Wes Anderson. Sinemaya en az mutfağa olduğu kadar yakın olanlar bilir kim olduğunu. Çok yakın olmayanlar, 2015 Oscar adayı olan Büyük Budapeşte Oteli'nden bilir. Sinema tarihinin en özgün yönetmenlerinden biridir. Yönettiği filmleri beğenmeseniz bile -ki çok düşük ihtimal- filmi izledikten sonra içinizde minnak mutluluklar hissedersiniz. Çünkü renklerin efendisi Wes Anderson. Filmleri hep düşler ülkesinde çekmiş gibi. Hani bazı sofralara böyle sarılasınız gelir ya, Anderson sofra hazırlasa renk renk, çeşit çeşit olur, yatasınız gelir sofranın üstüne.
İşte o Wes Anderson bir kafe tasarlamış. Bar Luce. İtalya, Milano'da. Sıradan bir kafeymiş gibi görünüyor ilk önce, sonra fotoğraflara biraz dikkatli bakıyorsunuz, içinizi ısınıyor. İşi gücü bırakıp bir koşu kahve içip gelmek istiyorsunuz. Yok böyle bir tatlılık.
"Film seti olarak kullanılmasındansa, içinde film yazılabilecek bir kafe tasarlamaya çalıştım" diyor Wes Anderson kafe hakkında. Çünkü içinde insanlar, yiyecek, içecek, okuyacak ve yazacak bu kafenin.
Yolu Milano'ya düşenlerin uğramadan gelmemesini dilediğimiz kafe, bazı detaylarıyla, dünyanın en eski alışveriş merkezlerinden biri olan ve şehrin sembol binalarından biri olarak gösterilen Galleria Vittorio Emanuele'nin minyatur bir versiyonu şeklinde tasarlanmış.
"Ben buraya mutlaka giderim" diyenlere not: Kafe sabah 9'da açılıp, akşam 10'da kapanıyor.
Doyamayanlar için bir de videomuz var!
Yorumlar
0