dis-kirasi-yepyeni-1

Maalesef Artık Unutulmuş Olan Nefis Bir Ramazan Geleneği: Diş Kirası

Favorilerime
Ekle

Büyüklerimizden sık sık "Nerede o eski ramazanlar..." yakınmalarını işitiyoruz. Eski dönemlerde ramazanların daha coşkulu geçtiğini, iftar sonrası eğlencelerinin daha yoğun yaşandığını, birlik-beraberlik duygusunun daha fazla hissedildiğini anlatıyorlar bize.

Geriye dönüp geçmişe baktığımızda ve çoğu gitgide unutulmaya başlanan ramazan geleneklerimizi hatırladığımızda ise çok da haksız olmadıklarını anlıyoruz.

Bu unutulan ramazan geleneklerinden biri ise diş kirası.

Adını ilk kez duyanlar, bu nefis geleneğimizi yeniden hatırlamak isteyenler şöyle buyursunlar.

Diş kirası nedir?

on5yirmi5

on5yirmi5

Osmanlı zamanına geri dönüyoruz. Osmanlı'da ramazanın en önemli özelliklerinden biri özellikle toplumun ileri gelenlerinin, varlıklı insanlarının iftar sofralarının herkese açık olması. Hatta saraya bile herkes davetsiz olarak iftar açmak için gidebiliyor.

Diğer bir deyişle ramazan ayı gelince varlıklı insanlar konaklarında, köşklerinde devasa sofralar kurar ve kapılarını aralardı ki ihtiyacı olan gelsin ve iftar sofrasına konuk olsun, karnını doyursun.

Böylelikle maddi durumu kötü olanlar "tanrı misafiri" olarak bu zengin sofralarda iftarını açabilir, ramazanın birlik, beraberlik, hoşgörü ayı olduğu yeniden hatırlanırdı.

Misafirler evden ayrılırken ise ev sahibi onlara kadife keseler içinde hediyeler verirdi. İşte buna da "diş kirası" denirdi.

Neden "Diş kirası"?

dis-kirasi-yepyeni-1
Diş kirası olarak verilen bu keselerde neler var derseniz hemen sayalım: Gümüş tabaklar, kehribar tesbihler, oltu taşlı ağızlıklar, gümüş yüzükler, gümüş akçe veya altın paralar...

Peki neden ismi diş kirası? İftar sofrasında misafir ağırlayan ev sahiplerinin bunu yapmasının sebebi kendisinin sevaba girmesine neden oldukları için konuklarına teşekkür etmek. Diş kirasının anlamı şu aslında: "Misafirim oldunuz, benim sevap kazanmam için siz eziyet çektiniz, dişlerinizi yordunuz, bu da sizin dişinizin kirası olsun."

Diş kirası alanlar da ev sahibine "Kesenize bereket" diyerek şükranlarını sunarlardı. Bugün hala kullandığımız "Kesenize bereket" cümlesinin de kökeni bu nefis geleneğe dayanıyor kısacası.

Maalesef artık pek sürdürülmeyen ve unutulmaya yüz tutmuş bir gelenek olan "Diş kirası"nı öğrendik. "Keşke yeniden her yerde uygulanmaya başlasa" diyenlerle yorumlarda buluşalım.


Doyamayanlar için bir de videomuz var!

Yorumlar

0

Vallahi Bırakmayız, Bir Tabak Daha?