Size ünlü şef Gordon Ramsay'in bir zamanlar oldukça kilolu olduğunu ve bu sebeple çok sevdiği eşiyle evliliğinde problemler yaşadığını söylesek?
Televizyon programlarında önüne geleni acımasızca eleştirmesiyle tanıdığımız Gordon Ramsay konu fazla kilolar olduğunda kendine de aynı derecede acımasız davranıyor ve kendini eleştirmekten çekinmiyor.
İşte Gordon Ramsay'in kilolu olduğu dönemde yaşadıklarını anlattığı çok ilginç hikayesi...
"Eşim Tana beni beğenmiyor ve bunu yüzüme sık sık söylüyor, benden uzaklaşıyordu"
Gordon ve Tana Ramsay 20 yıldan uzun süredir evliler ve dört tane çocukları var. Gordon Ramsay üçüncü Michelin yıldızını aldığı dönemde ise bugün göründüğünden çok daha farklıydı ve fazla kiloları vardı. Kariyerinin zirvesinde olmasına ve birçok övgü duymasına rağmen kendine güveni neredeyse hiç yoktu çünkü fazla kiloları onun depresyona doğru itiyordu.
O zamanlar yaklaşık 113 kilo olan Gordon Ramsay'i kendine getiren ise eşi Tana oluyor. Eşinin ona sürekli bu halini beğenmediğini ve kilo vermesi gerektiğini söylediğini anlatan Ramsay karısının kendinden uzaklaştığını hissetmeye başlıyor. "Bu kadar güzel bir kadının benimle ne işi var? O benden çok daha güzel, neden hala benimle birlikte?" diye sık sık düşündüğü ve evliliklerinin bitme noktasına geldiği bir dönemden geçmeye başlıyor Gordon Ramsay.
Kilo almasının sebebini uzun çalışma saatlerine bağlıyor
Ünlü şef kilo almasının sebebini ise uzun çalışma saatleri arasında dengeli ve sağlıklı beslenememesine ve David&Victoria Beckham gibi saygın ailelere yaptığı ziyaretlerde oturduğu ziyafet sofralarına bağlıyor.
"Bu sektörün beni öldürmesini istemiyordum. Şeflerin uzun ve zor çalışma koşulları sebebiyle ne kadar sağlıksız olduğunu görüyorum. Hayatını sürdürmek için yemek pişirmenin kötü tarafları da var. Stres, obezite, kalp krizi ve hatta intihar... Sonum böyle olsun istemiyorum."
113 kilodan 88 kiloya iniyor
"Göbeğimden bacaklarımı bile göremiyordum" diyen Gordon Ramsay ve Will Usher isimli bir spor eğitmeniyle çalışmaya başlıyor. Her gün evde kondisyon bisikletine binen ve haftanın üç gününü diğer spor egzersizlerine ayıran şefimizin tek amacı yeniden eski formuna ve sağlığına kavuşmak. Ayrıca bu dönemde eşinin buzdolabını sadece Hindistan cevizi suyuyla doldurduğunu ve bunun da onun kilo verme sürecine yardımcı olduğunu söylüyor Ramsay.
Üstelik tüm bunlar 2012 yılında, onun iş hayatının en yoğun ve en stresli olduğu bir dönemde gerçekleşiyor. "İş tarafından esir alınmıştım. Düşünmeye hatta nefes almaya bile ayıracak zamanım yoktu. Tükeniyordum. Sonra birden kafama dank etti. Kendimi yeniden önemsemeye başlamalıydım" diye anlatıyor o günleri Ramsay.
Yorumlar
0