Meyhane sizin için Yunan müzikleriyle başlayıp, Müzeyyen Senar ve Zeki Müren'le devam eden, şen kahkahalarla birlikte sessiz hüzünlerin yer aldığı, rakıdan başka bir şey yudumlayana pek de hoş bakılmayan, olabildiğine racon kokan bir yerse eğer 5 dakikalığına bildiğiniz meyhaneyi unutun. Bu yazıyı bitirinceye dek yeni nesil meyhane Sıdıka Meze Restoranı'nı konuşacağız.
Öncelikle Sıdıka'yı neden 'yeni nesil meyhane' diyerek selamladığımızı söyleyelim: Sıdıka, iki elin parmakları kadar masaya sahip, içerisinde caz müzik çalan, rakının karşı yakasında şarap yudumlanan ve bir yandan mezeyi ana yemek mertebesine yükselteli çok olan bir meze restoranı. İlk girdiğinizde Cihangir'de bir kafeye girdiğinizi hissediyorsunuz. Menünün yazılı olduğu sempatik koca yeşil tahtayı gördüğünüzde bir şeylerin 'olağan' olmadığını fark ediyorsunuz. Birbirinden farklı dokuların aynı anda aynı çatı altında olabildiğine şaşırıyorsunuz. Sonra gökkubenin altındaki şehir geliyor aklınıza: İstanbul. Burası da İstanbul'a benziyor. Rakı da var, şarap da. Meze de var makarna da. Deniz de var kara da.
"İstanbul'u hiç sevmedim ki ben" diyenleri ikna etmek için çok uzun süre beklemiyor Sıdıka. Masaya oturur oturmaz oynuyor kozunu. Fıstıklı peynir söylüyorsunuz, Kadıköy daha bir güzel gelmeye başlıyor size. Ahtapot ızgara teşrif ediyor tabağınıza; İstiklal, yıllar önceki, betonsuz, sıcak haline dönüyor birden. Asma yaprağına sarılı levrek sipariş ediyorsunuz, ilk yudumla birlikte şehri sahiplenmeye başlıyor, "Üçüncü köprü asma yaprağından yapılmalı" diyorsunuz. "Bana mutluğun resmini yapabilir misin Abidin?" diyen Nazım Hikmet geliyor aklınıza ve ilk bakışınızdan beri dikkatinizi oyalayan 'abidin' tatlısının masaya gelmesini rica ediyorsunuz. Sonunda İstanbul'u sevmeye başlıyorsunuz. Ya ilk defa, ya bir kez daha.
İstanbul'a benzeterek omuzlarına yük bindirdiğimiz Sıdıka, bu görevi yıllardır başarıyla yerine getiren Beşiktaş'ta yer alıyor. Akaretler'in Şair Nedim'le kesiştiği yolun üzerinde Sıra Evleri'ni biraz geçtikten sonra görebiliyorsunuz. Bulması bu kadar kolayken maalesef Sıdıka'da yer bulması aynı kolaylıkta olmuyor. Bu nedenle rezervasyon yaptırmanız gerekebiliyor.
Yorumlar
0