Taksim’in orta yerindesiniz ancak biraz daha yukarıda. Yok yok biraz daha yukarıda, İstanbul’u bütün ayrıntılarıyla kartpostal tadında yaşamak için sizi The Marmara Taksim’in 20. katına çıkartalım bu sefer.
Anadolu sofralarının tamamını panoramik şehir manzarasına karşı heybesinde toplayan Raika Restaurant’a Yemek.com olarak konuk olduk. Anadolu mutfağının zenginliğini gözler önüne seren menüden seçtiğimiz Raika Restaurant tariflerini püf noktalarıyla birlikte not aldık.
Raika’yı tipik bir ‘Türk Mutfağı’ olarak tanımlamak ve belirli bir kalıba sokmak ona haksızlık olur. Anadolu mutfağının tüm zenginliğine yer vermek, mevsimsellik ve tazelik Raika mutfağının kapısını aralayan sihirli sözcükler.
Tanınmış lezzetleri yenilikçi ve çağdaş bir şekilde yorumlamak da cepte. Bir bakmışsınız mercimek köftesi lezzetinden ödün vermeden tadını da tamamlayacak garnitürlerle iş birliği yapıp birlikte mercimek dondurma adıyla sahne almış. Patlıcan ezme, damla sakızının tadına bakmak istemiş. Çorbacı menülerinde bile artık sıkça rastlanmayan kelle çorbası, domates ve Chili biberli tereyağıyla tadını bulmuş. Bunlar sizi şaşırtmasın.
Trakya’dan ve Anadolu’nun en ücra köşelerinden getirtilen yöresel ürünleri kullanmak, mevsim otlarının halini hatrını sormak, gizli kalmış malzemelere değişik pişirme teknikleriyle form vermek ve sofra geleneklerimizin temelinde olan ‘paylaşma’ adabını yaşatmak Chef de Cuisine Mustafa Otar ve ekibinin anayasası.
Ana yemeklerin “Kömür Izgarası”, “Tencere ve Fırın Yemekleri”, “Pilav ve Hamur İşleri”, “Sebze” olmak üzere dört ana başlıkta toplandığı menüye mevsimin incilerinden seçilen zeytinyağlılar, salata ve mezeler boğaz esintisi katıyor.
Siz yemeğinizi almışken girişin sağ tarafında kalan yarı açık mutfakta humus, tereyağlı karides ile taçlanıyor. Balıkçı salatası deniz mahsüllerine doyuyor, ızgara kuzu kokoreç kıyılıyor, deniz levreğinden hazırlanan külbastı, kuru fasulye yatağına uzanıyor. Fıstıklı domates salatası kahvaltılık bile olur, o kadar leziz. Rezene aromalı ördek but konfit, “Beni de keşfedin her yerde yokum, bilesiniz” bakışı atıyor. Kuzu pirzola kendinden emin, nar ekşili ızgara sebze fit görüntüsüyle büyülüyor.
Unutulmaya yüz tutmuş “Çiporta” (Ege otlu sebze kavurması) ve “Murabiye” (tavuklu, baharatlı bulgur pilavı) ana yemeklere eşlik etmeyi bekliyor. Mutlu mesut mideler ve tüm bu lezzetlerde aklınızın kalmaması adına bir de tadım menüsü tasarlanmış. Minimum iki kişiye servis ediliyor. Kopya vermek gerekirse: Kuru dutlu çiğ rezene, midye salma, kişnişli nohut mücveri, dana kaburga ve diğerleri tetikte bekliyor.
Anadolu’nun ve dünyanın birbirinden lezzetli şaraplarını bir çatı altında toplayan kav, farklı rakı çeşitleri, hatta şerbet çeşitleri sofraların çeşnisini arttırmak için hazır. Peki ya tatlılar? Onlar da bizden ancak tahmin ettiğiniz gibi küçük farklılıkları var. Kaymaçina fırında ayvasız, kaymaklı ekmek kadayıfı vişnesiz, dondurma çeşitleri de baharatsız kendini ortalara atmıyor.
Sade çizgilerle döşeli oturma alanlarının kapladığı restoran bölümü eşsiz manzarayı karşılıyor. Restoranın her bir köşesi İstanbul’un ayrı bir parçası. Akşam üstü kahvesi ya da içkinizi yudumlayabileceğiniz arka tarafta kalan lounge bölümü Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nı, restoran bölümü boğaz ve tarihi yarımadayı tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Manzaranın kesilmediği 360 derecelik bir bakış açısından bahsediyoruz.
Adı gibi Raika; sade, katıksız ve hoş. Etnik Anadolu lezzetlerinin yenilikçi detaylarla sunulduğu manzarasıyla baş döndüren, olabildiğine naif bir mutfak.
Şehrin tam ortasında ama göğe yakın.
"Durmayın göğe bakalım"...
Yorumlar
0