Şimdi eğri oturalım, doğru konuşalım: Damarlarında tavşan kanı çay akan, çay içmeden ayılamayan, ince belli görünce kalbi küt küt atan, çaya şiirler yazan, duvarlara methiyeler düzen bir milletin mensubuyuz. Öyle ki dünya üzerinde en çok çay içen, tüketen millet de biziz.
Çaya olan bu doyumsuz sevgimiz ve bağımlılığımız bir yandan da bizim zayıf noktamız. Dolayısıyla konu çay olunca çok hassasız. Kurallarımız var. Çayı keyifle höpürdetmek istiyoruz, buna engel olan ya da olabilecek her şeye ise sonuna kadar karşıyız.
Dedik ya hassasız, üzülüyoruz, yapmayın
Çaya afiyetle bandığınız bisküvinin cort diye bardağın içine düşmesi
Ve son bir fırt alayım derken bardağın dibinde birikerek ağza doluşan o bisküvi kalıntıları
Ya da zalımın kızı ince belli bardağın bisküviyle çayın kavuşmasına izin vermemesi
Çay poşetlerini kurutup kurutup kullanan öğrenci evi gerçeği
Kettle ile çaydanlığın birleşiminden ortaya çıkan şu rahatsız edici görüntü
Aşkı çiçek böcek, güneşi bulut, kettle'ı çaydanlık sanma durumu
Tüp bitince ütüde şansını deneyen yaratıcı arkadaşlar
Çayın günün her saati içilebilen bir nimet olduğunu bir türlü anlayamayanlar
Çay kaşığının sizden önce çaya çivileme dalması
Çayın da bunun acısını kesme şekerlerin üzerine dökülerek çıkartması
Islanan çay tabağının bardağa yapışıp güzelim çayın üste başa dökülmesine yol açması
Mis gibi demlenmiş, tavşan kanı çay varken mekanlardaki sallama çay ısrarı
Buradan Yüzyüzeyken Konuşuruz'a da bir selam çakalım.
Yorumlar
0