Yolu uzaklara düşmeyen, bahar ve yaz aylarında iki nefeslik serinliğin hasretini çeken, aşka ve denize aşık romantiklerin bir numaralı lezzet durağı Lacivert Restaurant. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün Anadolu’ya basan ayaklarının altına kurulu denizin laciverdine düşmüş bir sofra.
Akdeniz ve Ege mutfağının tüm güzelliklerini aynı çatı altında toplayan Lacivert Restaurant’a Yemek.com olarak konuk olduk. Akdeniz mutfağının çeşitliliğini gözler önüne seren menüden seçtiğimiz Lacivert Restaurant tariflerini, ilk günden beri Lacivert mutfağının emanet olduğu şef Hüseyin Ceylan’dan püf noktalarıyla birlikte not aldık.
Rumeli Hisarı’na karşı, püfür püfür boğaz havası, her dem taze balıklar ve özenle hazırlanan ana yemekler. Zamanında Filiz Akın ve Tarık Akan’ın koridorlarında dolaştığı tarihi bir ikiz yalıda konuklarını ağırlıyor Lacivert. Mevsim itibariyle kapısını erguvanların kapladığı girişinden adımınızı atar atmaz alıyorsunuz o yaşanmışlık kokusunu. Manzaraya sabitleniyor gözler, denize sıfır konum ve sık ağaçlar İstanbul’dan uzaklaştığınıza inandırıyor sizi. Günlük telaşlar boğazın serin sularında bir bir kayboluyor, boğazın yeline kapılıp gidiyorsunuz.
Mevsime göre değişen menünün olmazsa olmazı: malzeme seçimi. Belirli kriterlere göre seçilen ahtapot, kalamar ya da barbun Bozcaada’dan geliyor. Oldu ya adada hava bozdu, ulaşım sağlanamadı. Tarifini de aldığımız denize doyuran kabak çiçeğine sarılı “Barbun” o gün servis edilmiyor. En az onlar kadar seveceğiniz farklı seçenekler sunuluyor size. Anlayacağınız ağız tadınızı sizden daha fazla önemseyen bir ekip var mutfakta.
Aynı şekilde ancak Akdeniz ve Ege esintisi taşıyan yöresel ot ve sebzeler çalabiliyor Lacivert mutfağının kapısını.
Boğaza nazır böylesine bir restoranda meze olmazsa olmazlar, deniz ürünleri alabildiğine zengin. Balıkla arası hoş olmayanlar ne yapacak diye düşünmeyin. Lacivert’in yenilenen menüsüne giren farklı bir sunuma sahip ızgara kuzu pirzola, yılın çılgın tohumundan hazırlanan kinoa salatası, porçini mantarlı risotto, enginarlı organik piliç şiş, ördek but konfit alternatifler arasında.
Ayrı bir snack menüsünün yanı sıra tatlı menüsü de oldukça iddialı. Ilık armut tatlısı, ev yapımı çikolatalı sufle, sakızlı fırın sütlaç, pişmaniye yatağında profiterol, meyveli parfe damakları tatlandırmak için sıralarını bekliyor.
Kahvaltıları da ayrı meşhur Lacivert’in. Şef Hüseyin Ceylan onayından geçen yumurtasından tereyağına, pestilinden zeytinine, yöresel otundan reçeline kadar sayısız çeşitte organik ürünle hazırlanmış ikinci köprünün gölgesi altına düşen uzun servis masaları... Pazar kahvaltısında olsa da yesek dediğiniz Anadolu mutfaklarının özgün lezzetleri, Pazar günleri 10:00-14:00 saatleri arasında “İyi Bir Kahvaltı Olmadan Asla” diyen yeme dostlarını karşılıyor.
Dört mevsim farklı ışıldayan İstanbul Boğazı’nın bütün güzelliklerini sofralara taşıyan Lacivert Restaurant; sektöre yön veren şefi, yeşil ve mavinin dans ettiği bahçesi, kışları şömineli bölümü, yazları bitmesin dedirten gün batımları eşliğinde bir yemek deneyimi sunuyor.
Yorumlar
6