Bugün size nefis ve küçücük bir kararın aslında sizi nasıl da mutlu ve huzurlu bir insan haline getirebileceğinin öyküsünü anlatacağız aslında.
Uzun mesai saatlerinden, bitmek bilmeyen trafikten ve gün içinde karşılaştığınız türlü çeşit olumsuzluklardan evinizin kapısından girer girmez kurtulabilirsiniz. Üstelik bunu vereceğiniz küçücük bir kararla sağlayabilirsiniz. Yapan var, oradan biliyoruz.
Evet, yine çok emek harcayacaksınız, yalan yok. Ama gününüz aydınlanacak, daha huzurlu olacak, hatta daha sağlıklı hissedeceksiniz, değmez mi? Kesinlikle değer.
E o zaman lafı daha fazla uzatmadan sizi nefis işler yapan bir kadınla tanıştıralım. Çünkü hepimizin ondan öğrenecek çok şeyi var!
Küçük bir not: Eğer bu harika çalışmanın bir benzerini evinizde uygulamaya karar verirseniz, dikey tarım hakkında detaylı bilgilere ihtiyacınız olabilir. Ve tabii ki biz de sizi bu konuda yalnız bırakmaz, evinizi nefis bir bahçeye çevirmek için dikey tarım ile ilgili bilmeniz gereken her şeyi anlattığımız yazımıza doğru davet ederiz.
Summer Rayne Oakes, Cornell Üniversitesi Çevre Bilimleri Bölümü mezunu bir yazar, model, şef, iş kadını, girişimci...
Neler yaptığını okurken bile yorulduğumuz Summer, tıpkı düşündüğünüz gibi oldukça çalışkan biri. Üstelik biz, şimdiye kadar yaptıklarının hepsini sayamadık bile. Kendisinin şeker detoksu ile ilgili hazırladığı dopdolu bir websitesi, sürdürülebilir moda ve güzellik üzerine rehber olacak nitelikte bir de kitabı bulunuyor.
Bitti sanıyorsunuz ama Summer, bu kadarla da yetinmiyor, iyi beslenme alışkanlığını herkese aşılamayı amaç edinen Foodstand adlı oluşumda da pazarlamadan sorumlu üst düzey bir yönetici ve sürdürülebilir kumaşlarla tasarımcıları bir araya getiren bir model olarak da hem kendi hayatına, hem de tüm dünyaya katkı sağlıyor.
Summer, sanki bu kadar uğraş yetmezmiş gibi bir de evini tam anlamıyla bir ormana çevirmeye karar veriyor...
Yaklaşık 11 yıl önce verdiği bu kararı uygulamaya koyduğunda, işe ufak ufak başlamış olsa da şu an New York'un orta yerinde muazzam güzellikte, yemyeşil bir bahçede yaşıyor. Hem de öyle bir bahçe ki 500'ün üzerinde bitki var burada.
150'den fazla türde sayıları 500'ü aşan bitkilerle sadece 110 metrekarelik bir apartman dairesinde yaşamaya başlıyor
Eğer Summer'ın dev gibi bir müstakil evde ya da çiftlikte yaşadığını düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Çünkü bu kadar bitkiyle sizin gibi, bizim gibi, kısacası pek çoğumuzun yaşadığı gibi bir apartman dairesinde yaşıyor Summer.
Bu sevdaya kapılmasında çiftlikte geçirdiği çocukluk yılları oldukça etkili oluyor
Summer, şu an bir apartman dairesinde yaşıyor dedik ama eklemeden geçmek olmaz, kendisi çocukken kocaman bir çiftlikte kuzudan ata kadar çeşit çeşit hayvan ve misler gibi bitkiler arasında büyümüş. Bu kararı almasında o yılların etkisi olmuş. Fakat tek nedeni de bu değil Summer'ın.
"New York gibi bir yerde hayatta kalabilmemin tek yolu bitkilerle yaşamaktı" diye de ekliyor
Summer, çiftlikte büyümüş ve çevre bilimi üzerine öğrenimini tamamlamış biri olarak tam bir doğa aşığı. Haliyle New York gibi kocaman bir şehirde, şehir hayatınıza adapte olabilmek için en azından evde huzuru yakalamayı umarak başlıyor bu güzelim çalışmasına. İyi ki de başlıyor.
Şu an patatesten ananasa kadar birçok sebze, meyve ve başka birçok bitkiyle birlikte yaşıyor bu güzelim evde
Dedik ya, 150'nin üzerinde tür bir arada bu bahçede. Haliyle içinde sadece süs bitkileri yok, ananas olsun, çilek olsun, efendime söyleyeyim patates olsun, çeşit çeşit sebze ve meyve de var. Summer da bu bitkileri yetiştirmekle kalmıyor tabii, olgunlaştıklarında bir güzel koparıp afiyetle yiyor.
Bitkileri yerleştirirken yaşama koşullarına hakim olduğu için de evin farklı bölümlerine yayıyor onları
Summer, evinin bir bölümünü bitkilere ayırmıyor, mutfaktan banyoya kadar evin dört bir yanına yerleştiriyor bitkileri. Bunu yaparken de onların yaşama koşullarına uygun bir tasarım yapıyor tabii.
Bitmedi... Bu evde bitkiler dışında çeşit çeşit böcek de yaşıyor
"Bitki olan yerde böcek olur zaten" diye düşünmeyin hemen. Çünkü biz, bitkiler nedeniyle evi böcekler sarıyor demiyoruz. Aksine, Summer farklı türlerde böcekleri kendi isteğiyle yetiştiriyor diyoruz. Hatta onlar için de çoktan ayrı ayrı yaşam alanları oluşturmuş bile.
Bu güzelliklerin devamlılığını sağlamak içinse bir gününün neredeyse yarısını onların bakımını yaparak geçiriyor
Böyle huzurlu bir bahçeye sahip olmak da pek kolay olmuyor Summer için. Her bitkiyi yetişme koşullarına uygun olarak sulamak, güneş ışığını ihmal etmemek, toprağını havalandırıp gübrelemek gibi işlemler için gününün yarısına yakınını onlarla geçiriyor. Bu, onun için külfetli bir iş değil dingin bir eğlence olduğu için de pek mutlu kendisi.
Solan bitkileri de öylece çöpe bırakmıyor, diğer bitkiler için gübre olarak kullanıyor
Bu kadar doğayı seven bir kadının elbette solan bitkileri için de nefis bir çözümü var. Çürüyen, solan ve bir daha geri döndürülemeyecek olan bitkileri, diğer yüzlerce bitkisine gübre yapıyor. Böylece ekstra bir kirlilik durumunu da ortadan kaldırıyor.
Summer, yetiştirdiği bu bitkilerle haftalarca karnını doyurabildiği için de yiyecekler için yaptığı alışveriş masrafı epey azalmış
Başta da söylediğimiz gibi Summer, sağlıklı ve doğal beslenmeye gönül vermiş olanlardan. Doğal olarak evinde yetiştirdiği bitki, sebze ve meyveler ona fazlasıyla yetiyor. Bu da yaptığı alışverişlerin azalmasını, bütçesine katkıda bulunmasını sağlıyor.
Yorumlar
0