Yaşadığımız dünya öyle zenginliklerle dolu ki, yeter ki biraz daha merak edelim, öğrenmek, keşfetmek isteyelim. Keşif ve merak tutkusu bizi canlı kılıyor aslında. Öğrendikçe fark ediyoruz ki daha görecek çok yer, öğrenecek çok şey, tadacak çok lezzet var. Çoğalmak, çoğaltmak, paylaşmak diyoruz buna. İyi ki merak ediyoruz, öğreniyoruz, paylaşıyoruz. Böyle böyle sadece yeni kültürler değil, soframıza yeni lezzetler de katıyoruz.
Evet, bunlardan biri kabak. Kızartmasından yemeğine, mücverinden cipsine farklı çeşitlerini tabağımıza lezzet olarak sunan cömert kabak. Sadece soframıza mı? Evimizin dekorasyonunu dahi güzelleştiren kabak.
Sıcak bölgelerin sebzesidir kabak. Dünya çapında sıcak yerlerde yetişen kabakgiller familyasının en değerli üyelerinden biri. Bu kalabalık familyanın diğer üyelerinden karpuz, kavun, acur ve salatalıkla da yakın akrabalar.
Kabak çeşitlerini daha detaylı anlatmaya çalışmaya başlamadan biraz meramımız var: Açık konuşalım biz kabağa hakkını yeterince veremedik.
Çocuktuk, annemizin yaptığı kıymalı kabak dolmasını tabakta görünce burun kıvırdık. Zaman oldu hiç yemedik, zaman oldu kabaklarını ayırıp sadece kıymalı içini yedik. Büyüdük, kabağı soframıza konuk etmeye başladık ama manavdan torba torba alacak kadar yakınlaşamadık. Gün içinde bir şeylerden çok sıkıldık 'artık kabak tadı verdi!' dedik, öyle alenen ortada olan şeyler için 'kabak gibi ortada işte' diye yine kabağı andık.
Biz kabağın değerini anlayamadık.
Dolma, sandal, kızartma, sos vb. farklı çeşitlerle soframızı şenlendiren kabağa hakkını verelim, onu biraz daha yakından tanıyalım ve ardından dolaptaki kabakları çıkarıp akşama şöyle nefis bir yemek yapalım diyoruz.
Bize katılır mısınız?
Tenceremizden tanıyoruz: Sakız kabağı
Tencerelerimizde pişen, tabaklara lezzet olarak konan kabak, işte bu sakız kabağıdır. Uzun ve silindir biçimi, sarı ya da yeşil rengi, tıpkı salatalık gibi çekirdekli iç yapısıyla biliriz. Genellikle 18-20 cm civarı uzunluktadır. Mutfak kültürümüzde önemli bir yeri vardır. Öyle ki mutfağa girdik mi sakız kabağından hem tencere, hem fırın olmak üzere çeşit çeşit yemek çıkarırız.
Sakız kabağı hep dolabımızdaydı aslında. Az kalorili ve sağlıklı beslenmek istedik, kabak yemeği yaptık. Misafir gelecek daha süslüsü olsun dedik kabak sandalla beğeni topladık, diyet yemekleri tatsız olacak değil ya diye düşündük kabak kavurmayla yemek yemeği daha çok sevdik, böreğin hep kıymayla yapılması da biraz şov bizce dedik, kabaklı börekle sevdiklerimizi şaşırttık.
Herkes sevmez, seveni de vazgeçemez: Bal kabağı
Yemek dışında masallara konu olacak kadar ayrı bir yeri olan nadir sebzelerdendir bal kabağı. Nasıl mı? Örneğin masal bu ya Kül Kedisi'nin arabası gece 12'den sonra bal kabağına dönüşür. Amerika'da Cadılar Bayramı'nda bal kabakları oyulur ve dekor olarak çeşitli yerlere asılır. Akdeniz ülkelerindeyse sebze olarak yemeklere katılır. Kısaca ülkeden ülkeye farklı rollere sahiptir bal kabağı. Hem dekor, hem gizli bir masal kahramanı olan bal kabağının ise bizde ayrı bir yeri vardır...
Herkes sevmez ama seveni de vazgeçemez. Sadece tatlı da değil, bal kabağı çorbasını da yaparız, yemeğin yanında yardımcı rol verdiğimiz bal kabağı mücverini de, bal kabağı reçelini de. Elimize bir sebze geçmeyegörsün, onu soframıza nasıl konuk edeceğimizi iyi biliriz.
Bir tatlı yer miyiz: Helvacı kabağı veya kestane kabağı
Helvacı kabağı, bal kabağına olan benzerliğiyle de bilinir. Ancak bal kabağından farklı olarak kestane kabağının kabukları daha serttir, daha yuvarlak ve basıktır. Ayrıca daha dayanıklıdır. Kabak tatlısı için de en iyi kabak çeşididir. Ne dersiniz, bir kabak tatlısı yer miyiz?
Tatil yerlerinden hediye aldık hep: Su kabağı ya da asma kabağı
Asma kabağı olarak da bilinen su kabağı, gerçekten de adı gibi su kabı ya da evlerde dekor olarak kullanılır. Yılda bir defa yetiştiğinden narin ve nadir olan bu kabak çeşidi, farklı renklerde yetişebilir. İçi oyularak şekil verilir. Saz yapımında kullanılabilir, dekoratif obje olarak süslenebilir veya su kabı olarak adına uygun görev yapabilir. Adına bakmayın, sürprizlidir, eğlencelidir. Tatil yörelerinde rengarenk, ışıklı modellerine bakıp ya kendine ya da tanıdıklarına hediye alanlar oldu, oradan biliyoruz.
Yemek olarak kullanılmaz mı? Ne münasebet misler gibi kullanılır hem de. Nohutla, kuşbaşı kuzu etiyle nefis bir su kabağı yemeği yaparsınız.
Dolması şahane olur: Girit kabağı
Pazara gitmişsiniz, kabaklara bakıyorsunuz. Pazarcı tezgahının arkasından sesleniyor: "Abla ne yapacaksın, dolma mı, yemek mi?". Dolma deyince can çekiyor, seçimini yapıveriyorsun. "Dur o zaman, şu kabaklardan al sen, bunun dolması güzel olur" diyor pazarcı. İşte o küçük ve yuvarlak verdiği kabaklar Girit kabakları. Tıpkı sakız kabağı gibi yaz kabaklarından. Uzun biçimiyle sakız kabağını doldurması biraz uğraştırır ama Girit kabağı, adeta dolma için yaratılmıştır. Yaz geçiyorken, kaçırmayın. Bir Girit kabağı dolma dolduruverin, evdekiler sevinsin.
Keşke daha önce tanısaydım dedirtir: Dikenli kabak
Tropikal bir bitki olduğundan pek tanımıyoruz dikenli kabağı. Yeni yeni tanışıyoruz. Üzerindeki dikenlerden ismini alan bu kabak türünün üzerinde tohumları yer alır, bu da seneye de ekim yapmayı sağlar. Asma gibi uzayabilir ve diğer kabaklar gibi yetişir. Orta Amerika olmak üzere ülkemizde de Ege-Akdeniz kıyılarında görülür. Kabukları soyularak çiğ yenilebildiği gibi sulu yemeklerde, mücverde kullanılabilir, kızartması lezzetli olur.
Yorumlar
1