Güneşin yüzünü göstermeye başlayıp içimizi ısıttığı güzel günleri hemen unutup şimdi ondan şikayet eder olduk hepimiz. İlk kez tatile gitmek, hafiften bir bronzlaşmak ya da öğle güneşinin bile altında durup kemiklerimizi ısıtmak güzeldi ama güneşin kavurucu etkileri iyiden iyiye kendini göstermeye başlayınca biraz can sıktı.
Özellikle cildi hassas olanlar yüzlerce faktör koruyucu güneş kremlerine abanmak zorunda kaldı, krem sürmekten, kremlere dünyanın parasını vermekten bunalır oldu.
Güneşin zararlı etkileri olduğunu da bildiğimiz ve neyse ki önlem almayı alışkanlık haline getirdiğimiz bu zamanlarda, daha sağlıklı, daha uygun fiyatlı doğal yöntemleri de öğrenmenin zamanı geldi. Hatta ne yalan söyleyelim, biraz geç bile kaldık bunun için.
Hadi o zaman hemen öğrenelim ve uygulayalım artık bu doğal yöntemleri!
Önemli bir not: Eğer cildinizde ciddi bir hassasiyet varsa dokturunuza danışmadan bitkisel ya da kimyasal herhangi bir müdahalede bulunmamalısınız.
Cildinize havuç ya da havuç tohumu yağı sürerek lekelenmelerin önüne geçebilirsiniz
Havuç, içinde A vitamini kaynağı olan beta karotenlerden bol miktarda bulundurduğu için güneşe karşı hassasiyet gelişmiş ciltlerde lekelenmelerin oluşmasını önler. Havuç yağı ve havuç tohumu yağı da bu maddeleri bol miktarda barındırdığından cilde yedirilerek daha hızlı fayda sağlanmasına ön ayak olur.
Yalnız, havuç yağı da havuç tohumu yağı da bronzlaşmanızın önüne geçemez, hatta güzel bir şekilde bronzlaşmanızı destekler. Bunu yaparken UV ışınlarının zararlarını bloke ederek cildinize işlemesini önler. Eğer güneş altında gezmek ama olabildiğince beyaz kalmak, bronzlaşmamak istiyorsanız havuç yerine domatese başvurmanız daha doğru bir tercih olacaktır.
Bol bol domates yiyebilir, cildinize domates maskesi uygulayabilirsiniz
Ne kadar övsek az kalır domatesi. Bir yiyecek hem bu kadar lezzetli hem bu kadar faydalı olabilir mi diye düşünüyorsun, söz konusu domates olunca oluyormuş demek ki diyorsun.
İçindeki likopen sayesinde cildimizi güneşten gelen ve ultraviyole (UV) ışınları olarak adlandırılan zararlı ışınlara karşı güçlendiren domates, ciltte lekeler oluşmasını, cildin erken yaşlanmasını önlüyor. Ortalama büyüklükteki domatesler düşünüldüğünde günde en az 2 kez bir bütün domatesi afiyetle yemeniz, bu etkisinden yararlanmanız için önemli.
Güneşe maruz kaldığınız bir günün sonrasında ise 1 tatlı kaşığı pirinç ununa ve ortalama büyüklükte 1 domatesi rendeleyerek karıştırır ve leke olmasını istemediğiniz yerlere 15 dakika kadar uygularsanız daha hızlı sonuç alabilirsiniz. Domatesiniz bol olsun! :)
Tam bir güzellik uzmanı olan yeşil çayı içerek ve cildinize uygulayarak güneşin vücudunuzdaki zararlı etkilerini en aza indirebilirsiniz
Yeşil çayı zayıflama çabalarımız sırasında bolca tüketiyoruz, evet. Ama onu güneşe karşı korunmak için kullanabileceğimizi bilen kaç kişiyiz?
Günde 3 bardağı geçmeyecek şekilde yeşil çay içerek vücudunuza bol miktarda EGCG (Epigallokateşin Gallat) adlı bir doğal bileşen kazandırabilirsiniz. Bu bileşenin antioksidan özelliği sayesinde de güneş nedeniyle oluşan lekelenmelerden, erken yaşlanma belirtilerinden kurtulabilirsiniz.
Cildinizde daha hızlı sonuç almak için ufaltılmış yeşil çay yapraklarını sıcak suda demledikten sonra yapraklarını ayrı bir kaba alıp içine bir tatlı kaşığı kadar bal (çok yağlı bir cildiniz varsa bal yerine 2 tatlı kaşığı kadar taze sıkılmış limon suyu) koyup maske halinde cildinize uygulayabilirsiniz. Maskeyi 20 dakika kadar bekletirken yapraklardan arda kalan demlenmiş çayı da afiyetle içmeyi ihmal etmeyin tabii. :)
Ahududu yağıyla cildinizi nemlendirerek güneşe karşı koruyabilirsiniz
Pek bilinmese de ahududu ve dolayısıyla ahududu yağı da güneşe karşı verdiğimiz savaşta bize yardım edebilir aslında.
E vitamini var bir kere ahudududa. E vitamininin antioksidan özelliği sonuna kadar etkili kısacası. Bu da cildin onarılmasında oldukça etkili yapıyor onu. Benim diyen güneş kremi kadar etkili olduğu söyleniyor, öyle düşünün.
Seyreltilmemiş, gerçek bir ahududu yağı çok yoğun kıvamlı oluyor ama. O yüzden kullanırken biraz dikkatli kullanmak gerekiyor, bizden söylemesi.
Buğday özü yağı ya da buğday tohumu yağıyla cildinizi zararlı dış etkenlerden koruyabilirsiniz
Aktarlarda kolayca bulabileceğiniz buğday özü ya da buğday tohumu yağları da cildinizi dışarıdan gelen zararlardan korumak için oldukça iyi alternatiflerden.
İçinde bolca bulunan E vitaminin yanı sıra B ve K vitaminleri almamızı da sağlayan bu şifalı yağ, antioksidan özelliği göstererek UV ışınlarına karşı bizim hiç hissetmediğimiz ama oldukça etkili bir savaş açar.
Günlük hayatınızda güvenle kullanabileceğiniz bu yağı, güvendiğiniz bir aktardan almaya özen göstermeniz gerektiğini de hatırlatmadan geçmeyelim.
Bir miktar bitter çikolata yiyerek cildinizi UV ışınlarına karşı daha korunaklı bir hale getirebilirsiniz
Şaşırtıcı olsa da bitter çikolata içindeki flavonoid adlı madde sayesinde UV ışınlarına karşı durmasını biliyor ve vücudunuzda bu ışınlar nedeniyle oluşabilecek zararların önüne geçmede yardımcı oluyor.Elbette sadece çikolata yiyerek güneşten korunmak yetmeyecektir ancak ondan destek almanız gerektiği aklınızın bir köşesinde bulunsun isteriz. Hem ağzınızın tadı yerine gelir hem de cildinize bir katkı da ondan gelir, fena mı olur? :)
Güneşin altında uzun süre kaldıysanız ya da yanıklar, kızarıklıklar oluştuysa Hindistan cevizi yağından yararlanabilirsiniz
Hindistan cevizi yağı cildi yatıştırmada başvurabileceğiniz en güzel yöntemlerden. Mis gibi kokusunu pek bir sevdiğimiz Hindistan cevizinin yağını cildinize sürerek yanıklarınızı hafifletebilir, cildinizi nemlendirebilir ve yumuşacık bir cilde sahip olabilirsiniz.
Brokoliyle hem D vitamini depolamayı sağlayabilir hem de UV ışınlarına karşı cildinizi güçlendirebilirsiniz
Brokolinin tadını bugüne kadar hiç sevmediyseniz bile bugünden sonra ona yeniden şans vermek isteyeceksiniz. Çünkü kendisi güneş ve cildiniz arasında bir kalkan adeta.
Hem antioksidan özelliğini kullanıp UV ışınlarının vücudunuz üzerindeki zararlı etkilerinden kolayca kurtulabilirsiniz hem de D vitamini depolamada ondan yardım alabilirsiniz. Bunu ister bol bol brokoli tüketerek ister ondan hazırlayacağınız ve içine biraz da yoğurt katacağınız maskelerle sağlayabilirsiniz.
Çünkü brokoli içindeki A ve K vitaminleri sayesinde D vitamininin vücutta kolayca depolanmasını sağlıyor. Güneşte çok kalmasanız da vitamininizi almanızı sağlıyor. Daha ne yapsındı zaten?
Kavun ve karpuzu bol bol tüketerek de güneşe karşı cildinizi savunmayı deneyebilirsiniz
Kavun ve karpuz gibi iki pek sevdiğimiz yaz meyvesi de güneşe karşı sizi korumaya kararlı. Her ikisi de vücudun susuz kalmasına engel olarak katkıda bulunmakla yetinmiyor çünkü.
Cildinizi, içlerindeki beta karotenlerle UV ışınlarına karşı savunuyor. Karpuzda bulunan likopen, ayrıca güneş yanıklarıyla baş etmede önemli bir rol üstleniyor ve kızarıklıkların oluşumunu da en aza indiriyor.
Siz iyisi mi evinizden karpuzu da kavunu da eksik etmeyin, e mi? :)
Salatalık maskesi yaparak cildinizi ferahlatabilir, cildinizi güneşin verdiği zararlardan koruyabilirsiniz
Salatalık, içinde bolca bulunan su sayesinde cildinizi ferahlatmak için en iyi alternatiflerden olurken A ve C vitaminleri sayesinde antioksidan özellikler de gösterir. Bu özellikleri sayesinde de UV ışınlarının vücutta oluşturabileceği her türlü zararın önüne geçmeyi bilir.
Özellikle yüz derimizin daha hassas olduğu göz önüne alındığında salatalık ile yapılan maskeler oldukça başarılı güneş koruyucularına dönüşebilirler.
Peki, nasıl yapıyoruz salatalık maskesini? Hemen anlatalım, çünkü pek kolay oluyor kendileri. 1 büyük boy salatalığı soyup rendeliyorsunuz. Üzerine bir yemek kaşığı dolu dolu yoğurt ekleyip bir güzel birbirine karıştırıyorsunuz. Sonra yüzünüze ya da güneşten zarar görebileceğini düşündüğünüz diğer yerlere sürüp 20 dakika kadar bekletiyor ve son olarak ılık suyla bir güzel duruluyorsunuz. Ne güneş kaynaklı bir leke oluşuyor ne bir kızarıklık. Mis.
Mis.
Yorumlar
0