Sütlü tatlıların en sevileni, tencerede pişirilip kaselere doldurulanına ayrı, fırında son dokunuşları yapılanına ayrı hayran olduğumuz sütlaç bugünkü konuğumuz!
Bugün, onu büyük ihtimalle daha önce hiç duymadığınız özellikleriyle anlatalım, "Sütlacı en iyi ben yaparım" diyenleri bile şaşırtalım diyoruz.
Eskiden sütlaç nasıl yapılırdı sorusuna alacağınız cevaplardan tutun da sütlacın İtalya'ya uzanan macerasına, dünden bugüne sütlaç karşınızda!
Nefis bir bonusla başlayalım: Sütlacın hiç bilmediğiniz özellikleriyle dolu şu videoyu mutlaka izlemeyin deriz
Sütlaç sözcüğü "sütlü aş" tanımının zaman içinde değişime uğramış halinden geliyor
Divanü Lugati’t Türk'te yer verilen "uwa" sözcüğünün sütlacın atası olduğu sanılıyor...
Çünkü "uwa" sözcüğü kitapta, 'Soğukluk olarak yenen bir tür şekerli pirinç yemeği' şeklinde tanımlanıyor
Hem şeker hem de sütle hazırlandığı için özel önem verilen sütlacın adı, 15. yüzyılda tıp kitaplarında da geçiyor
Şekerin enerji verme özelliği ve sütün sağlıklı olduğunun bilinmesi nedeniyle sütlaç, bir dönem en sağlıklı yemekler listesinde adını üst sıralara yazdırmış desek yeri.
Sütlaç, zaman içinde batı mutfaklarında da rağbet görmeye başlıyor ve ilk kez İtalyan mutfağında kendine yer buluyor
İtalyan mutfağında ismi "Riso Turchesco", yani "Türk usulü pirinç" şeklinde anılıyor
Papa 6. Alexander'ın torunu Ferrara dükü 2. Ercole d'Este ile Fransa Kralı 12. Louis'nin kızı Renée of France'ın 1529'da yapılan düğün töreninde konuklarına sütlaç ikram ediyor
Anlayacağınız zamanında doğrudan bir "sosyete yemeği" olarak tanınmış sütlaç. Peki neden dersiniz? Hemen anlatalım.
Çünkü o dönemler sütlaç için gerekli olan şeker, şeker kamışından elde edildiği için çok pahalı bir malzeme, bu yüzden sütlaç da çok değerli bir yemek
Öyle ki o dönemler şekerin fiyatının Osmanlı'daki en iyi balın fiyatının 2-3 katı olduğu söyleniyor
Döneminin ünlü İtalya aşçısı Cristoforo di Messisbugo 1549'da yazdığı kitabında sütlaç için "Pirinç, süt ve şekerle yapılan Türk usulü pirinç çorbası" diyor
Ünlü aşçının "çorba" tanımlaması nedeniyle o dönemler sütlacın sıcak içildiği ve daha sulu bir kıvama sahip olduğu düşünülüyor
O dönemlerde sütlacın yapılışında da farklılıklar söz konusu tabii. Örneğin, şeker pişirilirken sütlacın içine konulmuyor, üzerine serpiliyor
16. yüzyıla ait bazı İtalyan kaynakları da sütlacı, "Pirinç, şeker, süt, tereyağı, gül suyu ve tarçın kullanılarak hazırlanan bir yemek" şeklinde tanımlıyor
Zamanında sütlaç o kadar çok seviliyor ki Papa 5. Pius'un aşçısı Bartolomeo Scappi bile 1570'te yayınladığı menülerinden birine almış
Bartolomeo Scappi'nin menüsünde ise sütlaç "Üzerine şeker ve tarçın serpilen Türk usulü pirinç" şeklinde anlatılıyor
Zamanla hem dönemin koşulları hem de mutfak kültürleri değişiyor, sütlaç bugün bildiğimiz haline kavuşuyor
Peki siz sütlacı nasıl seviyorsanız, biraz sulu sulu mu, koyu kıvamlı mı yoksa fırında mı? Yorumlarınızı bekliyoruz. 
Kaynak: Araştırmacı Yazar Kutsi Akıllı
Yorumlar
0