Gaziantep mutfağı ve tatlı kelimeleri bir araya gelince aklımıza hemen bol fıstıklı o çıtır çıtır mükemmel baklavalar gelse de aslında en az onlar kadar lezzetli bir başka efsane tat da var. Evet, katmerden söz ediyoruz.
Birçoğumuzun tatlı olarak tanıyıp sevdiği, Gaziantep'te ise kahvaltıda dahi yenen bu efsane lezzetin sınırları çoktan şehrin sınırlarını aştı, ülkemizin dört bir yanında kendine hayranlar oluşturdu oluşturmasına ama onun hikayesini bilen kaç kişi vardır dersiniz?
Yemek hikayelerine ortak olmaya bu kez katmerin hikayesi ile devam edelim diyoruz, buyurmaz mıydınız? 
Gaziantep katmerinin hikayesi
Anadolu'nun farklı köşelerinde katmer isimli birbirinden farklı pek çok nefis hamur işi olsa da Gaziantep katmerinin tadına bir kez bakanlar için bu katmerin yeri çok başka. Seveni çok olunca da kendisi hakkında onlarca farklı rivayet, değişik ortaya çıkış hikayeleri bulunuyor. Bunlar arasında en çok anlatılan ve kabul gören ise katmerin Osmanlı zamanlarından bu yana gelmiş, yaklaşık 500 yıllık bir lezzet olduğu düşüncesi. 500 yıl gibi köklü bir geçmişi olan bu enfes lezzetin kültürümüze dahil olmasının ise Ermeniler sayesinde olduğu düşünülüyor.
Onu bu denli özel kılan ise hamurunun yapılmasının ustalık gerektirmesi ve tabii ki muazzam tadı. Buğday unuyla hazırlanan özel hamuru bezelere ayrılıp yağlanıyor, incecik açılması en önemli adımlarından biri oluyor. Öyle ki gerçek bir katmer ustası olmanın yolu hamuru incecik ve yırtmadan açmaktan geçiyor. Ama telaş yapmayın, eğer evde yaparken hamurunuzda yırtılmalar olursa hemen birleştirerek devam edebilirsiniz.
Gelelim katmerin ağız tatlandıran hikayesine... Başında da söylediğimiz gibi katmer, pek çoğumuz için bir tatlı olsa da Gaziantep'te onu kahvaltıda yiyenler var. Bu geleneğin ortaya çıkışı ise şu düşünceye dayanıyor: Vaktizamanında Gaziantep'te yeni evlenen çiftlerin evlerine, evlendikleri günün sabahı katmer gönderilir, kahvaltıyı katmer yiyerek yapmaları önerilirmiş. Bunun sebebi de "Yeni hayatınız ağız tadıyla başlasın, tatlı tatlı da devam etsin" düşüncesiymiş. Aynı şekilde damat tarafı gelinin ailesine de o sabah katmer gönderir, "Ağzımızın tadı hiç bozulmasın" mesajı verirmiş.
Gel zaman git zaman bu adet, yeni evlenenlerle sınırlı kalmamış, Gaziantepliler sabahları bol bol katmer yemeye başlamış. Günümüzde hala devam ettirilmeye çalışılan bu adet, yeni evli çiftlere "damat tepsisi" adında, içinde baklavadan şekerlemelere, dolu dolu tatlı tepsileri verilmesiyle sürüyor, zaman zaman bu tatlı dolu tepsiler sosyal medyada da gündem oluyor bildiğiniz gibi.
Muazzam lezzeti sayesinde yıllara, hatta yüzyıllara meydan okuyarak günümüze dek gelmeyi başaran katmerin hikayesi işte böyle. Eğer tam şu an sizin de canınız katmer yemek istediyse sizi şuraya doğru alabiliriz: Katmer Tarifi
Yorumlar
3