Öğrencilik günleri...
Bünyede en az 40 yıllık hasar bırakabilen, hiçbir şeyin artık eskisi gibi olmadığı o enfes yıllar.
Ve o yıllardan bize kalan fantastik, herkese nasip olmayan, muazzam yeme alışkanlıkları.
Belki şimdi uygulamıyoruz hepsini ama olsun. Hepsi hala genlerimizde saklı.
Tost makinesinde omlet yapma ustalığı
Çünkü tırtıklı omlet en güzeli.
Ütüden ocak yaratma mühendisliği
Çünkü ocakta herkes yapar.
Saat kaç olursa olsun 'gömebilme' uzmanlığı
Çünkü açken uyunmaz.
Kettle'ı onlarca farklı alanda kullanabilme vizyonu
Çünkü you know nothing Jon Snow.
Aynı bardağı yıkamadan farklı içecekler için kullanma çeşitliliği
Çünkü kim gidecek şimdi mutfağa.
Tabak kirlenmesin diyerek aynı tencereye hücum etme güzelliği
Çünkü naturel seviyoruz.
Kahvaltıda dürüm yiyebilme yeteneği
Çünkü akşamdan kaldı.
Her ne olursa olsun ziyafet yapabilme vakurluğu
Çünkü kim ne yapsın dolapta yumurta varken bonfileyi.
Hiçbir yemeği israf etmeme tasarrufluluğu
Çünkü internet faturasını en son 2 ay önce yatırdık.
2 günlük kolayı içebilme biyonikliği
Çünkü ağzımız ıslansın yeter.
Mutfağı farklı malzemelerle destekleme pratikliği
Çünkü pratik.
Plastik tabak ve çatal sevme mütevaziliği
Çünkü bulaşıklar ayrı eve çıkacak neredeyse.
Islak mendil yolluyor diye hep aynı yerden sipariş verme dahiliği
Çünkü şimdi dizi izliyoruz, el yıkamaya kim gitsin.
Herhangi bir yiyeceği ekmek arası yiyebilme gurmeliği
Çünkü tok tutuyor hocam.
Yorumlar
0