90'larda çocuk olmak demek pazar akşamları Bizimkiler izlemek demek, mahallede top peşinde koşturup komşu amcanın ağacında eriğe dalmak demek, anne ekmek al diye bakkala gönderdiğinde para üstü ile leblebi tozu almak demekti.
90'lı yıllar çok güzeldi, güzeldi de son maddeyi öyle üstünkörü geçemeyeceğiz. Çünkü bugün dönüp geri baktığımızda o yılları o zamanın abur cuburlarıyla hatırlıyoruz. Ama bazılarına o kadar hak ettiği değer verilmedi ki aramızdan göçüp gittiler ve birer anı olarak kaldılar. Üzülüyoruz.
Keşke hak ettiği değeri gösterseydik de bu efsane abur cuburları hala cebimize doldurup çocuklar gibi şen olabilseydik...
Not: Bu arada listemizin sonunda hala çok uğraşsanız bulabileceğiniz, yani hala satılan abur cuburlar da var. Sonra ben bunu geçen yedim, bir güzeldi bir güzeldi deyip bizi kıskandırmayın.
Sallanan süt dişlerimizin son durağı: Yumiyum
İlk öpüşmesi Yumiyum tadında olanları üzdünüz.
Bununla Süper Baba'yı çalanlar vardı: Düdüklü şeker
Süper Baba'nın da kıymetini bilmeyip sonra tırt tırt diziler çektiniz zaten.
Frigo'nun atası: Koko
Bizi patlamış mısıra mahkum edenler utansın.
Oyunda kaybedenin ısmarladığı: Meybuz
Şimdi ne ısmarlayalım? Sorbe mi?
Bunu yiyince öğle yemeği yemezdik: Luna
Hem doyuran, hem de keyiften kendinden geçiren kaç çikolata kaldı ki?
Yazın geldiğinin alameti: Calippo
Kolalısı ayrı bir efsaneydi. Hakan Peker'in de dediği "Bir efsaneydi, bir efsaneydi, seninle birlikte olmak..." Bize günümüzde satılan bir tane daha böyle bir dondurma söyleyin, ışınlanmayı icat etmekten vazgeçeriz.
Karamel frappucino söyleyemeyi bilirsiniz şimdi: Karamelli Topkek
Topkeklerin en farklı lezzete sahip olanıydı. İçinden akan karamel için dersin bitişine geri sayım yapılırdı. Ne oldu? Onun da değerini bilemediniz. Şimdi karamel tadı için kahve sırasında bekleyiniz.
Onun sayesinde komşunun ağacına dalmaya gerek kalmadı: İncirli Biskrem
Bi Biskrem versen de keşke bundan versen... Geri dönsün diye uğruna kampanyalar açılan incirli Biskrem'i neden sevmediniz vicdansızlar? Elmalı Biskrem, senin de hakkını yemeyelim, seni de özledik.
Masumiyeti onunla öğrendik: Piko
Pirinç patlaklı, kuru meyveli, asla bir paket yetmeyen masum Piko. Sana da kıydılar
Teneffüs olsun isterdin: Eti Bumbo
Sütle de çok güzel giderdi, Capri Sun ile de.
İlk yaramazlığımız: Panço
Kokusuna laf edenlere inat bakkala koşardık Panço Panço diye.
Annen turta yapsa bu kadar güzel olur: Eti Turti
Çikolatalısı uğruna kaç bakkal talan edildi ama gene de olmadı, yaranamadık.
Heykeli dikilmeliydi aslında bonusu: Probis
Kavanozu olsa yeni bir fenomen doğardı. Olmadı
10 sene sonra geri döndü ama sayılmaz bonusu: "Kapri, kapri san, kapri kapri, kapri san" jingle'ıyla Capri Sun
Yine olsa yine patlatır, komşu teyzeyi balkonda yerinden sıçratırız, pişman değiliz. Bize yeter ki mahalle bakkalından Capri Sun aldığımız o güzel günleri geri verin.
Para üstüyle (bulabilirseniz) alınabilecek hala en güzel şey bonusu: Cino

Her köşe başında satılmalıydı bu, her metrobüs üst geçitinde, her vapur büfesinde... Değerini bilemedik.
Yorumlar
2