Hayat kısa, yapılacak çok şey çok. Bu yüzden her fırsatı değerlendirip hayatı dolu dolu yaşamak, keşke yapsaydım/yapmasaydım demeden keyfini çıkarmak gerekiyor.
Bu yüzden ölmeden önce yemeniz gereken hamburgerleri de, pizzaları da, dondurmaları da sıraladık, içmeniz gereken kahveleri de. Gitmeniz gereken barları da, pizzacıları da, kahve dükkanlarını da listeledik. Maksat hayatın tutun ucundan, yakalayın. İyi ki yaptım diyin. Mutlu olun, sevdiklerinizi de mutlu edin.
Bugünkü durağımızsa gerek manzaraları, gerek konseptleri, gerekse yemekleriyle herkesin aklını başından alan dünyanın en büyülü restoranları. Biriktirin paraları, ucuz uçak bileti falan kovalayın, yeter ki en azından birkaç tanesine gidebilin, o atmosferi tadabilin. Pişman olmayacaksınız.
Yolculuk başlıyor.
Unkai Terrace - Tokachi, Japan
Dünyaya bulutların üzerinden bakmak isteyenler bu mekanda buluşuyor. Özellikle sabah saatlerinde giderseniz kahvaltınızı 1.088 metre yükseklikte bulut denizinde yüzerken yapabilirsiniz.
Piz Gloria – Mürren, İsviçre
Piz Gloria kendi çevresinde 360 derece dönebilen bir yapı. James Bond filmlerinden gözünüzün ısırabileceği bu mekanın içinde ayrıca 007'ye adanmış bir müze bile var. Hatta menüde bile James Bond esintili yemekler görebilirsiniz. Asla asla deme!
The Jane - Antwerp, Belgium
Belçika'nın en ünlü restoranlarından biri olan ve iç mimarisiyle mekan tasarım ödüllerini toplayan The Jane'nin restoran olmadan önce askeri hastane olması da burayı özel yapan detaylardan biri. Etrafa bakmaktan yemekleri ikinci plana atacağınızı düşünüyoruz ama olsun.
The Grotto - Krabi, Tayland
Romantikler toplansın, sizi yemek yerken ayağınıza dalgaların değeceği bir restorana götürüyoruz. Kumsalda yemek yemenin aşkla bir ilgisi olduğunu düşünenler için Tayland ve dünya mutfağını leziz bir şekilde sunan The Grotto adeta bir cennet.
Le Panaromic - Chamonix, Fransa
Alpler'e bakarak, hatta Alpler'in tepesindeyken, dumanlı dumanlı dağların üzerinde yemek yediğinizi düşünün! Hatta sadece düşünmeyin, yapın. Korkmayın dağa tırmanmak yok, teleferiğe atlıyorsunuz ve dünyanın en yüksek noktalarından birinde manzaranın keyfini çıkara çıkara yemeğinizi yiyorsunuz. Daha ne olsun?
The Rock – Zanzibar, Tanzanya
Çok küçük bir restorandan bahsediyoruz. Ama bu küçük restoran Hint Okyanusu'nun tam ortasındaki bir kaya üzerine kurulu. Eskiden balıkçıların uğrak noktası olan bu nokta sonrasında deniz ürünleri sevenler için bir restorana dönüştürülmüş. Okyanusun ortasında balık yemek mi, alırım bir dal diyenler listesine kati suretle yazsın.
Ristorante Grotta Palazzese - Puglia, İtalya
İtalyan mutfağını sevmenin yanı sıra deniz ürünlerine de meraklıysanız ve yolunuz İtalya'ya düşmüşse Adriyatik Denizi'nin kenarında bir mağaranın içine konumlanmış bu gizli ve leziz sığınağa bayılacaksınız. En kötü manzarası yeter be.
La Escondida - Ocoyoacac, Meksika
Meksika'nın ortasında dev bir alana kurulmuş bu alan adeta bir gastronomi merkezi. Yani sadece Meksika mutfağı yiyeceğinizi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Dünya mutfağından her türlü lezzeti burada bulabilir ve ortamının büyüsüyle kendinizi kaybedebilirsiniz.
Fangweng – Yichang, Çin
Dik yamaçların üzerine kurulmuş, nehir manzaralı, havada resmen asılı gibi duran bir restorandan bahsediyoruz. Oraya ulaşmak tabii biraz zahmetli ama Çin'e kadar gitmişsiniz, bir çılgınlık yapmaya ve ülkenin yerel mutfağının en iyilerini yemek için biraz maceraya atılmaya değmez mi? Bizce değer.
Ali Barbour’s Cave Restaurant - Diani Beach, Kenya
Yine bir mağaranın içindeyiz. Kenya'daki bu mağaranın 180 bin yıllık olduğu söyleniyor. 30 sene önce bir restorana dönüştürülen mağaranın doğal yapısına hiç zarar verilmemiş. Yemek yerken deliklerden gökyüzünü seyretmeniz bile mümkün. Burada hiçbir evlilik teklifinin hayır cevabı alması mümkün değil. Anladınız siz...
Le Jules Verne – Paris, Fransa
Yine Paris'e uzanıyoruz ve şehrin sembolü olan Eyfel Kulesi'ne çıkıyoruz. Bizi enfes bir Paris manzarasıyla karşılayan ve çağdaş Fransız mutfağının en iyilerini sunan Le Jules Verne'de ünlü şeflerin eline bırakıyoruz kendimizi. Yani Paris'e kadar gidip Eyfel'de bir yemek yemedim demeyin bizce.
Äscher - Wasserauen, İsviçre
Macerasever biriyseniz ve sonunda ödül olarak leziz bir yemek olması sizi mutlu etmeye yetiyorsa burayı mutlaka denemelisiniz. Zira bu restorana (Aynı zamanda otel de) ulaşmak öyle çok da kolay değil. Teleferik sizi bir noktaya kadar çıkarıyor sonra biraz çetrefilli yollardan yürüyerek geçerek cennete ulaşıyorsunuz. Helal be.
Duck & Waffle - Londra, İngiltere
Emniyet kemerlerinizi bağlayın, şimdi Londra'nın en yüksek restoranına doğru bir uçuşa geçiyoruz. 40.katta yer alan bu restoran İngiliz mutfağını uluslararası tatlarla da harmanlayarak veren bir lezzet noktası adeta. Dahası yükseklik korkusu olanların uzak durması gereken bu restoran 24 saat açık. Yani açsanız her zaman gidecek bir yeriniz var.
Ithaa Undersea Restaurant – Rangali Island, Maldivler
Marmaray'a binen bünyelerin hiç yabancılık çekmeyeceği bu restoran oldukça ünlü. Denizin beş metre altında yer alan ve yemeğinizi yerken deniz altı dünyasını dikizleyebileceğiniz bu restoranın menüsü de pek lüks. İnsanın kendini şımartması için birebir.
El Farallo´n – Cabo San Lucas, Meksika
Pasifik Okyanusu'na nazır bir restoranda gün batımını izlerken nefis yemekler yemek desek kim bize katılmak istemez? Üstelik geleneksel Meksika mutfağı hariç dünya mutfağından da enfes yemeklerle dolu menüsü var bu güzel manzaralı restoranın. Acıkmaya başladık bile.
Yorumlar
0