Bu yazıya başlamadan önce sizden minicik bir şey isteyeceğiz, kulaklıklarınızı takın ve aşağıda görmüş olduğunuz şarkıyı açın. Yalnızca play tuşuna basın ve yazıyı okumaya devam edin. Size 2 dakika 32 saniyeliğine bir rüya yaşatacağız.
Hadi başlayalım. Şarkıyı tekrar tekrar dinlemek tabii ki serbest.
Kökenini hem Akdeniz'e hem de New York'a uzatan bir restoran Frankie İstanbul. Adını Frank Sinatra'dan lezzetini Akdeniz'in sıcaklığından ve nimetlerinden alıyor. Hal böyle olunca ortaya çıkan lezzetler bir o kadar bize yakın ve bir o kadar yenilikçi oluyor. Yemek.com olarak gittik, Frankie İstanbul'un damak şenlendiren yemeklerinin tariflerini aldık. Size sunuyoruz. Şimdiden afiyet olsun.
Tavına vurulmalık: Minekop ceviche
"Seviçe" olarak okunan bu pişirme yöntemi deniz ürünlerinin asitte bekletilerek pişirilmesidir. İçine kişniş giren yemek mükemmel olmaz da ne olur? Hem de farklı bir pişirme yöntemiyle hazırlanıyorsa? Lime suyunu da unutmayalım.
Yeni şeylere çok açığım diyorsanız: Frankie’den Minekop Ceviche
Tadına aşık olmalık: Tütsülenmiş barlam balığı
Balık sevenler, balık insanlar... Bu tarif tam olarak sizin için biçilmiş kaftan. Tütsülenmiş balığın tadı damağınızı okşarken hazırladığınız patlıcan köpüğüyle aşk yaşayabilirsiniz.
Aşk zaten mutfaktadır diyorsanız: Frankie’den Tütsülenmiş Barlam Balığı
Hem yiyip hem yanında yatmalık: Fırınlanmış kaburga
Narın yanında renksiz kalacağı, efsane lezzetli bir kaburgadan bahsediyoruz. Fırının içini çok sevip 6 saat kalıyor ancak öyle bir lezzetle çıkıyor ki...
Denemeniz gerek diyoruz: Frankie’den Fırınlanmış Kaburga
Yorumlar
0