Bazı Şeylerin Eksikliği Etkiler: Öz Kanatçı Kardeşler

Bir kanatçı için fazla afili bir başlığa tıklamış olduğunuzu düşünüyor olabilirsiniz şu saniyelerde. Eğer 1-2 dakikanız varsa, soluklanın anlatalım.

Şöyle ki Cem Yılmaz olmasa bu memlekette mizah, sinema, büyük yara alır. Çünkü standartı yüksektir onun, vasat işi yoktur hiç. Senin "Cem Yılmaz da çok bozdu" demen, şımarmandan başka hiçbir şey değildir. Moda çok güzeldir mesela. Semt olandan bahsediyoruz tabii ki. Kadıköy'de olan. Neredeyse içinde vasat tek bir şey yoktur. Bütün mevsimleri güzeldir, bütün mekanlar kaliteli. Moda'nın yokluğu İstanbul'un güzelliğinden çok şey götürür. Çeşitliliğini azaltır. Yetmedi mi? Murat Menteş'i de diyelim madem. Ne yazsa okunur, sıradan değildir. Vasat hele hiç değildir. Edebiyat dünyasına renk getirir. Yazılarını okurken heyecanlanan okuyucuları vardır.

Eğer sen bunlara şımarırsan, Cem Yılmaz'ın yerini insanın yüzünde tebessüm bırakamayan keller alır. Moda yerine 1729 tane güveniği olan, saçma sapan isimli bir siteye bakarsın. Murat Menteş'in yerine intihal yapmaktan boğulan, tek düzelikten kurtulamamış yazarlara kalırsın. Rengin, çeşidin, kalitenin arkasında durman lazım.

Öz Kanatçı Kardeşler.

Her gün yüzlerce kebapçının açıldığı, her bir köşede hamburgercinin tünediği, zincir markaların evdeki salonun masasına şube açtığı, binlerce vasat şeyin arasında kanatla ön plana çıkan, işini de muazzam yapan bir mekan. Sarıyer'de.

Küçük mucizeler dükkanı tadında mekan Öz Kanatçı Kardeşler. Şu bir zamanlar trend olan kitap gibi değil ama. Çünkü alt tarafı kanat yemeye gidiyorsunuz. Hiçbir yiyecek alt tarafı şeklinde kümelendirelemez kabul de çok aç olduğunuzu düşünün mesela; canınız kanat çeker miydi? Muhtemelen hayır. Küçük, içinde 'azıcık' et olan bir yemek kanat. Doymakla ve lezzetle eşleştirilmiyor...du. Öz Kanatçı Kardeşler'e gittikten sonra, bu kesinlik de gidecek kafanızdan.

Gelelim Öz Kanatçı Kardeşler'de, masada başımızdan geçenlere. Menüde yalnızca kanat yok. Tavuk ya da kanat sevmeyenler için de birkaç seçenek düşünülmüş. Tabii biz kanattan başka bir şey düşünmedik. Kanat, bol soğanlı bir çoban salata ve ayranla kendi çapımızda arşa yükseldik.

Assoliste gelmeden önce ayran ve salataya dair bir şeyler söyleyelim. Çoban salatanın bol soğanlı olmasının sebebi "Eğer hasta olacak gibi hissediyorsan bol soğanlı bir şeyler ye" diyen halk efsanesi. Sonuç: Yine efsaneler kazandı. Ayranı da "Abi böyle yerlerde açık ayran içeceksin" kuralına dayanarak istedik. Sonuç: Kural hala geçerli.

Kanat için söyleyeceklerimiz bu kadar genel geçer olmayacak: Masaya toplamda 2 porsiyon kanat geldi. Biri acılı, biri acısız. Kanatların üstünde kızarmış biber ve kanatlarla aynı sosa sahip kızarmış ekmek vardı. Acılı olan düşündüğümden acılı değildi, ekmek şu ana kadar yediğim en güzel ikinci kızarmış ekmekti, bir sos bir tavuğu nasıl bu kadar güzel hale getirebildi.

Gerçekten de öyle. Yediğimiz kanat o kadar güzeldi ki sinir bozucu bir hal almaya başladı. Çünkü önümüzdeki yiyeceğin -kanadın doğasından dolayı- artık bir minik parça olmasından nefret ediyorduk. İçimdeki bir tencere zeytinyağlı yaprak sarma gören masum Egeli uyandı ve önündeki lokum gibi kanatları tek seferde, sarma gibi yutmak istedi. Bu pek mümkün olmasa da açıkça diyebileceğim bir şey vardı: Hayatımda yediğim en güzel kanattı.

Kanadı tahmin edeceğiniz üzere elimizle yedik. Bu doğallık, ilginç deneyimlere de imkan tanımış. Kanadı sipariş ettiğimizde masaya ilk önce ıslak mendil geldi. Ama bildiğiniz ıslak mendillerden değil, mutfak bezi gibi olanlardan. Kanadı yedikten sonra elini bu mendile siliyorsun. Sonra tekrar kanat yiyorsun, sonra tekrar siliyorsun. Bütün mekan hep birlikte bunu yapınca oldukça keyifli sahneler ortaya çıkıyor. Zaman zaman Altar'ın oğlu Tarkan gibi sahnelere imkan tanısak da insanda daha doymuş bir his ortaya çıkıyor. (Bu vesileyle bkz: Kanat aslında nasıl yenir?)

"Lezzet her zaman manzaradan önce gelir" düsturu gereği pek söylemedik ama Öz Kanatçı Kardeşler'in deniz üstünde ve haliyle deniz manzaralı olduğunu da hatırlatalım. Kanatları 'gömmekten' fazla vakit kalmıyor ama yemekten sonra içtiğin çayın dumanı denize doğru gidince iyi hissediyor insan.

Yukarıda da dediğimiz gibi Öz Kanatçı Kardeşler Sarıyer'de. Büyükdere Mh. Çayırbaşı Caddesi üzerinde. Oldukça bulunabilir bir yerde ama biz yine de size yardımcı olacak bir harita iliştirdik aşağıya.

Kar yağmadan gidin.