Yaz daha bitmeden kolları sıvayalım, şehrin kokteyl rotalarını bir çıkaralım istedik.
İş çıkışı rahatlamak amaçlı ya da şehirden kaçamadığınız hafta sonlarında bir nebze olsun yüz güldürecek renkli kokteyller ve adresleri ile karşınızdayız.
Mojitodan Cosmopolitan’a, tatlı Sangria'dan cool Old Fashioned’a, milli içkimiz rakıdan vazgeçemediğimiz biraya kadar dopdolu bir liste! Peki bu içkiler için nerelere gidilir?
Hazırsak başlıyorum.
Şekerli sevenlere: Mojito
Yaz aylarında zaten bir neyimiz var? Bir mojito ya da bir margarita! Küba’nın geleneksel kokteyli olan mojito kokteyllinde azıcık şeker arayanların vazgeçilmezi.
Peki bu serin naneli, limonlu, romlu kokteylimizi nerelerde içmeliyiz?
İstanbul’da az bulunur şey değil, epey de başarılı şekilde önümüze getiren mekan çok; Asmalımescit’teki minik tatlı, her daim festival havasında olan Parantez bunlardan ilki. Asian Pear Mojito ise PF Chang’s’ın altına imzasını attığı kokteylidir (bu arada herhalde dünyanın en pahalı PF Chang’s'i İstanbul’da olsa gerek). Hazır şurup kullanmayan müthiş bir Galata manzarası olan Robin’s Galata da mojitosuna parmak bastığımız mekanlardan. Hafta sonlarının vazgeçilmezi, içkini al sokakta takıl şekli Nar Pera da bu işi çok iyi biliyor ki oradan kötü çıkan bir kokteyl daha bilmiyoruz.
Burrito ve taco deyince: Margarita
"Yazın en iyi on içkisi” listesinde ilk üçe girecek olan margaritanın menşei Meksika! Biz de ne bayılırız Meksika mutfağına. Bir yıl boyunca aç karnımı burritolarla, tacolarla, ençiladalarla doldurayım hiç şikayet etmem.
Başrol tekilanın. Sonrasında onu destekleyen likör, tuz ve limon da olmazsa olmazımız. İşte bu hem tatlı hem de tuzlu kokteyli İstanbul’da içebileceğiniz yerlerin başında Asmalımescit’te yer alan, İstanbul’da üstüne başka Meksika mutfağını tanımadığım Picante geliyor. Özellikle frozen margaritaları kavurucu sıcaklarda sizi kendinize getirtecektir.
Margaritanın Karaköy’ün ilklerinden Bej Karaköy’de de pey başarılı olduğunu söylemek mümkün. Bir de İstanbul’u ayaklarınızın altına alacağınız 360 İstanbul’un 360 Margarita isimli kokteyli var. Son olarak bir de İstanbul’da şarküteride çığır açan Delicatessen’i de hatırlatayım.
Sohbeti özeldir: Rakı
İçkilerin en samimisidir o. Akla ilk düşünce bile masayı düşünürsün, o masada yapacağın sohbeti düşünürsün.
Neyse ki İstanbul’da rakıdan bizi mahrum bırakmamak adına neredeyse her köşe başına meyhane yapmışlar.
Ama her mekanda her şey dört dörtlük olmayabilir, bu sebeple ben gittikten sonra pişman olmayacağınız birkaç yerin adresini veriyorum; Abidin Dino fotoğraflarıyla dolu Asmalımescit’in en ünlüsü Refik. Modern meyhane terimiyle hepimizi şaşırtan Münferit. En samimisi Asmalı Cavit. Meze çeşidiyle ortalığı yaran Çukur Meyhane. Kumkapı’nın en gözdesi Kör Agop ve şüphesiz İnciraltı ve 9 Ece Aksoy. Ha bir de kurulduğu ilk günden ortamıyla, minik rakı bardaklarıyla bizi kendine tav eden Akın Balık var.
Reçelden hallice: Sangria
Batının ahlaksızlığını almaya sangria ile devam ediyoruz. Daha önce bu kadar benimsediğimiz bir İspanyol adeti oldu mu bilmiyoruz ama sangriayı çocuğumuzmuşcasına alıp bağrımıza bastığımız doğrudur.
Dünyanın en tatlı kokteyli sangriayı içmek için Barcelona’ya kadar gitmenize gerek yok. Mangerie ve İstanbul’u tapas ile tanıştıran Que Tal’da da fıstık gibi yapıyorlar.
Eğer yolunuz Otto, Delicatessen ve Lucca’ya da düşerse yine aklınızda sangria içmek olsun.
Yaz için ayrı kış için ayrı: Şarap
Şimdi de çeşitleriyle her türlü mevsime ayak uyduran, kutlamaların, tekliflerin, yıldönümlerinin birinci içkisi şaraba geldik. Öncelikle yazın beyazı ve rose'sinden kendimizi alamadığımız, kışın da kırmızısı ve sıcak haliyle tüketilen şaraba bir selam gönderelim.
Peki bu güzide içkimizi nerelerde bulabiliriz? Tabii ki elini sallasan ellisi, her yerde bulabilirsiniz ama ben kavının en geniş olduğu yerleri sizin için sıralıyorum; Galata Kulesi’nin dibindeki Sensus on numara beş yıldızdır. Sadece geniş şarap kavını önünüze sermekten geri kalmıyor, iyi bir şarküteri bölümüyle de kalbimizi çalıyor.
Benim favorim olan kışın sıcak şarabından asla vazgeçmediğim, fiyatlarıyla yüz güldüren, uzun loş mekan Solera Winery’i hala denemediyseniz, önerimdir. Meşhur Bozcaada şaraplarını bulabileceğiniz ve atmosferden büyük keyif alacağınız Corvus Wine § Bites ve 49 Çukurcuma, Kadıköylünün adeta kendini bahçesine zincirlediğini düşündüğümüz Victor Levi ve tabii ki 650 şarap çeşidiyle İncirli Şaraphane şarabın İstanbul’daki adresleridir.
Meyvelisi de var: Bira
Her yerde bira içebilirsiniz ama vereceğim rotalar çeşit arayanlara, her zaman aynı birayı içmekten gına gelenlere gelsin; Kadıköy’deki adına vurulduğumuz Ayı birinci adresimiz. Burada 5 değil, 10 değil neredeyse 100 çeşit bira var. Belçika’nın meyvelileri, İrlanda’nın siyah birasını burada içebilirsiniz.
Ayı’nın birazcık ilerisinde, önündeki, hatta karşısındaki kaldırımı hiçbir zaman boş görmediğimiz Zeplin Pub & Delicatessen yine bira çeşidi bol olan mekandır. Ayı’nın aksine burada bira yanında yemek de mevcut. Anadolu’dan bira çeşidi bol olan mekan haberlerinin ardı arkası kesilmezken Avrupalıların sonunda yüzünü güldüren Kozmonot açıldı ve Avrupalı rahat bir nefes aldı. Bir de Gayrettepe'de biralarının bağımlısı olacağınız İngiliz pub Bosphorus Brewing Company var, gidiniz!
Geçmişe ufak bir selam: Martini
Bardağıyla ve zeytinleriyle aramızda özel bir ilişki olan, sipariş ederken bile içten içe tuhaf triplere girdiğimiz, eski dönem filmlerinin dizilerinin klasiği haline gelmiş martini ile listemize devam ediyoruz.
Tatlımsı kokteyl severlerin yanına bile yaklaşmadığı bu kokteyl için önce bir Jamie’s Italian’a gitmek şart! Espresso ve watermelon martinileri sükse yaratacak cinsten. Gin tailına vurulsak da bizi apple martinisiyle alt üst eden, sabahı görmemizi sağlayan Zelda Zonk martini için bir diğer iyi adres. Barından daha yüzümüzü buruşturacak bir kokteyl neredeyse çıkartmayan 360 İstanbul’da da denenmeli.
Az ama öz: Old Fashioned
Don Draper’den geri kalanlar diye bir liste yapsak başında Old Fashioned gelir. O bardak tutuşu, içişi falan off! 
Viskiyle uzaktan yakından alakası olmayanları, kokusuna bile dayanamayanları bir büyüyle aldı götürdü Mad Men.
Bunun bence İstanbul’daki en iyi adresi Cihangir’deki Geyik Coffee Roastery § Coctail Bar. Daha önce kendisinden uzun uzadıya Cihangir Mekanları isimli listemde bahsetmiştim.
Gidilecek adres bu kadar azken North Shield’ın da hakkını yemek olmaz.
Domates kokar: Bloody Mary
Sabah içkisi diye de bildiğimiz, domatesin ortalığı toza dumana kattığı Bloody Mary herhalde tarihin en garip içkisidir. Bu nedenledir ki doğru düzgün yapan bir mekana rastlamak epey zordur.
Özellikle geceden kalanların baş ağrısını kesme niyetiyle içtiği bu içkimizi en iyi yapan yer Unter’dir. Evet Karaköy’de Karabatak’ın tam çaprazında yer alan, hafta sonları rezervasyonsuz giremediğimiz girince de barından ayrılamadığımız Unter’den bahsediyorum.
Oldukça havalı: Cosmopolitan
Adında bile bir havalar bir havalar. Nasıl Old Fashioned Mad Men’den sonra popüler olduysa Cosmopolitan da Sex and The City ile bir çıkış yaptı.
Votka, limon, cointreau ve kızılcık suyu ile hazırlanan bu havalı içkimizin en iyi adresi manzarasına, yeşilliğine, atmosferine vurulduğumuz Sunset’te için ve zirvede bırakın. Zorlamak isterseniz de Teşvikiye’nin en sıcak mekanlarından biri olan Mahalle’de ve Cihangir’in gülü Leyla’da da iyi bir Cosmopolitan içebilirsiniz.
Yorumlar
1