Duygularımızı, düşüncelerimizi hatta karakterimizi bile etkileyen renkler, yaşamın her detayında olduğu gibi tabii ki sofralarımızda da büyük önem sahibi.
Kırmızı tonlarının bize canlılık kattığını, mavi-mor tonu renklerin ise ruhumuzu yatıştırdığını bilmeyenimiz yoktur. Peki, yemek yenilen ortamlardaki renklerin iştahımızı nasıl etkilediğini hiç düşünmüş müydünüz?
En iyisi siz, iştahınızın kapalı ya da çok açık olduğu konusunda hiç renk vermeden okumaya koyulun.
Geliyor gönlümün efendisi: Kırmızı
‘Kırmızı olsun beş kuruş fazla olsun!’ diye boşuna dememişler. Zira kırmızı insan beyninde en yoğun etkiyi yaratan renk.
Aşk, heyecan, tutku, aynı zamanda güç, öfke ve saldırganlık çağrıştıran kırmızı kan basıncını ve solunumu hızlandıran renklerin başında geliyor. Daha hızlı karar alma ve beklentilerin yükselmesi etkileri de insan beyninde yarattığı heyecandan ileri geliyor. Bütün bu sebeplerden dolayı da iştah üzerinde en fazla etki yapan rengin kırmızı olduğu kabul ediliyor.
Fasf-food zinciri restoranlarda kırmızının yoğun olarak kullanılmasının sebebini şimdi anladınız mı?
Mutluluğun iki kardeş rengi: Sarı ve turuncu
Sarı ve turuncu tonlarındaki renkler insan psikolojisinde neşe ve mutluluk kavramlarının belirmesini sağlıyor.
Bu renklere uzun süre bakıldığında sıcaklık hissi artıyor, dolayısıyla da iştah körükleniyor. ‘Mutluyken iştah miştah kalmıyor bende!’ diyenlerden değilseniz, mutfak ve sofra dekorasyonu yaparken bu renkleri kullanmanın iştahınızı açacağını bilmelisiniz.
Birileri huzurdan bahsediyor: Mavi ve yeşil
Mavi ve yeşil tonları insan beyninde dinginlik hissi uyandırıyor. Hastane, banka gibi mekanlarda, mavi ve yeşilin sıklıkla kullanılmasının sebebi, insan beyninde yarattığı sakinleştirici etkisi.
Bunun dışında araştırmalar, yeşil ambalajlı yiyeceklerin insanlarda doğallık çağrıştırdığını ortaya koyuyor. Beynimiz uzun süre mavi ya da yeşil rengi algıladığında bizi daha sağlıklı ve daha doğal beslenmeye teşvik ediyor.
İştahınızı dizginlemek için: Mor
Tarih boyunca asalet, ihtişam ve lükse kodlanan morun, direkt olarak verimliliğe işaret ettiği biliniyor. Mor rengin, iç mekan tasarımlarında sıklıkla kullanılmasının sebebi de zenginlik ve yeterliliğin göstergesi olarak algılanması.
Nazara karşı sizi koruyacağı anlatılagelen mor, birçok öğretide mutluluğun ve iç huzurun anahtar rengidir. Dünyanıza bir denge getirir. Bu durum iştahınıza da yansıyacaktır tabii. Aşırı yeme isteği, mor renkli obje ve kıyafetlerle bastırılabilir.
Renklerin ‘premsesi’: Pembe
Sevgi, sıcaklık ve şirinliğin sembolü pembe, insan zihninde rahatlık ve sakinlik hissi uyandırıyor.
Pembe renk, aynı zamanda içimizdeki minik çocuğa seslenerek yüzümüze kocaman bir tebessüm koymamızı da sağlıyor.
İşte bu sebeplere dayanarak, strese bağlı aşırı yeme problemi olan insanların, hayatlarında pembeye daha çok yer vermeleri gerektiği vurgulanıyor.
Karanlığın asil tarafı: Siyah
Siyah rengin iştah üzerinde negatif etki yaptığı genellemesi uzmanlar tarafından çoktan kanıtlanmış.
Mutfak ve sofra dekorasyonlarında da görmeye pek alışkın olmadığımız karanlık siyah, doyumsuzluk hissini uzaklaştırıyor.
Bu bir anlamda çok faydalı, çünkü diyet yapanların bu rengi sıklıkla tercih ederlerse diyeti uygulamada yaşayacakları zorlukları en aza indirebileceği vurgulanıyor.
Yorumlar
0