Bugün sıra dışı bir hayat hikayesine, 18 yaşındaki Ardahanlı Gülcan Palavan'ın başarı hikayesine konuk olacağız.
Gülcan, 2015 yılında Dünya Dağ Kros Yıldızlar kategorisinde dünya üçüncüsü olan, girdiği her yarışmadan ödülle dönen çok başarılı bir sporcu.
Onu son günlerde gündeme getiren ise farklı yaşam tarzı ve herkese ilham olacak sonsuz azmi...
Ülkemizi gururla temsil eden madalyalı bir sporcu
Bugün 18 yaşında olan Gülcan Palavan, Ardahan'ın Göle ilçesine bağlı Samandöken köyünde 7 çocuklu bir ailenin 5. çocuğu olarak dünyaya geliyor. İlkokul beşinci sınıftayken okulda düzenlenen koşu yarışmaları sırasında antrenör Halil İbrahim Yıldız'ın dikkatini çekiyor ve Gülcan'daki ışığı gören antrenör onu atletizme yönlendiriyor.
Küçük yaşlarından beri çeşitli illerde düzenlenen koşu yarışmalarına katılan ve bütün yarışlardan dereceyle dönen Gülcan'ın en büyük başarısını ise 2015 yılında Bulgaristan'da düzenlenen Dünya Dağ Kros Yıldızlar kategorisinde dünya üçüncüsü olarak kazanıyor.
Ancak dünya üçüncüsü olması Gülcan'ın hayatını değiştirmiyor.
Çobanlık yapıyor, gazete dağıtıyor, garsonluk yapıyor
Ailesiyle köyde yaşamaya devam eden ve liseden geçen yıl mezun olan Gülcan spor aşkından ve azminden hiç vazgeçmiyor. Ancak Gülcan'ın bir günü çoğu sporcudan farklı geçiyor.
Gülcan her sabah erkenden kalkarak hayvanlara su ve yem veriyor, ardından spor kıyafetlerini giyiyor ve 13 kilometre koşarak Göle ilçe merkezine ulaşıyor. Buraya vardığında ise önce yerel gazetelerin dağıtımını yapıyor, ardından çalıştığı restorana giderek garsonluk yapmaya devam ediyor. Restoranda siparişleri alıyor, masalara siparişleri götürüyor, müşterilerle ilgileniyor.
Ailesinin gururu olan, hayalleri kadar güzel bir genç kız
Gülcan'ın şimdiki amacı ise üniversiteyi kazanmak. Çobanlık, gazete dağıtıcılığı, garsonluk ve antremanlardan kalan vakitte ise ders çalışarak üniversite sınavına hazırlanıyor.
44 yaşındaki annesi Sakine Palavan kızının başarısıyla gurur duyduğunu ve sürekli onun için dua ettiğini belirtirken Gülcan ise kendini şöyle anlatıyor: "Ben bu köyde doğdum, büyüdüm ve burada koştum. Dağda babamla beraber çobanlık yaparak büyüdüm. Hayvanların peşinden koştum. Tek hedefim koşmak ve Türkiye’yi temsil etmek. Spora beşinci sınıftayken başladım. Beni antrenörüm Halil İbrahim Yılmaz keşfetti. Onunla beraber koştuk ve antrenmanlar yaptık. 2015 yılında, Bulgaristan’da dünya üçüncüsü oldum. Bunun devamı da gelecek inşallah. Türkiye genelinde çok sayıda derecelerim var. Bundan sonraki hedeflerimin başında üniversite okumak geliyor. Bunun için dershaneye gidiyorum. Antrenmanlarım devam ediyor. Aynı zamanda aileme yardımcı oluyorum. Yazın babamla beraber çobanlık yapıyorum. Kendi harçlığımı çıkarmak için lokantada garsonluk yapıyorum, gazete dağıtıyorum."
Umarız tüm hayallerine ve hedeflerine kısa süre içinde kavuşursun Gülcan...
Yorumlar
0