kuruyemis-kategorisi

kuruyemiş

<p>İsminde de anlaşılabileceği üzere ülkemizde en çok Gaziantep’te yetiştirilen Antep fıstığı, Türkiye’nin önemli ihracat kalemlerinden birisidir. Şanlıurfa, Siirt, Adıyaman, Kahramanmaraş, Malatya ve Diyarbakır Antep fıstığı üretiminde söz sahibi olan diğer illerdir. Türkiye, normal şartlar altında dünya Antep fıstığı üretiminde İran ve Amerika Birleşik Devletleri’nin ardından üçüncü sırada gelmektedir. İran fıstığının tanesi, iri olmasına karşın yağ oranı azdır. Fındık ve cevizde de olduğu gibi yağlı olan Türk fıstığı daha lezzetlidir.</p>
<h2>Antep fıstığı hangi alanlarda kullanılır?</h2>
<p>Orta Doğu kökenli Antep fıstığı, yağlı ve ince kabuklu bir kuru yemiştir. Çerezlik kullanımının yanı sıra baklava, katmer, sarma ve künefe gibi geleneksel tatlılara da katılır. Ayrıca çikolata, helva, dondurma ve lokum üretiminde en çok tercih edilen gıda maddelerinden birisidir. Antep fıstığı, lezzet katmak amacıyla salam gibi et ürünlerinde de kullanılır. Öksürük şurubu başta olmak üzere ilaç yapımında da yer alır.</p>
<h2>Antep fıstığının içerdiği vitamin ve mineraller nelerdir?</h2>
<p>Antep fıstığı içeriğindeki etken maddeler sayesinde tam bir vitamin deposudur. Bir avucu günlük yağ ihtiyacının tamamını karşılayabilir. Dana etine kıyasla iki kat daha fazla protein içerir. Genellikle balıklarda bulunan fosfor ve B1 vitaminini bol miktarda içerir. Ayrıca C ve E vitamini bakımından da zengindir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Antep fıstığının faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Antep fıstığı içeriğinde kolesterol olmadığı için kandaki kolesterol seviyesi düşürür, düzene sokar. Kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyucudur. </p>
<p>-İnce bağırsakta glikoz emilimini azaltarak kan şekerini düzenler. Şeker hastaları için sağlıklı bir besindir.</p>
<p>-Akciğer rahatsızlıklarına yönelik göğsü yumuşatır, öksürüğe karşı etkilidir.</p>
<p>-Beyin fonksiyonlarının gelişmesine yardımcı olur.</p>
<p>-Grip ve nezle gibi kış hastalıklarının daha kısa sürede atlatılmasını sağlar.</p>
<p>-Lifli yapısı sayesinde sindirim sistemini onarıcıdır.</p>
<h2>Antep fıstığı çeşitleri nelerdir?</h2>
<p>Ülkemizde uzun, kırmızı, Siirt, halebi, ohadi, değirmi, keten gömleği, beyaz ben, çakmak, vahidi, sultani, mümtaz, sefidi ve hacı şerifi türleri bulunur. İran Fıstığı ayrı bir tür olarak bilinir. Amerika Birleşik Devletleri'nde Siirt fıstığı ile benzerlik gösteren fıstıktan Kirman ve Peter tipi fıstıklar üretilmiştir. Çin'de üretilen Antep fıstığının familyası farklıdır ve yenmez. Biodizel yakıt üretmek için yetiştirilir. </p>

antep-fistigi

SÖZLÜK

Antep Fıstığı

<p>Gülgiller cinsinin türlerinden biri olan badem; kiraz, erik, şeftali ve kayısı ağaçlarıyla akrabadır. Akdeniz iklimine özgü badem ağacı, 4-10 metreye kadar uzayabilen ve kışın yaprak döken bir bitkidir. Bu ağacın meyvesi olan bademin; kiraz ve erik gibi etli bir dış çevresi bulunmaz, aksine dışı sert bir kabukla kaplıdır. İçindeki çekirdek kısmı kuru yemiş olarak tüketilir.</p>
<h2>Badem nerelerde yetişir?</h2>
<p>İlkbahar mevsiminde çağlası yenilen, sonbaharda olgunlaşan iç bölümü tüm yıl boyunca farklı şekillerde tüketilebilen badem meyvesinin ağacı, Romalılar ve Eski Yunan tarafından Akdeniz'e getirilmiştir. Ana yurdu Afganistan ve İran olan badem, ilkbahar başlarında beyaz ya da pembe çiçekler açar. Kurutularak çerez olarak yenilen badem; çikolata, şekerleme ve pasta sanayisinde, bademden elde edilen badem yağı ise parfüm ve kozmetik endüstrisinde kullanılmaktadır. Türkiye, dünya badem üretimi sıralamasında ilk 10 içinde yer almaktadır.</p>
<h2>Bademin faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>- Ceviz, fındık, fıstık gibi kalp sağlığı üzerinde olumlu etkileri bulunan badem, antioksidan açısından zengindir ve vücudu serbest radikallere karşı korur.</p>
<p>- Diyabetli hastalar için faydalı bir kuru yemiş olan badem, kan şekeri dalgalanmalarını dengeler. Aynı zamanda, yüksek glisemik indekse sahip olan besinlerin neden olduğu ani şeker yükselmelerini kontrol altına alır.</p>
<p>- Sınırlı tüketildiği takdirde kilo vermeyi kolaylaştırır. Haftada iki kez badem yiyenlerin, daha kolay kilo verdiği araştırmalarla kanıtlanmıştır. Tok tutucu etkisi olan badem, açlık krizlerinin de önüne geçmektedir.</p>
<p>- Sağlıklı kemik gelişimi için gerekli olan; kalsiyum, magnezyum ve fosfor mineralleri yönünden mükemmel bir kaynaktır.</p>
<p>- İçeriğindeki E vitaminiyle cilde ve saçlara iyi gelir. Cildi nemli tutarak yaşlanmayı geciktirir.</p>
<p>- Bağışıklık sistemini güçlendiren badem, safra taşı oluşumunu önlemektedir. Haftada 28 gram badem, fıstık ya da fındık tüketen kişilerde safra taşı oluşumu riski oldukça düşüktür.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Bademin zararları nelerdir?</h2>
<p>Kalorisi yüksek bir kuru yemiş olan bademin, ölçülü tüketilmesi önerilmektedir. Kilo almamak için günlük bir avuç sınırının geçilmemesi gerekir. Bununla birlikte badem; antep fıstığı, ceviz ve kaju fıstığı gibi alerjik reaksiyonlara neden olabilmektedir. Dudakların şişmesi, hırıltılı nefes, ağızda karıncalanma hissi, kaşınma ve kızarıklıklar badem alerjisine işaret olabilir. Günlük 60 gram civarında badem tüketimi, E vitamini gereksiniminin tamamını ihtiva etmektedir. Yenilen miktar artarsa E vitaminin dozu da artmış olur. Bu durum da beraberinde; ishal, şişkinlik, baş ağrısı, bulanık görme ve uyuşukluk gibi şikayetleri getirebilmektedir.</p>

badem

Badem

<p>Kimyasal yöntemler kullanılarak üretilen beyaz leblebinin beyazlığını arttırmak için titanyum dioksit gibi katkı maddeleri kullanır. Bu katkı maddelerinin sağlığa zararlı olduğu ve Sağlık Bakanlığı tarafından yasaklandığı bilinmektedir. Yasak olmasına rağmen bazı üreticiler leblebinin daha beyaz görünmesi için bu yöntemi kullanmaya devam etmektedir. Doğal yöntemlerle üretilen beyaz leblebi ise aşırı beyaz değildir. </p>
<h2>Beyaz leblebinin faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Kalori oranı oldukça düşük olan beyaz leblebi, diyet yaparken zayıflamaya yardımcı olur. Ani açlık hissini bastırarak yeme isteğini azaltır. </p>
<p>-Düşük kalori oranı ile birlikte içinde çok az yağ bulunan beyaz leblebideki yağlar vücut için oldukça yararlıdır. Beyaz leblebinin içindeki bu yağlar kilo yapmaz, aksine vücuttaki diğer yağları çalıştırarak yağların yakılmasına yardımcı olur. </p>
<p>- Beyaz leblebi midedeki fazla asidi alır ve mide suyunu emer. Bunun yanında reflü gibi mide rahatsızlıklarına iyi gelir ve mide ağrılarını hafifletir. Bağırsakları çalıştırarak böbrek taşının düşmesine yardımcı olur.</p>
<p>-Damar sertliği ve tıkanıklığına iyi gelen beyaz leblebi aynı zamanda diş eti sorunlarına ve ağız yaralarına iyi gelmektedir. </p>
<p>-Beyaz leblebi, hamilelik döneminde mide bulantısına iyi gelir. Bunun yanında çocuk emziren kadınlarda anne sütünü arttırdığı bilinmektedir. </p>
<h2>Beyaz leblebinin zararları nelerdir?</h2>
<p>Beyaz leblebi fazla tüketildiğinde mide sağlığı için zararlıdır. Özellikle hassas bünyeli kişilerde kramp ve hazımsızlık gibi mide rahatsızlıklarına neden olur. Bunun yanında yüksek miktarda lif içeren beyaz leblebi, aşırı tüketimde bağırsaklarda gaz, şişkinlik ve kabızlık gibi sorunlara neden olabilir. Bu nedenle sindirim sistemi rahatsızlığı olan kişilerin leblebi tüketimine dikkat etmesi gerekir. Bunun yanında titanyum dioksit kullanılan beyaz leblebiler de kullanılan bu katkı maddelerinin kansere neden olduğu bilinmektedir. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Beyaz leblebi evde nasıl saklanır?</h2>
<p>Tazeyken daha lezzetli olan beyaz leblebi, evde saklanmak istediğinde doğru yöntemler ile saklanmalıdır. Fındık, ceviz ve badem gibi açıkta kaldığında kısa sürede tazeliğini kaybeden beyaz leblebi, buzdolabında veya kavanozda saklanabilir. Kısa süre içinde tüketilecek ise hava almayacak şekilde kavanozun içinde saklanması gerekir. Fakat uzun süre saklanacak ise tazeliğini koruması için buzdolabında veya poşete konarak buzlukta saklanabilir. Özellikte buzlukta saklanan leblebi tazeliğini ve lezzetini aylarca koruyabilir. </p>

beyaz-leblebi

Beyaz Leblebi

<p>Cevizgiller familyasından olan cevizin yeşil kısmı olgunlaştığında dökülür ve kabuk içinde kalan tohumu tüketilmektedir. Dünya genelinde 30 farklı türü bulunan ceviz meyvesinin en kaliteli olanları, “Anadolu cevizi”, “İngiliz cevizi” ve “İran cevizi” olarak da bilinen türleridir. </p>
<h2>Cevizin içerdiği vitamin ve mineraller nelerdir?</h2>
<p>Cevizde kalsiyum, demir, tiamin, niasin, pantotenik asit, riboflavin, folat, sodyum, potasyum, magnezyum, fosfor, çinko, bakır, manganez ve selenyum bulunmaktadır. Ceviz kolesterol içermez, omega 3 ve omega 6 yağ asitleri açısından da oldukça zengindir. Ayrıca cevizde A, B1, B6 vitaminleri yer almaktadır. Ceviz, hayvansal protein kaynağı değeri taşıyan yüksek oranda doymamış yağ asitleri içerir.</p>
<h2>Cevizin faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Ceviz, kemik zayıflamasına ve kemiklerde yaşanan mineral kayıplarına iyi gelir</p>
<p>-Tokluk hissini uzatarak kilo vermeye yardımcı olur. </p>
<p>-Kalp atışını düzenler.</p>
<p>-Hafızayı güçlendirir, bilişsel fonksiyona katkıda bulunur. </p>
<p>-Kötü kolesterolü kontrol altında tutar.</p>
<p>-Damar tıkanıklığını önler. </p>
<p>-Alzheimer gibi sinir sistemine zarar veren hastalıkların ilerlemesini yavaşlatır. </p>
<p>-Sedef ve egzama gibi cilt rahatsızlıklarına iyi gelir. </p>
<p>-Prostat kanserini engeller.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Ceviz nasıl seçilir?</h2>
<p>Cevizin tazesi, kabuklu olarak saklananıdır. Cevizin içindeki yağ, kolaylıkla aside dönüşebilen bir yapıya sahiptir. Bu yüzden eski ceviz çabucak acılaşır ve lezzetini kaybeder. Kabuk, cevizi bu durumdan korumaktadır. Ceviz seçerken kabuğu hafif, kolay kırılan, rengi beyaza yakın olanını seçmek gerekir. </p>
<h2>Ceviz nasıl saklanır?</h2>
<p>Taze cevizin dışındaki yeşil kabuk, olgunlaştığında kurumaya başlar fakat tam olarak kurumadan dalından düşer. Bu yüzden toplandıktan sonra birkaç günden fazla nemli ve güneşli bir ortamda kalan cevizler hemen küflenir. Bu yüzden cevizlerin toplandıktan sonra gölge ve iyi hava alan bir yerde iyice kurutulması gerekir. Badem, kestane, fındık ve ceviz gibi yağ açısından zengin kabuklu yemişlerin saklanmasında dikkat edilmesi gereken en önemli husus, ilk kurutma işlemi ve kabuksuz saklanmasıdır. Kabuklarından ayrılan ceviz, tazeliğini uzun süre muhafaza edemez. Ayrıca bu tür meyveler bünyelerinde bol miktarda yağ barındırdığı için kötü kokuları kolaylıkla emerler. Bu yüzden saklanırken soğan, sarımsak gibi kokulu ürünlerle bir arada tutmamak gerekir.</p>

ceviz

Ceviz

<p>Güner içi olarak da adlandırılan çam fıstığı, fıstık çamı kozalaklarından çıkarılan sert kabukların kırılmasıyla elde edilen, yenilebilir ve yüksek ticari değer taşıyan bir tohumdur. Ağacı, 20 metreye kadar uzayabilen bir çam türü olmakla birlikte, tüm Akdeniz ülkelerinde yetişmektedir. Ülkemizde; Muğla, Aydın ve İzmir'in Bergama ilçesine bağlı Kozak yöresinde çam fıstığı üretimi yapılır. Kozak tipi, Aydın tipi ve Maraş tipi olmak üzere üç farklı çam fıstığı çeşidi bulunmaktadır.</p>
<h2>Çam fıstığı nasıl üretilir?</h2>
<p>Fıstık çamının kozalaklarınının olgunlaşmasıyla birlikte, kozalaklar ağaçtan sopalar yardımıyla düşürülür ve güneşli bir bölgeye serilerek kurumaları sağlanır. Bu işlemin ardından tohumlar suyun içinde yumuşatılarak fıstıklar ayrıştırılır. Ardından tohumu saran ince zar tabakası temizlenir ve son aşamada fıstıklar kurumaya bırakılır. Kurutulan fıstıklar çuvallara tanzim edilerek satışa hazır hale getirilir.</p>
<h2>Çam fıstığı nasıl kullanılır?</h2>
<p>Besin değeri yüksek olan çam fıstığı, balla macun haline getirilerek yenildiğinde vücuda enerji ve zindelik verir, aynı zamanda cinsel gücü artırır. Yer fıstığı ile birlikte tüketilirse mideyi kuvvetlendirir. Çam fıstığı yüzyıllardır dünya mutfaklarında kullanılan bir çerezdir. Eski Yunan'da afrodizyak etkisiyle, Hopi ve Navajo kabilelerince protein kaynağı olarak, Romalılar tarafından ise peynire hoş bir aroma katmak amacıyla kullanılmıştır. Türk mutfağında dolmalık fıstık olarak da bilinen çam fıstığı; börek, helva, salata, tatlı, pasta, pilav, dolma gibi pek çok farklı yemeğin yapımında sıklıkla tercih edilmektedir.</p>
<p>Çam fıstığından elde edilen yağ; mayonez ve margarin yapımında, tatlıcılıkta ve kozmetik sektöründe kullanılmaktadır. Çam fıstığı yağı dahilen kullanılacaksa, bir kesme şeker üzerine bir damla damlatılarak yenilebilir. Ya da bir bardak içme suyuna katılarak içilebilir. Çam fıstığı yağı, ciltteki problemli bölgelere masaj yapılarak uygulandığında şifalı etkileri gözlenmektedir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Çam fıstığının faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>- Vücut için onarıcı ve yapıcı bir görev üstlenen çam fıstığı, iştahı kontrol altına alarak kilo vermeye yardımcı olur.</p>
<p>- Bağırsak tarafından üretilen ve Cholecystokinin olarak bilinen hormon salgısını teşvik eder. Bu şekilde mideyi rahatlatır ve spazmları ortadan kaldırır.</p>
<p>- Gerek mineraller gerekse protein yönünden güçlü bir besin olan çam fıstığı, tansiyonu dengeler ve kalp hastalıklarına karşı koruma sağlar.</p>
<p>- Tekli doymamış yağ oranı yüksek olduğu için kandaki kolesterol düzeyini dengeler.</p>
<p>- Tıpkı Antep fıstığı gibi iyi bir antioksidandır. Bu sayede, vücudu serbest radikal hasarlarına karşı savunur. Çam fıstığı yağı, salatalara eklenerek hücre yenileyici etkisinden kolaylıkla faydalanılabilir.</p>
<p>- Bağışıklık sistemini güçlendiren çam fıstığı, anne sütünü artırmaktadır.</p>
<p>- Yorgunluk, gerginlik ve kas kramplarının giderilmesinde etkilidir.</p>
<p>- Zafiyet, sırt ve bel ağrıları, romatizma, siyatik gibi rahatsızlıkların tedavisini destekler.</p>
<p>- İçerdiği bol miktarda demirle, kanın oksijenlenmesini sağlar. Sağlıklı diş ve kemik gelişimi için mükemmel bir gıdadır. </p>

cam-fistigi

Çam Fıstığı

<p>Tuzlu, tuzsuz ve biberli olarak farklı şekillerde bulunabilen çekirdeğin besin değeri oldukça yüksektir. Kabuklu halinin yanında soyulmuş olarak da bulunabilen çekirdek, kurabiye ve çörek gibi unlu mamullere lezzet katmak için de kullanılır.</p>
<h2>Çekirdeğin faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-E vitamini acısından oldukça zengin olan çekirdek; kalp, damar ve beyin fonksiyonlarını düzenler, kan dolaşımını hızlandırır. İçeriğindeki E vitamini ile prostat kanserine karşı koruyucu görev üstlenir. </p>
<p>-İçerisindeki çinko ve demir ile dişlerin büyümesine ve kemiklerin güçlenmesine yardımcı olur. Tat alma duyusunu geliştirir ve B vitamini ile bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı vücudu korur. B vitamini ile hamile kadınlarda folik asit ihtiyacını karşılar. </p>
<p>- Kolesterolü düşürür ve kan şekerini dengeler. Solunum sistemi rahatsızlıklarına karşı iyileştirici etkisi vardır.</p>
<p>- Cildin yaşlanmasını yavaşlatır. Lif ve protein acısından oldukça zengin olan çekirdek tok tutar ve diyet yaparken zayıflamaya yardımcı olur. </p>
<h2>Çekirdeğin zararları nelerdir?</h2>
<p>Ölçülü kullanıldığında olukça yararlı olan ay çekirdeği, aşırı kullanım halinde sağlık sorunlarına yol açmaktadır. Aşırı tüketildiğinde ciltte akne sorunlarına neden olur. Kalorisi yüksek olduğu için kilo aldırır. Tuzlu çekirdek fazla tüketildiğinde tansiyonu yükseltebilir ve selülit oluşumuna neden olabilir. Bunun dışında fazla çekirdek çıtlatmak ağız içi yaralarına ve çene ekleminde ağrılara yol açabilir. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Çekirdek evde nasıl saklanır?</h2>
<p>Çekirdek leblebi, badem ve fındık gibi hava ile temas ettiğinde tazeliğini kısa sürede kaybeder. Bu yüzden evde saklarken serin ve kuru yerde poşet içinde saklanmalıdır. Açıkta bırakıldığı zaman diğer kuru yemişlere oranla daha kısa sürede nemlenen çekirdek buzdolabında da saklanabilir. Buzdolabında saklanacağı zaman poşet içine konulmalı ve hava almayacak şekilde ağzı kapatılmalıdır. </p>
<p><strong>Çekirdek alırken nelere dikkat edilir</h2>
<p>Genellikle ambalajlı ürünler halinde piyasada bulunan çekirdek açık halde de satılır. Ambalajlı pakette alınacağı zaman son kullanma tarihi kontrol edilmelidir. Açıkta satılan çekirdeklerden alınacağı zaman ise ürünün bayat olmamasına dikkat etmek gerekir. Çekirdeğin bayat olduğu ise deneyerek anlaşılabilir. Bayat çekirdek kıtırlığını kaybetmiş olur ve kabuğu nem çektiği için sert olmaz.  </p>

cekirdek

Çekirdek

<p>Humuslu ve nemli toprakları seven fındık, huşgiller ailesinden Corylus cinsini meydana getiren çalı ve ağaç türlerinin ortak ismidir. Yıllık olarak 1000-2000 mm arasında yağış isteyen fındık, ılıman bölgelerde yetişmektedir.</p>
<h2>Fındık ülkemizde nerede yetişir?</h2>
<p>Türkiye, dünya fındık üretiminin yüzde 65'ini karşılamaktadır. Yüksek ticari değere sahip olan fındık, ülkemizde en çok; Giresun, Ordu ve Trabzon'da yetiştirilir. Türkiye'de üretilen fındıkların yüzde 80'i Karadeniz Bölgesinden sağlanır. Fındık üretimi bu bölgeden sonra en çok Marmara Bölgesinde yapılmaktadır. Dünyada fındık alımı yapan en büyük şirketler, fındık üretiminin Türkiye'nin tekelinden çıkması ve fındık teminini çok daha ucuza getirebilmek için Ermenistan, Gürcistan ve Arjantin gibi ülkelerde fındık yetiştirilmesi için teşvik ve incelemeler yapmaktadır.</p>
<h2>Fındık nerelerde kullanılır?</h2>
<p>Fındık; meyvesi ve yağıyla pek çok alanda kullanılabilen, ekonomik değeri oldukça yüksek bir bitkidir. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>İç fındığın kullanım alanları;</h2>
<p>Başta çikolata sanayisi olmak üzere, dondurma, pasta, kek, tatlı, şekerleme ve bisküvi yapımında kullanılmaktadır. İhracatta ve iç piyasada değerlendirilemeyen fındıklar, yağ yapımında kullanılır. Aynı zamanda yaş ve kuru halde çerez olarak da tüketilir.</p>
<h2>Fındık yağının kullanım alanları;</h2>
<p>Fındık yağı rafine edilerek yemeklik yağ şeklinde, kozmetik ve ilaç endüstrisinde ve sanayide kullanılmaktadır. Ayrıca yağ çıkarılması sırasında elde edilen küspe, zengin bir protein kaynağı olarak hayvan yemi sanayisinde kullanılmaktadır.</p>
<h2>Fındığın faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>- Çinko, magnezyum, potasyum, kalsiyum ve demir mineralleri yönünden zengin olan fındık; E ve B vitaminleri içermesinin yanı sıra, protein değeri oldukça yüksek bir meyvedir.</p>
<p>- Mükemmel bir enerji kaynağı olan fındık, vücuda güç kazandırır.</p>
<p>- Zihin ve beden yorgunluklarını giderir. Kalp ve damar sağlığı açısından faydalıdır.</p>
<p>- Tıpkı ceviz ve badem gibi kalp ritmini düzenleyen fındık, kolesterolü düşürücü etkiye sahiptir.</p>
<p>- Düzenli olarak her gün fındık tüketenlerde kalp krizi geçirme riski azalır.</p>
<p>- Sağlıklı kemik gelişimini destekleyen fındık, aneminin tedavisine yardımcı olur.</p>
<p>- Hamilelik döneminde tüketilmesi önerilen fındık, annenin mineral gereksinimini karşılamasının yanı sıra, doğacak çocuk için de oldukça faydalıdır.</p>
<p>- Dolaşım sistemi üzerinde olumlu etkileri gözlenen fındık, varislere iyi gelmektedir.</p>
<p>- Cinsel gücü artırır. </p>
<p>- Cildi güzelleştirir.</p>

findik

Fındık

<p>Hurma, Türkiye’de Akdeniz ikliminin hakim olduğu bölgelerde yetişmektedir. 1000’in üzerinde çeşidi olan hurma meyvesi; yumuşak, kuru ve yarı kuru olmak üzere üç çeşide ayrılmaktadır. Hurma meyve olarak tüketilebildiği gibi; hurma şekeri, hurma pekmezi, hurma cezeryesi, hurma ezmesi, hurma kahvesi, hurma suyu, hurma sirkesi ve hurma reçeli gibi farklı şekillerde de tüketilmektedir.</p>
<h2>Hurmanın içerdiği vitamin ve mineraller nelerdir?</h2>
<p>Hurma; lif, yağ ve protein açısından zengin bir meyvedir. Hurmada; kalsiyum, magnezyum, potasyum, fosfor, sodyum ve demir minerallerinin yanı sıra B9 vitamini yani özellikle hamilelerin alması gereken folik asit yer almaktadır. B1, B2, B3 ve B6 vitaminleri, A Vitamini ve betakeroten bakımından da zengindir.</p>
<h2>Hurmanın faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Hurma, kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyucu özelliklere sahiptir.</p>
<p>-Kan yapıcıdır, kansızlığa iyi gelir.</p>
<p>-Vücuda enerji ve kuvvet verir.</p>
<p>-Anne sütünü artırır.</p>
<p>-Bronşit, verem ve öksürüğe iyi gelir.</p>
<p>-Yaşlanmayı geciktirici etkisi vardır.</p>
<p>-Kemik gelişimini destekler.</p>
<p>-Hamile ve yeni doğum yapmış kadınların toparlanmasında yardımcı olur.</p>
<p>-İçerdiği potasyum sayesinde çocukların gelişimini destekler.</p>
<p>-Cinsel gücü artırır.</p>
<p>-Kansere karşı koruyucudur.</p>
<p>-Karaciğeri güçlendirir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Hurma nasıl saklanır?</h2>
<p>Hurma genellikle kurutularak saklanmaktadır. Kuru hurma, 0 ila 10 derece arasında, buzdolabının sebzelik bölümünde muhafaza edilebilir. Kuru hurma saklanırken yıkanmamasına özen gösterilmelidir. Hurma yaş olarak da tüketilen bir meyvedir. Arap ülkelerinde yaş hurma dondurularak muhafaza edilmektedir. Evde taze hurma saklamak isteyenler derin dondurucuda saklayabilmektedir. Yaş hurmayı tüketmeden en az on dakika önce derin dondurucudan çıkartmak gerekir.</p>
<h2>Hurma nerelerde yetişir?</h2>
<p>Hurma, Mısır’ın hava sıcaklığı yüksek olan bölgelerinde, Libya, Akdeniz kıyılarındaki yerleşim bölgelerinde, özellikle İskenderiye ve Sina yarımadasında, Irak’ta, Amerika’da, Avustralya ve Avrupa’nın güneyinde yetiştirilmektedir. Ülkemizde ise Ege ve özellikle Akdeniz bölgesinin kıyı şeridinde yetişir. Ayrıca Datça ve Gölköy hurması adı verilen, tadı Arap hurmalarınınki ile aynı fakat daha az etli olan iki hurma türü de ülkemizde yetişmektedir. Dünyanın en büyük hurma üreticileri Irak, İran, Suudi Arabistan, Cezayir, Libya, Fas, Tunus, Sudan ve Libya’dır.</p>

hurma

Hurma

<p>Ana vatanı Asya olan ve bugün dünyanın birçok yerinde kolayca yetişen iğdenin birçok alt türü vardır. İğde ağacı 7 metreye kadar uzayabilir, yaprakları yeşil-gümüşi renkte, ince, uzun ve tüylüdür. Kabuklu, oval, tüylü iğde meyvesinin çekirdeği hurma çekirdeğine benzer. Mayıs ve haziran aylarında çiçek açan bu bitkinin meyvesi sonbaharda olgunlaşır. Yağmur yemeden önce toplanan meyveler çok daha lezzetli olur.</p>
<h2>İğdenin besin değerleri nedir?</h2>
<p>İğde organik asitler, A, C, E vitaminleri, flaovan glikozidler, lifler, uçucu yağlar, yağ asitleri ve tanen bakımından zengin içeriğe sahip bir meyvedir. Kalori değeri düşük olduğundan diyet yapan kişilerce tüketilmesi uygundur.</p>
<h2>İğdenin faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-C vitamini yönünden oldukça zengin olan iğde soğuk algınlığı ve üst solunum yolu enfeksiyonlarında faydalıdır.</p>
<p>-İshali keser, bağırsak bozukluğuna iyi gelir.</p>
<p>-Öksürüğe iyi gelir.</p>
<p>-Özellikle bayanlarda cinsel istek arttırıcı etkisi vardır.</p>
<p>-İdrar yolu ve böbrek rahatsızlıklarında olumlu etki gösterir.</p>
<p>-Mide bulantısı ve kusmayı engeller.</p>
<p>-Başta egzama olmak üzere cilt rahatsızlıklarındaki şikayetleri azaltır.</p>
<p>-Meyvelerin yüksek lif içeriği sindirim sisteminin güçlenmesini sağlar.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>İğdenin kullanım ve tüketim alanları nelerdir?</h2>
<p>Olgunlaşmış iğde leblebi, fındık gibi çerez ve yemiş olarak tüketilir. Taze haliyle kompostosu yapılır. Özellikle iğde çiçeklerinden reçel yapılır. Çiçek ve yapraklarının haşlanmasıyla elde edilen su, antiseptik özelliği nedeniyle egzamada harici olarak, öksürük ve bağırsak bozukluklarında ise içilmek suretiyle tıbbi amaçla kullanılır. İğde yağı sulandırılarak ağız temizliği için gargara yapılır. İğde ağacı estetik görünümü ve dikenli yapısıyla kırsal kesimde genellikle bahçe-tarla çiti olarak dikilir. Azotu kökünde depolayabilen özelliği sayesinde en verimsiz topraklarda bile yetişebilir. Bu nedenle farklı türleri erozyonla mücadelede ve toprak ıslahında yaygın olarak kullanılır. Çok hoş bir kokuya sahip bu bitkinin kopan veya kırılan dalları vazoya konularak iç mekânlarda süs amaçlı kullanılır. Kolonya imalatında aroma verici olarak kullanılır. Son yıllarda bazı yabani türlerinin kimyasal bileşimi nedeniyle farmakoloji ve alternatif tıpta da kullanımı üzerine bilimsel araştırmalar hız kazanmıştır.</p>
<p><em>Görsel kaynak: <a href="https://hearthstrung.wordpress.com/2012/07/26/turkish-treats/" target="_blank">hearthstrung</a></em></p>

igde

İğde

<p>Damakta bıraktığı aromatik tadından dolayı kabak çekirdeği daha çok çerez olarak tüketilir. Kabak çekirdeğinin bu şekilde tüketimi özellikle Orta Doğu ve Akdeniz ülkelerinde daha yaygındır. Sağlık için oldukça faydalı bileşenler içeren kabak çekirdeği, çiğ veya kavrulmuş olarak tüketilmesinin yanında, içerdiği yağlardan dolayı kozmetik sanayinde ve iyileştirici etkilerinden dolayı ilaç sanayinde ham madde olarak da kullanılmaktadır.</p>
<h2>Kabak çekirdeğinde hangi besin ögeleri bulunur?</h2>
<p>Özellikle protein ve yağ bakımından oldukça zengin bir besin olan kabak çekirdeği, omega 3 ve omega 6 yağ asitleri açısından da en sağlıklı kaynaklardan birisi olarak kabul edilmektedir. Kabak çekirdeği ayrıca çinko, fosfor, magnezyum, manganez, demir ve bakır gibi minerallerin yanında, K, E ve B kompleks vitaminleri açısından da oldukça zengindir.</p>
<h2>Kabak çekirdeğinin faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Bağırsak parazitlerinin düşürülmesine yardımcı olur.
</p>
<p>-Böbrek fonksiyonlarını düzenler ve böbrek taşı oluşumunu engeller.
</p>
<p>-İdrar yolları rahatsızlıklarına iyi gelir.</p>
<p>-Bağışıklık sistemini güçlendirerek soğuk algınlığı gibi hastalıklara yakalanma riskini azaltır.
</p>
<p>-Yatmadan birkaç saat önce tüketildiğinde uyku düzeninin sağlanmasına ve korunmasına yardımcı olur.
</p>
<p>-Hafızanın korunmasına ve geliştirilmesine yardımcı olur.</p>
<p>-Kalp ve damar sağlığını olumlu etkiler.
</p>
<p>-Alzheimerın önlenmesine yardımcı olur.
</p>
<p>-Halsizlik oluşumunu engeller.
</p>
<p>-Kemik erimesinin önlenmesinde etkilidir.
</p>
<p>-Cildi güzelleştirir.
</p>
<p>-Saçların dökülmesini yavaşlatır ve uzamasını destekler.
</p>
<p>-Tırnak sağlığını destekler.
</p>
<p>-İyi huylu prostat büyümesini engeller.
</p>
<p>-Kaygı ve depresyon gibi olumsuz psikolojik durumları önlemeye yardımcı olur.
</p>
<p>-Egzersiz sonrası tüketildiğinde yağ yakımını hızlandırır.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Kabak çekirdeği ne kadar tüketilmeli?</h2>
<p>100 gram kabuksuz ve kavrulmuş kabak çekirdeği, yaklaşık 610 kcal’lik enerji değeri ile oldukça yüksek kalorili bir besindir. Ayrıca yağ bakımından da zengin olan kabak çekirdeği fazla tüketildiğinde vücutta yağlanmaya ve kilo problemlerine yol açabilir. Kabak çekirdeği fazla tüketildiğinde mide yanması ve ishal gibi problemlere de yol açabilmektedir. Bu gibi olumsuz durumlarla karşılaşılmaması için kabak çekirdeğinin günlük tüketim miktarının ortalama olarak 20-30 gram arasında tutulması gerekir. Yaklaşık bir avuç olarak kabul edilebilecek bu miktardaki kabak çekirdeği çerez olarak ya da müsli ve salatalara da katılarak, her gün rahatlıkla tüketilebilir.</p>

kabak-cekirdegi

Kabak Çekirdeği

<p>Ana vatanı Brezilya olan kaju fıstığı, 16. yüzyılda bu toprakları istila eden Portekizliler sayesinde geniş bölgelere yayılmıştır. Özellikle sıcak ve yağmurlu ekvator iklimine çok uygun olan kaju, Hindistan, Çin, Endonezya, Güney Amerika'nın belirli bölgelerinde ve batı Afrika kıyılarında yetiştirilmektedir.</p>
<h2>Kaju nasıl kullanılır?</h2>
<p>Kaju, çerez olarak tüketilebileceği gibi  fırınlanmış şekilde, tüketilebilir salata ve yemeklere lezzet vermesi için kullanılabilir. Kaju fıstığı, ceviz ve badem gibi, dondurmaya, kremalara, tatlılara, kek ve kurabiyelere ilave edebilir ya da kahvaltıda diğer kuru yemişlerle birlikte granola içine eklenebilir. Kaju fıstığının süt ve yağ olarak üretimi de yapılmaktadır. Kaju fıstığı yağı ve kaju fıstığı sütünün Hint ve Asya mutfağında özellikle et ve tavuk yemeklerinde, baharat çeşitleriyle birlikte kullanımı oldukça yaygındır. Kaju fıstığı, sebzelerle birlikte karamelize edilerek, krem peynire eklenerek dip sos şeklinde atıştırmalıkların yanında ya da makarna ile birlikte de rahatlıkla değerlendirilebilir.</p>
</p>
<p> Kaju elması çok dayanıklı olmadığı için genellikle üretildiği ülkede, taze olarak meyve suyu, likör, reçel ve tatlılarda kullanılır. Farklı şekillerde işlenen kaju fıstığı ise çok daha geniş kullanım olanaklarına sahiptir.</p>
<h2>Kaju fıstığının püf noktaları nelerdir?</h2>
<p>Kabuğunda zehirli bazı maddeler bulunan kaju fıstığının toplandıktan sonra fırınlanarak bu maddelerden arındırılması gerekir. Bu nedenle taze olarak tüketilmesi tavsiye edilmez. Kaju fıstığı ayrıca tıpkı yer fıstığı gibi kolayca küflenebilir. Bu nedenle uygun koşullarda saklanması oldukça önemlidir. Hava almayan cam kavanozlar ya da yine hava almayan buzdolabı poşetleri içinde buzdolabında saklanması uygun olacaktır. Tüketim ömrü buzdolabında altı ay, buzlukta ise bir yıla kadar uzayabilir.  Satın alırken yine hava geçirmeyen uygun ambalajda olmasına ve son tüketim tarihine dikkat edilmelidir.    </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Kajunun faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>--Kaju fıstığında da tıpkı ceviz, badem ve fındık gibi kalp sağlığını koruyucu doymamış yağ asitleri ve mineraller bol miktarda bulunur.</p>
<p>-Antioksidan özelliği sayesinde serbest radikalleri yok ederek kalp yetmezliği ve kalp krizi riskini azaltmaya yardımcı olur.</p>
<p> Kanser hücrelerini yok edici etkisi bulunan kaju, özellikle kolon kanseri riskini düşürmektedir.</p>
<p>-Bakır, çinko mineralleri ve biotin yönünden zengin olan kaju fıstığı, saç ve cilt sağlığı için oldukça faydalıdır.</p>
<p>-İskelet sisteminin yapı taşlarından biri olan magnezyum mineralini yüksek miktarda içerdiği için kemiklerin sağlığının korunmasında etkilidir.</p>
<p>-Araştırmalar, haftada iki kez tüketilen kaju gibi yağlı tohumların zayıflamaya yardımcı olduğunu göstermektedir.</p>

kaju

Kaju

<p>Üzüm, doğal kurutma ve bandırma yöntemleri ile kurutulur. Doğal kurutmada; siyah çekirdekli üzüm, güneş alan bir yere salkımlar halinde asılarak kurutulur. Bandırma yöntemi ile kurutmada ise üzüm, içinde zeytinyağı bulunan ‘bandırma çözeltisi’ adı verilen bir sıvıya batırılır. Ardından üzümler yine doğal kurutma yönteminde olduğu gibi güneş alan bir yerde kurumaya bırakılır. Siyah ve sarı olmak üzere iki çeşidi olan kuru üzüm; yaygın olarak kuru yemiş olarak tüketilir. Kuru üzüm ayrıca keklere, reçellere, tatlılara ve çeşitli yemeklerin içine katılarak da tüketilebilir.</p>
<h2>Kuru üzüm nerede üretilir?</h2>
<p>Üzüm, ağır kış şartlarına dayanıklı ve yetişeceği toprak açısından seçici olmayan bir meyvedir. Üzümün kışın -40 dereceye kadar dayanıklılık gösterdiği bilinmektedir. Üzüm, bu özelliğinden dolayı dünyanın pek çok bölgesinde yetiştirilebilir. Dünyada her yıl yaklaşık 65 milyon ton üzüm üretilmekte; bu üzümlerin yüz binlerce tonu da kurutulmaktadır. Dünya kuru üzüm üretiminde birinci sırada Türkiye yer almaktadır. Türkiye’yi, ABD, Şili, İran, Güney Afrika, Yunanistan, Arjantin ve Avustralya izlemektedir. Türkiye’de üretilen dünyaca ünlü çekirdeksiz kuru üzüm bir diğer adıyla ‘Sultaniye’nin üretimi en çok Ege Bölgesi’nde yapılmaktadır. Ege Bölgesi, Türkiye üzüm üretiminde de birinci sırada yer almaktadır.</p>
<h2>Kuru üzümün içerdiği vitamin ve mineraller nelerdir?</h2>
<p>Kuru üzüm oldukça güçlü bir protein ve karbonhidrat kaynağıdır. Kuru üzümün içeriğinde; A, B1, B2, B6 ve C vitaminleri yer alır. Aynı zamanda bir antioksidan olan kuru üzüm ayrıca; demir, fosfat, kalsiyum, organik asit, fosforik asit, organik asit, formik asit minerallerini ihtiva eder. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Kuru üzümün faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Kuru üzüm, demir eksikliğine faydalıdır. Kansızlık tedavisinde, kuru üzüm tüketilmesi tavsiye edilir.</p>
<p>-Kuru erik ve kuru kayısı gibi kuru üzüm de antioksidan etkisi gösterir. Bu yönüyle kuru üzüm, vücut hücrelerini korumaya yardımcıdır.</p>
<p>-Göz sağlığı için faydalıdır. Özellikle ‘sarı nokta’ adı verilen göz hastalığına yakalanma riskini azaltır.</p>
<p>-Kuru üzüm yüksek kalorili olmasına rağmen diyet yapanların ani tatlı krizleri için doğal bir çözümdür. Kilo almak isteyen kişilere ise kilo aldırıcı bir besin olarak tavsiye edilir.</p>
<p>-Menapoz sırasında kadınların karşılaştığı sorunları iyileştirmeye yardımcı bir besindir. Kuru üzümün ayrıca osteoporoz hastalarında da iyileştirici etkileri olduğu bilinmektedir.</p>
<p>-Besin lifi içermesi sebebiyle sindirim sisteminin sağlıklı bir şekilde çalışmasına yardımcı olur.</p>
<p>-İçerdiği asitlerle vücudun asit dengesinin korunmasına yardım eder.</p>