Çayı millet olarak duvarlara ismini yazacak kadar seviyoruz. Bizim için çay bir içecekten daha fazlası.
Bu arada sadece siyah Türk çayı değil, soğuk çaylar da, bitki çayları da, zor bulunan çaylar da, yeşil çay da, sütlü çay da en sevdiklerimiz arasında. Kısacası çay çeşitleri arasında ayrım yapmıyoruz, koşulsuz seviyoruz.
Eğer siz de bu sayfadaysanız çayı seviyorsunuz, çaya aşıksınız, çayla ilgili ne varsa bilmek, öğrenmek, dinlemek istiyorsunuz demektir. Doğru geldiniz efendim. Conde Nast'ın gezi bölümünün çektiği harika fotoğraflarla kısa bir dünya turuna çıkıyoruz. Farklı çaylar, rengarenk çaylar, mis kokulu çaylar.
Gözümüzü alamıyoruz bu çaylı fotoğraflardan, dönüp dönüp bakıyoruz.
İngiltere: Çay deyince akan suların demlendiği ülke
Bergamot aromasıyla bildiğimiz earl grey çayı nerenin? İngiltere tabii. 1830'lardan günümüze kadar gelen bir lezzet kendisi. Peki akşam saatlerinde pek sevilen ve türlü türlü atıştırmalıkların servis edildiği beş çayı kimin geleneği? İngilizlerin tabii. O da 1840'lardan günümüze gelmiş. Ne de iyi yapmış.
Çin: Su yerine çay içiliyor, susadığında çay veriliyor
Dünyanın en büyük çay üreticisi olan Çin'de siyah, oolong, sarı, beyaz, yeşil veya pu-ehr çaylarını, farklı farklı birçok çeşit demleme yöntemi ile içebilirsiniz. Ayrıca yalnızca çaylar değil, demlikler ve bardaklar da epey önemseniyor Çin'de. Nasıl desek? Çay için yaşıyorlar, su yerine çay içiyorlar.
Doğu Afrika: Safariden sonra çay içer miyiz, hem harareti de alır?
İngilizler'in Afrika'yı sömürgesi altına aldığı yıllarda bölgeye getirdiği akşam çayı geleneği halen devam ediyor. 1800'lere kadar kendi çaylarını yetiştirmemiş olan ama o andan sonra da zamanla kendi çay kültürlerini yaratan Doğu Afrika ülkeleri'nde, Malawi ve Kenya başta olmak üzere zengin aromalı, doygun çaylar dikkat çekiyor.
Fas: Nanenin ömrünü çaya adadığı memleket
Fas çayını bilenler vardır, sıcacık ve tatlıca bir nane çayıdır kendisi. Geleneklerine bağlı bir ülke olan Fas'ta bu nane çayını evin en yaşlı erkeği yapar. Çin'in gunpowder denilen yeşil çayı, taze nane ile demlenir ve şeker ile tatlandırılır. Servisi ise ayakta yapılır ve demlik bardağa yaklaştırılarak değil, yukarıdan dökülerek gerçekleşir. Bu da aromanın etrafa yayılmasını, kokusunun baş döndürmesini sağlar.
Nanenin kokusu burnunuza kadar gelmiş olmalı.
Japonya: Japonya deyince ritüel, ritüel deyince çay
Japonya'nın tarihinde yüksek mevkilerdeki kişilerin özel ritüeller eşliğinde sosyalleşme aracı olan bilinen çay, günümüzde de benzer ritüelleri ve özel adabı ile saygınlığını ve güzelliğini koruyor. Japonya'da çay, bizdeki gibi çoğu zaman günün koşturmacası sırasında içilen bir içecek değil de, özel olarak başına oturulan, yavaş yavaş tüketilen ve bol hikayesi olan bir içecek.
Rusya: Çay > votka + soğuklar + Putin
Votkası, soğukları ve Putin'i ile bildiğimiz Rusya'da çay kültürü de hayli gelişmiş aslında. Bizdeki gibi semaverler ile çayı kaynatan Ruslar, genelde Çin'de yetişen siyah ya da yeşil çayları tüketiyorlar. Hafif dumansı ve tatlı aromalara sahip çayları seven Ruslar'ın bir de ağızlarında şeker tutup çayı içme alışkanlıkları var. Çayın yanında kek de getiriyorlarmış. Ne güzel!
Hindistan: İneklerin bile çaya taptığını söylüyorlar
cntraveler - hindistan çayları
Zincir kahvecilerde gördüğünüz ve pek sevdiğiniz chai (bkz: chai tea latte tarifi), aslında Hindistan'ın imza çayı. Sütle demleniyor, şeker ya da bal ile tatlandırılıyor. Hatta zencefil, tarçın, rezene, karabiber, hindistan cevizi, karanfil gibi eşlik edenleri de var. Şu fotoğrafa bakıp da Hindistan'a özenmeyelim de ne yapalım?
Yorumlar
4