Artık bir restorana, bir mekana gittiğimizde menüye dahi bakmadan, hesabı istemeden ne kadar ödeyeceğimizi aşağı yukarı tahmin edebiliyoruz. Mesela normalde 1,5 lira vereceğiniz ince belli bardakta çay eğer Bilkentli Pelinsu gibi geliyorsa masaya anlıyorsunuz ki beş liradan az ödemeyeceksiniz ona.
Bir de ilk zamanlarda "Hipster trendidir ya gelip geçer" diye baktığımız ama sonradan bunun bize fazla hesap ödetmek için yapıldığını acı bir şekilde öğrendiğimiz sunumlar var.
Kısacası kürek, faraş varsa kaçın dostlar.
Buyursunlar.
Tadımlık tatlılar tabağın dörtte birini oluşturuyorsa

Ya da tatlınız tabak yerine küllük içinde geliyorsa

Tavuk parçaları merdivenlerden prenses misali iniyorsa

Yemeğinizi yerken süs balıklarını da beslemek zorunda kalıyorsanız

Sıradan bir fincan kahve eğer kesme tahtası üzerinde sunuluyorsa

Buzlu kahveniz ise çocuk kitabı üzerinde geliyorsa

Ketçabı şırıngayla veriyorlarsa

Akşam yemeğiniz kupadan dökülüp saçılıyorsa

Kendinizi fare gibi hissetmenizi sağlıyorlarsa

Tatlınızı küvetin içinden yemek durumundaysanız

Portakal suyu istediğinizde size bunu layık görüyorlarsa

Kaykay üzerinde yemek yemenin çok cool olduğunu düşündürüyorlarsa

Kahveyi çorba kasesinde getiriyorlarsa

Kebabı kürekte yemek zorundaysanız

Burası Kayseri bu arada.
Ve hatta yemeğinizi yerken küreğin üzerinde oturuyorsanız

Geçmiş olsun :(
Yorumlar
1