Deniz, tatlı su ya da karada yaşayan türleri olan salyangoz, yumuşakçalar sınıfına aittir. Salyangozun gıda olarak tüketiminin, günümüzden binlerce yıl öncesine dayandığını gösteren arkeolojik bulgulara rastlanmıştır. Roma imparatorluğu döneminden kalan kaynaklarda da, özellikle Akdeniz kıyısındaki şehirlerin mutfak kültürlerinde, salyangoz yemeklerinin ayrıcalıklı bir yeri olduğu anlaşılmaktadır. Salyangoz, birçok ülkede kurulan üretim çiftliklerinde ticari bir besin maddesi olarak yetiştirilmektedir. Avrupa mutfağında sıkça tüketilen salyangozun, ekonomik değeri oldukça yüksektir. Asya ve Afrika ülkelerinde ise kolay bulunan ve lezzetli bir protein kaynağı olması nedeniyle tercih edilmektedir.
Salyangozun içerdiği vitamin ve mineraller
Salyangoz, yüksek protein ve düşük yağ oranıyla değerli bir besin maddesidir. Omega 3, kalsiyum, demir, potasyum, fosfor, magnezyum ve selenyum gibi kemik, cilt ve kaslar için çok gerekli mineraller açısından zengin olmasının yanı sıra salyangozda, bol miktarda A, E, K ve B gibi vitaminler de bulunmaktadır.
Salyangoz Nasıl Pişirilir?
Salyangoz yemeği hazırlamak için genellikle dondurulmuş ya da konserve şeklinde hazırlanmış olanlar tercih edilir. Taze olarak kullanılmak istendiğinde, salyangozların dikkatli ve ayrıntılı bir temizleme işleminden geçirilmesi gerekmektedir. Salyangozun pişirilme yöntemleri ülkelere göre farklılık gösterir. Salyangoz yemeklerinin en ünlüsü Fransız mutfağına ait olan escargot'tur. Kabuklu salyangozla hazırlanan escargot, ara sıcak ya da ana yemek olarak sunulabilir. İtalya'da salyangoz genellikle makarna ile birlikte tüketilirken, İspanya ve Portekiz gibi diğer Akdeniz ülkelerinde kızartma şeklinde ya da baharat ve soslarla tatlandırılarak da hazırlanmaktadır.
Salyangozun Faydaları Nelerdir?
Bağışıklık sistemini güçlendirerek vücudun kanserli hücrelerle savaşmasında yardımcı olan lectin maddesini içermektedir.
Yapısındaki kolajen ve elastin maddeleri nedeniyle cilt dokusu hasarları ve kemik rahatsızlıklarında destek olarak yararlanılmaktadır.
Salyangozların ürettiği parlak ve yapışkan mukus, cilt kırışıklıkları ve yaralarını iyileştirmek için kullanılmaktadır.
Salyangoz, tryptophan maddesi içerir. Bu madde beynin rahatlamasına yardımcı olan seratonin hormonunun üretimini tetikleyerek duygu durumunun iyileşmesine yardımcı olmaktadır.
Salyangozun zararları nelerdir?
Kolesterol yüksekliği, kalp ve damar hastalığı şikayeti olan kişilerin salyangoz tüketimi konusunda dikkatli olmaları ve doktorlarına danışmaları önerilir. Bahçeden toplanan salyangozların zaman zaman menenjit bulaştıran parazitler taşıyabileceğini dikkate almak gerekmektedir. Ayrıca büyük Afrika salyangozu gibi bazı egzotik türlerinin tüketilmesinin de zararlı olacağı düşünülmektedir.
Yorumlar
6