Gezdiğini gördüğünü anlattığı kadar yediğini içtiğini de anlatan Mert İmre, Yemek.com için yazdı.
İtalya serisinin önceki yazılarını hemen bir hatırlayalım:
• Biz Her Yeri Önermeyiz: Roma’da Damak Çatlatan 3 Mekan Önerisi
• İtalya’da Turist Olmanın Hakkını Verin Diye Floransa’dan 6 Leziz Mekan Önerisi
• Roma ve Floransa’dan Sıkılanlara: Cinque Terre & San Gimignano’da Nerede Yenir?
Venedik’te geçirdiğimiz 3 gün sonunda hepimizin söylediği ortak cümle...
“Keşke İtalya gezisini Roma’dan Venedik’e doğru değil, Venedik’ten Roma’ya doğru planlasaydık”
Roma ve Floransa’nın yüksek lezzet standardı ve dengeli fiyatlarından sonra Venedik de beklentiyi yüksek tuttuğumuz bir yerdi ama önden söylemek lazım, Venedik yeme içme anlamında maalesef bir Roma ya da Floransa değil. Öncelikle fiyatlar gerçekten İtalya’nın diğer noktalarına göre çok yukarıda, ayrıca bazı restoranlarda %12’lere varan servis ücreti var ki bu da toplam masrafınızı oldukça yukarıya çekiyor.
Ama yine de aşıkların şehri Venedik'e gidenlerin bayıla bayıla deneyebilecekleri birkaç mekan önerimiz var; özellikle makarna ve dondurma anlamında İtalya'nın nimetleri Venedik'e de doğal olarak yansımış durumda.
Mürekkepbalıklı siyah spaghetti denensin: Ristorante Pizzeria Dolfin
Venedik tamamen turistlere yönelik bir şehir ve bu restoranlara da yansımış. İlk gün şans eseri girdiğimiz bu restoran ise daha sonra denediklerimize nazaran bir tık öne çıkarak bize İtalya genelinde normal, Venedik genelindeyse güzel bir deneyim sundu. Sanırım bunun sebebi de kanala bakan sokaklarda değil de gündelik turist rotasının biraz dışında yer alması.
Arzu ederseniz bizim yaptığımız gibi 14-16 € arasında değişen set menüleri tercih edebilirsiniz. Bu menüler genelde seçtiğiniz balık / makarna, seçtiğiniz başlangıç ve seçtiğiniz yan üründen oluşuyor. Ben Venediğe özgü Spaghetti al Nero di Sepia (mürekkepbalıklı siyah spaghetti), kızarmış kalamar ve salatadan oluşan bir menü seçtim. Mürekkepli sosla yapılan makarna harikaydı, çıtır çıtır kızarmış olan kalamar ise tazeydi ve güzel pişirilmişti.
Kişi başı 2 €’luk kuver ücreti ise ekmeklerin, grissininin ve zeytinyağının güzelliğinin yanı sıra (ki biz ikinci sepet ekmeği istedik), yemeğin üzerine ikram edilen limoncello’nun karşılığı olarak düşündüğünüzde sizi rahatsız etmiyor.
Masaya sipariş edilen diğer makarnalar (deniz ürünlü, pestolu ve midyeli) güzel olmakla beraber, ekstra bir lezzet sunmadılar. Yan masaya servis edilirken gözüme çarpan pizzalar da oldukça doyurucu ve güzel gözüküyordu. Dolayısıyla set menü düşünmüyorsanız, pizzaları ya da her daim taze olan deniz ürünlerini de deneyebilirsiniz. Tatlılara gelince ben karamel sevmediğim için tadına bakma ihtiyacı hissetmedim fakat eşim krem karamellerinin mutlaka denenmesi gerektiğini belirtiyor.
Ristorante Pizzeria Dolfin Adres: Santa Croce 81, 30135
Burası aslında bir makarna fabrikası: Dal Moro’s
Ufacık bir dükkanda yapılan tazecik makarnalar ve anne usülü lezzetli sosların karton kutularda birleşimi, ilgili ve sempatik personalle de birleşince Venedik’te muhakkak uğramanız gereken, ekonomik bir mabet oluyor. Öyle ki gerekirse ünlü San Marco Bazilikası'nı görmeyin ama buraya muhakkak uğrayın 
.
Şimdi biraz açalım, tazecik makarnadan kastım buranın aslında bir makarna fabrikası olması. Makarnalar direk burada düzenli ve sıcak olarak üretiliyor, öyle ki sipariş ettiğimiz makarnaların pişmesini beklerken bize tadına bakmamız için taze kesilmiş, sıcak çiğ makarna ikram ettiler. Anne usülü soslar ise işletmenin kendi iddiası, sosları annelerinin hazırladığı gibi hazırladıklarını söylüyor ve o kadar bol sos koyuyorlar ki gerçekten bir anne eli değdiğini hissediyorsunuz.
İlgili ve sempatik personel ise gerçekten takdire şayan, örneğin bizim kendi aramızda konuşmalarımızı duyup sipariş vermek için kasaya yaklaştığımızda “Ne vereyim abime?” (evet bildiğiniz Türkçe olarak) diye sorarak dumur etmeyi başaran, güleryüzlü, makarnayı beğendiniz mi diye sorabilecek kadar Türkçe öğrenmiş olan çalışan, bizden sonraki farklı ülkelerden bir iki müşteri grubuyla da kendi dillerinde konuşacak kadar bilgiliydi.
Ekomomik kısmı ise doğal olarak fiyatlar; isminden de anlayabileceğiniz gibi bu ufak işletmede oturacak bir yer yok. Makarnanızı yer bulabilirseniz içerideki sınırlı büfede, ya da yürürken sokaklarda tüketebilirsiniz. Fiyatlar sosa göre değişiyor ve 5 – 7 € bandında. Spesyalitelerinin pesto sosu olduğunu iddia ediyorlar ve gerçekten de oldukça lezzetli bir pesto sosları var.
Dal Moro’s Adres: Calle de la Casseleria, 5324 | Castello, 30122
Öğlen saat 2'den sonra gitmeyin: Rialto Pazarı
Venedik’in meşhur semt pazarı. Hem taze sebze ve meyve bulabileceğiniz, hem de her türlü deniz ürünlerini alabileceğiniz harika bir yer. Fiyatlar biraz pahalı olmakla birlikte, en azından tazecik meyvelerin, çeşit çeşit domateslerin tadına bakabilirsiniz. Hiçbirşey almasanız bile en azından o ambiyansı görmenizi muhakkak tavsiye ederim.
Dikkat etmeniz gereken nokta çoğu tezgahın öğle saatlerine kadar açık kalması. Saat 2’den sonra gezecek pek bir yer bulamayabilirsiniz.
Rialto Pazarı Adres: Rialto Mercato
O pizzadan bu pizzaya: Al Calesse
Yazının başında değindiğim gibi Venedik belki de İtalya’nın en pahalı bölgesi, dolayısıyla bu konaklama ücretlerine de yansıyor. Bunun için en mantıklı alternatiflerden biri bizim yaptığımız gibi Marghera bölgesinde konaklamak. Anakarada bulunan Mestre, Venedik’ten bir önceki tren istasyonu oluyor ve 10 dakikalık bir otobüs yolculuğuyla rahatlıkla Venedik’e ulaşabiliyorsunuz.
Tatilimizin son gününde, konakladığımız yere oldukça yakın olan Al Calesse’yi denemeye karar verdik. İki – üç gündür sürekli kalabalık olarak gördüğümüz mekan ilgimizi çekmişti ve Venedik gezimizin en güzel duraklarından biri olarak öne çıktı. Başlangıç olarak sipariş ettiğimiz Mozzarella di Bufala daha önce yediğimiz kadar taze olmasa da, gözümüzün önünde açılıp, taş fırında pişen pizzaları gerçekten çok lezzetliydi.
Ben burada kapalı bir pizza çeşidi olan ıspanak, lor peyniri, domates sosu ve mozzarellalı calzone denedim. Gerek hamuru, gerek iç malzemelerinin bolluğuyla inanılmaz lezzetli bir pizzaydı. Restoranın kendi üretimi olan yoğun siyah birayla (eğer benim gibi bir bira severseniz muhakkak deneyin) harika bir uyum sağladı.
Sipariş ettiğimiz diğer pizzalardan biri olan bresaolalı ve taze roka – parmesan ile tamamlanan pizzayı da muhakkak denemizi öneririm. Fiyatlar 6-8 € bandında, pizzalar gerçekten büyük ve doyurucu. Biz kişi başı bir pizza söylediğimize pişman olduk, zira hiçbirimiz pizzalarını bitiremedi. Fakat çıkışta pizza kutusu rica edip, yiyemediğiniz dilimleri yanınızda götürebilirsiniz. Neticede eğer siz de konaklamanızı Marghera bölgesinde yapıyorsanız, yemeklerinizi de anakarada yemeniz hem daha lezzetli hem de daha ekonomik bir seçenek olabilir.
Al Calesse Adres: Via Beccaria 24 | Angolo via della fonte, 30175 Marghera, Mestre
Mutlaka ama mutlaka: Gelateria Eta Beta
2night - gelateria eta beta dondurma
Günlük yürüyüş rotamız üzerindeki bir başka harika durak. Bu ufak dondurmacı eğer yolunuzun üzerindeyse – ya da yakınlarındaysa- mutlaka deneyin. Rafaellolu, hindistan cevizi ağırlıklı dondurmalarını ve milky way aromalı olanı özellikle tavsiye ederim.
Galeteria Eta Beta Adres: Piazzale Parmesan, 2-3 Marghera
Yorumlar
0