İnsanın güne güzel başlaması, işe giderken mutlu olması, gün boyu oturulan masada ya da yapılan onlarca iş arasında kendini enerjik hissetmesi pek kolay olmuyor bazen.
Öyle günler geliyor ki gözünüzü bile açamıyorsunuz, trafikle hunharca boğuşarak işe varmaya çalışıyorsunuz, bitirmeniz gereken işlere yetişmek için uğraşıyorsunuz... Biliyoruz, zaman zaman hepsini hepimiz yaşıyoruz.
Bununla mücadele etmek için de kendimizi kahveye veriyor, işe vaktinde varmak için kahvaltı keyfinden ödün veriyor, gün boyu çeşit çeşit atıştırmalıkla kendimizi zinde tutmaya çalışıyoruz.
Oysa pek çok şeyi fazlasıyla yanlış yapıyoruz. Bu yanlışları bir an önce herkes öğrensin, iş yerinde nasıl enerjik olunurmuş bilmeyenlere de anlatsın istiyoruz.
Bu alışkanlıklardan vazgeçince işinizi daha bir çok sevecek, kendinizi iş yerinde daha mutlu ve enerjik hissedeceksiniz, garanti ediyoruz. 
Güne ağız tadıyla başlamak için kahvaltıyı atlamayın
Bunu hemen hemen herkes öneriyor zaten, bildiğiniz gibi. Peki, neden kahvaltı bu kadar önemli?
Şöyle ki, neredeyse akşam yemeğinden beri içine bir şey girmemiş olan mideniz, kahvaltıya kadar vücudunuzu güzelce idare ediyor. Ancak sabah uyanıp işe gittiğinizde ihtiyacınız olacak enerjiyi sağlayacak kadar da bir "yakıtı" kalmıyor. Bu da kendinizi daha hızlı yorulmuş hissetmenize neden oluyor. O yüzden işte kendinizi enerjik hissetmek için mutlaka kahvaltı etmeniz şart.
"Vaktim kalmıyor ki işe zor yetişiyorum" gibi bahaneler üretmeyin, kahvaltınızı yanınıza alıp işe vardığınızda yemeyi deneyin. Farkı kısa sürede anlayacaksınız zaten.
Sabah sabah fincanlar dolusu kahve içmeyin
Kahve hakkında hep tersini düşünsek de ne yazık ki yapılan araştırmalar kafeinli yiyecek ve içeceklerin bizi pek de zinde hissettirmediğini söylüyor.
John Hopkins Üniversitesi tarafından kafein alan ve almayan gruplar arasında yapılan son araştırmalara göre özellikle sabah fazlaca kahve içenlerin, içmeyenlere göre kendilerini daha az enerjik hissettikleri gözlemlenmiş.
Bu yüzden özellikle sabah işe gider gitmez kahve içmekten uzak durmanız gerekiyor, Aksi halde boş yere kalbinizin hızlı atmasına ve daha asabi olmanıza zemin hazırlamış oluyorsunuz.
Öğle yemeğinde tıka basa karnınızı doyurmayın, aşırıya kaçmayın
En başta kahvaltıyı atlamayın diye boşuna söylemedik. Eğer kahvaltıyı atlarsanız öğle yemeğine kadar öyle bir acıkırsınız ki koşarak yemekhaneye inmek, tıka basa yemek yemek istersiniz ve çoğunlukla bunu yaparsınız da.
Oysa aşırı yemek yemek size enerji vermez, aksine enerjinizi sömürür. Çünkü yediğiniz fazla yemekler "üzerime ağırlık çöktü" dediğimiz duruma neden olur. Mideniz onca yemeği sindirecek diye, daha güzel yerlerde kullanabileceğiniz enerjiyi sindirime harcar. Sonra gelsin yorgunluk, halsizlik, uyku...
Enerjik hissederim diye düşünüp şeker ve şekerli gıdalara yüklenmeyin
Şekerin zihninizi açacağını düşünerek her yediğiniz içtiğiniz şeye şeker eklemeyin, bol şekerli yiyeceklerden de uzak durmaya özen gösterin.
Çünkü fazlaca şeker içeren içecek ve yiyecekler kan şekerinizin düzenini bozar, bu da kendinizi yorgun hissetmenize neden olur. Üstelik kan şekerinizin düzeni fazlaca bozulursa uyku sorunları da yaşarsınız ve bu da kendinizi iş yerinde bitkin hissetmenizi sürekli hale getirir. Aman diyelim.
Gün boyu fazlaca yağlı abur cuburlardan olabildiğince uzak durun
Öğle yemeği olarak seçeceğiniz fast food'lardan cipslere kadar yağlı her türlü abur cuburdan da olabildiğince uzak durmanız gerekiyor. Eğer çekmecenizin içi bu tarz abur cuburlarla doluysa bir an önce onlardan kurtulmaya bakın.
Çünkü bu abur cuburlar beynimizin öğrenme kapasitesini denetleyen bölüm olan hipokampüs (hippocampus) için oldukça zararlı. Aynı zamanda bu tür yiyeceklerde bulunan trans yağlar da beynin düzenli çalışmasına olumsuz etkilerde bulunuyor. Bu da kendinizi daha kötü, yorgun ve bitkin hissetmenize neden oluyor, yaratıcılığınız ve üretkenliğinizi kendi ellerinizle baltalamış oluyorsunuz.
Dondurulmuş ya da işlenmiş yiyecekleri hayatınızdan çıkarın
Eğer iş yerine kendi yemeğinizi götürüp oradaki mikrodalga fırında ısıtarak yiyorsanız ya da patates kızartmasından salam sosis gibi şarküteri ürünlerine kadar birçok lezzete hayır diyemiyorsanız iş yerinde kendinizi enerjik hissetmeniz zorlaşır.
Bu yiyeceklerin içinde yer alan basit karbonhiratlar, anlık enerji artışları yaşatsa da sonrasında hızlı enerji düşüşlerine neden olur. Bu da hem daha sık ve kolayca acıkmanıza hem de kendinizi güçsüz ve bitkin hissetmenize yol açar.
Öğünler arasında upuzun aralar vermekten vazgeçin
Evet atıştırmalıkların çoğu zararlı dedik, farkındayız. Ama misler gibi enerjinizi yükseltecek granola barlar, nefis kuru meyveler var mesela, bunları çekmecelerinizden eksik etmeyin.
Çünkü günün neredeyse yarısını harcadığınız iş yerlerinde enerjinizi sadece kahvaltı ve öğle yemeğiyle koruyamaz, kendinizi sürekli zinde hissedemezsiniz. Vücudunuzun glikoza ihtiyacı vardır. Ama dediğimiz gibi bunu şeker tüketerek değil sağlıklı atıştırmalıkları seçerek kazandırmalısınız vücuda. Etkisi uzun sürsün, üretkenliğiniz artsın diye...
Ve tabii ki su içmeyi unutmayın
Havalar sıcakken su içmek daha çok aklımıza gelse de ne yazık ki havaların soğumaya başlamasıyla su bir köşede unutuluyor hep. Eğer iş yerinde sürekli sebilin başına gidip bir bardak su alıp geri dönüyorsanız bundan vazgeçin ve kendinize bir sürahi ya da cam şişe edinin. Böylece su hep gözünüzün önünde durur ve içmeyi unutmazsınız.
Su neden bu kadar önemli ki derseniz, su vücudumuzdaki her bir hücrenin düzenli çalışmasının anahtarı diyebiliriz. Vücuda yeteri kadar su girmediğinde hafıza zayıflığından tutun da konsantrasyon eksikliğine kadar çeşit çeşit sorunla karşılaşabilirsiniz, bu da iş hayatınızı oldukça olumsuz yönde etkiler.
Yorumlar
0