Hani bazı lezzetler vardır, adını duyunca nereden olduğunu söyleyiverir, "En güzeli şurada yapılır." demekten kendinizi alamazsınız. Antep baklavası, Taşköprü sarımsağı, Aydın inciri gibi...
İşte hemen hepimizin aklında belirli yerlerle özdeşleşen bu ürünlerin birçoğu artık tescilli bir şekilde coğrafi işaretli ürünler kategorisinde.
"Coğrafi işaretli de ne demek?" diyenler için hemen açıklamış olalım; coğrafi işaretli ürünler, belirgin bir özelliği nedeniyle ait olduğu yörenin, bölgenin ya da ülkenin adıyla özdeşleşen ürünlerdir. Anlayacağınız bu ürünlerin içinde incir ve sarımsak gibi tarım ürünleri de yer alabilir, el sanatları, maden ya da sanayi ürünleri de.
Peki, son yapılan açıklamalara göre coğrafi işaretli ürünlerin amblemlerine kavuşmasıyla birlikte bizi neler bekliyor, buyurunuz, birlikte öğreniyoruz.
Tescilli coğrafi işaretli ürünlerde amblem kullanımı zorunlu
Yaklaşık bir yıl önce yürürlüğe giren Sınai Mülkiyet Kanunu veya bir başka deyişle yeni Patent Kanunu ile yapılan düzenlemeler kapsamında ülkemizin yöresel değerlerinin ön plana çıkarılması amaçlanıyordu. Özellikle son bir yılda 100'ün üzerinde yeni coğrafi işaretli ürünün de belirlenmesiyle çalışmalar hız kazandı.
Bu ürünleri alışveriş yapan herkesin tanıyabilmesi ve değerinin herkesçe anlaşılabilmesi için üzerlerine amblem koyma zorunluluğu da getirildi. Geçtiğimiz ay itibariyle de tüm bu ürünleri tezgahlarda ve raflarda amblemleriyle bulmamız mümkün hale geldi.
Peki, tescilli coğrafi işaretli ürünlerde yer alan bu amblemleri nasıl anlamlandıracağız?
Amblemler, ürünlerin üzerindeki yerlerini aldı almasına ama, birbirinden farklı bu amblemleri nasıl tanıyacak, hangisinin ne anlattığını nereden bileceğiz, biraz da bundan söz edelim.
Taşköprü sarımsağı, Finike portakalı, Antep baklavası, Aydın inciri, Giresin tombul fındığı gibi birçok lezzetin de içinde yer aldığı bu ürünlerin üzerinde farklı renklerde amblemler bulunuyor.
3 farklı renkte karşımıza çıkacak amblemlerin anlamlarıysa şöyle:
Gelelim en merak edilen kısma... Coğrafi işaretli ürünlerin diğer ürünlere göre yüzde 15 daha pahalı olması öngörülüyor
Konuyla ilgili gelişmeleri aktaran Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. Habip Asan, artık hem pazar tezgahlarında hem de market raflarında sıkça karşımıza çıkacak bu coğrafi işaretli ürünlerin, muadili sayılabilecek diğer ürünlerden yüzde 15 daha pahalı olacağını da belirtiyor ve ekliyor:
"Bu ürünler daha nitelikli, kaliteli ve katma değeri yüksek ürünlerdir. O nedenle biraz daha fazla para vermeniz gerekiyor. Ayrıca fiyat farkı da üreticiye gidiyor. İşin temel felsefesi de bu. Katma değeri yüksek bir ürün ortaya çıkarmak. Eşdeğer ürünlere göre daha pahalı oluyor ama tüketiciler bu ürünleri daha çok tercih ediyor. Çünkü tüketiciler ne aldığını biliyor."
Yorumlar
0