki lokum gibi biraz lüfer, hiçbiri değilse köşedeki balıkçıdan hamsi kapın eve giderken, hamsi kuşu yiyelim Zeki Müren'le birlikte...
Özel bir günse: Bugün hepimizin doğum günüymüş, tamam mı?
Mutlu yıllar o zaman! Bu arada doğum günleri bizde 24 saat boyunca kutlanır. Yatmadan hemen önce nefis bir doğum günü pastasına yumulmayı eksik etmeyin. Bugünlük canım, her zaman değil... Bir seferden bir şey olmaz!
Not: Siz de bize hiçbir zaman dinlemekten bıkmadığınız ya da yeni keşfettiğiniz ve delice aşık olduğunuz şarkıları gönderin. Hep beraber dinleyelim.
Yorumlar
0