et-kategorisi

<p>Dry aged, etin yumuşak ve lezzetli olması için uygulanan dinlendirme yönteminin adıdır. Türkçe kullanımı ile kuru dinlendirmedir. Kuru dinlendirme yönteminde dana karkası, sıcaklık ve nem oranı gözetilerek özel şartlar altında soğuk odaya asılarak en az 3, en fazla 7 hafta süreyle dinlendirilir. </p>
<p>Amaç, etin lezzetini ve yumuşaklığını artırmaktır. Etin dinlendirilmesi işlemi kuru ve ıslak dinlendirme olarak ikiye ayrılır. Islak dinlendirme (wet-aged) kuru dinlendirmeye göre daha kısa, basit ve tasarruflu bir işlemdir.</p>
<h2>Dry aged işleminin püf noktaları nelerdir?</h2>
<p>Dry aged ya da kuru dinlendirme, sadece profesyonel ortamlarda gerçekleştirilebilen bir işlemdir. Dinlendirmenin gerçekleştirildiği ortamın 0 derece donma noktasının çok az üzerinde olması, nem oranının da yüzde 80 - 85 arasında tutulması önem taşır. </p>
<p>Diğer bir önemli nokta da, soğuk havanın pervane veya fan yardımı ile karkasın etrafında saniyede 1.5 metre hızında dolaşmasını sağlamaktır. Dinlendirme işlemi için gereken asgari süre 3 hafta; ortalama süresi ise 6-7 haftadır. Kuru dinlendirme sırasında etin üstünde mavi bir küf tabakası oluşur. Etin satışından önce bu küflü kabuk etten sıyrılarak atılır.</p>
<h2>Kuru dinlendirmeye uygun et hayvanın hangi bölgesinden elde edilir?</h2>
<p>Kuru dinlendirme, dananın ızgaraya uygun bölümlerinin (antrikot, pirzola, T-bone gibi) serin ve nemli ortamda bekletilmesi ile gerçekleştirilir. Etin lezzetinin artırılmasında dinlendirme işlemi kadar etin kalitesi de önem taşır. Etin kalitesini ise hayvanın cinsi, beslenme şekli ve kesim tekniği belirler.</p>
<p>Kuru dinlendirme işleminde karkas %20 civarında su kaybederek büzüşür. Dolayısıyla, hem gerçekleşen su kaybına hem de etin küflenen tabakasının üstünden sıyrılıp atılmasına bağlı olarak et %35 civarında kayba uğrar. Bu nedenle kuru dinlendirilmiş etin maliyeti yüksektir. Bu da genellikle restoranlarda menü fiyatlarına yansıtılır.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Dry aged etin faydaları nelerdir?</h2>
<p>- Taze haldeyken sert olan et, dinlendirildiğinde daha sağlıklı, yumuşak ve lezzetli bir hâl alır.</p>
<p>- Dinlendirme işlemi etin içindeki enzimlerin etteki uzun kas liflerini parçalamasına yardımcı olur. Böylelikle et yumuşar ve çiğnenmesi daha kolay hâle gelir.</p>
<p>- Dinlendirme işlemi ile etin içerdiği proteinler amino asitlere dönüşerek etin lezzetini artırır.</p>
<p><em>Görselin kaynağı: <a href="http://steamykitchen.com/" target="_blank">http://steamykitchen.com/</a></em></p>

dry-aged

SÖZLÜK

Dry Aged

<p>Fileto dana, sığır, koyun ve kuzu gibi farklı hayvanların etlerinden elde edilir. Türk mutfağında fazla kullanılmayan fileto, Amerika ve Avrupa ülkelerinde sıklıkla tüketilen popüler bir et türüdür.  </p>
<h2>Fileto hayvanın hangi bölgesinden kesilir?</h2>
<p>Dana etinden fileto çıkarmak için biftek kullanılır. Biftek hayvanın üst kısmından çıkarılır ve fileto bifteğin çeşitli aşamalardan geçirilip işlenmesi ve dilimlenmesi ile elde edilen et türüdür. Koyun etinden fileto hazırlanacağı zaman ise koyunun böbrek kısmındaki et kullanılır. Sol kaburgadan kalçaya kadar sağlı sollu iki adaleden elde edilen et kemiksizdir. Ancak kemikli etlerinden de fileto çıkarılabilir. </p>
<h2>Fileto pişirme yöntemleri ve püf noktaları nelerdir?</h2>
<p>Kolay pişirme yöntemlerine sahip fileto, lezzetli soslarla hazırlanan olukça yumuşak bir et çeşididir. Tavada sığır filetosu pişirmeden önce etin yağlı olup olmadığı kontrol edilir. Eğer et yağlı ise etin yağlı kısımları çıkarılır. Yağlı kısımları çıkarılan fileto, çeşitli baharatlarla ovulup üzerine zeytinyağı sürüldükten sonra bir gün buzdolabında dinlendirilmelidir. Filetonun buzdolabında dinlendirildikten sonra oda sıcaklığında bekletilmesi ardından da pişirilmesi gerekir. Fileto pişirmeden önce tava ısıtılmalıdır. Buzdolabında dinlendirme ve oda sıcaklığında bekletme işlemi, fileto fırında pişirilirken de uygulanır. Fırında fileto pişirileceği zaman fırının önceden ısıtılmış olması gerekir. Bu gibi pişirme yöntemlerinin yanı sıra ıspanak ve kekik gibi sebzeler ile sığır filetosu pişirilebilir. Koyun ve kuzu filetosu ise farklı yemeklerde kullanılmaya uygundur. Koyun filetosu tavada pişirileceği zaman et suyunu çekene kadar tavanın kapağını kapalı tutmak gerekir. Bunun yanında kuzu fileto, güveç yapımında da kullanılır.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Kemikli etten fileto nasıl çıkarılır?</h2>
<p>Fileto çıkarmak dikkat ve titizlikle yapılması gereken bir işlemdir ve özellikle kullanılan bıçağa dikkat etmek gerekir. Fileto çıkarmak için keskin bir bıçak kullanabileceği gibi özel üretilen fileto bıçakları da tercih edilebilir. Kemikli etlerde fileto çıkarılacağı zaman keskin bıçakla ete boydan boya düzgün bir çizik atılır. Bıçak kemik boyunca dışa doğru çevrilir ve etin diğer tarafı içinde aynı işlemi uygulanır. Daha sonra kemikten ayrılmış etler fileto şeklinde dilimlenir.  </p>

fileto

Fileto

<p>Frankfurter,  ince uzun, klasik Alman sosis türüne verilen isimdir. Anavatanı, Frankfurt’a bağlı Main şehri olduğu için bütün dünyada bu adla anılır. Asıl olarak domuz etinden yapılır. Ancak dana etiyle karıştırılarak yapılan çeşitlerine de rastlamak mümkündür. Frankfurter aynı zamanda aynı adı taşıyan sosisten yapılan sosisli sandviçe de verilen isimdir. Belki de dünyanın en çok bilinen sandviç çeşididir. </p>
<p>Aynı sosisli sandviç çeşidine İngiltere’de ise hot dog denir). Almanya’da hem frankfurter sosisi, hem de sandviçi bu isimden çok Wiener ismiyle bilinir. Avusturya’nın başkenti Viyana da (Wien) ismini bu sosis çeşidinden alır. Dünyada Frankfurt, frank, beef frank isimleriyle de bilinir.</p>
<h2>Frankfurter nasıl yapılır?</h2>
<p>Domuz kıyması önce tuz ve hardal tozu başta olmak üzere çeşitli baharatlarla harmanlandıktan sonra, 8-10 dakika kadar kaynar suyla yoğrularak homojen bir hale getirilir. Bu işlemin ardından ortaya çıkan bu bulamaç tıpkı sucuk yapımında olduğu gibi, hayvan bağırsaklarının içine doldurulur ve sonra da suyunun akması için asılarak, dinlendirilir. </p>
<p>İçindeki fazla suları akan yarı mamul sosisler buhar fırınlarına alınarak, buharda pişirilmek suretiyle hazır hale getirilirler . Kullanılan etin cinsine ya da etin bağırsağa dolduruluş şekline göre biçimleri ve renkleri farklı olabilir. Pembeden, koyu sarı ve açık kahverengiye kadar çeşitli renklerde frankfurtere rastlamak mümkündür.</p>
<p>Ülkemizde et endüstrisinin önemli ürünlerinden bir olan sosis çeşitleri, frankfurter tabanlı üretilen sosislerdir.</p>
<h2>Frankfurter nasıl tüketilir?</h2>
<p>Frankfurterin dünyada bir numaralı kullanım alanı sosisli sandviçtir. Sosisli sandviç ise dünyanın en yaygın fast-food’udur. Hardal, mayonez, ketçap ve Rus salatası sosisli sandviçin en ünlü eşlikçileridir. Frankfurter ayrıca ızgara olarak da tüketilebilir. </p>
<p>Yine Frankfurterden sosis tava, domates soslu sosis ve benzeri sosis yemekleri yapılabilir. Ayrıca kanepelerde de birçok şekilde kullanmak mümkündür. Almanlar milli yiyecekleri olan frankfurteri bira eşliğinde tüketirler.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Frankfurterin besin değeri nedir?</h2>
<p>Tüm şarküteri ürünleri gibi lezzetli ama yağlı bir yiyecektir. 100 gram frankfurterde 300 kalori, 20 gram yağ, 71 miligram kolesterol, 848 miligram sodyum, 184 miligram potasyum bulunur. Ayrıca frankfurter bolca kalsiyum, demir ve magnezyum içerir.</p>
<p><em>Görselin kaynağı: <a href="http://huber-metzger.at/" target="_blank">http://huber-metzger.at/</a></em></p>

frankfurter

Frankfurter

<p>Füme dil kasaplık büyük ve küçükbaş hayvanların dillerinin iyice temizlendikten sonra salamura edilip, pişirilip, en sonunda da tütsülenmesiyle elde edilen şarküteri ürünüdür. Ama çoğunlukla sığır dili kullanılarak yapılır.Adını İngilizce “fume” sözcüğünden alır. Fume, Türkçe duman, is, tütsü anlamına gelir. Köken itibariyle yiyeceklerin uzun süre bozulmadan saklanabilmesi amacına dayanır. </p>
<p>Günümüzde islemenin yiyeceklere kattığı lezzet özellikle aranan bir unsurdur. Bir sakatat cinsi olarak bazılarının yemek ya da söğüş olarak yemekten kaçındıkları dil, tütsülendikte sonra kazandığı lezzetle tercih unsuru olabilmektedir.</p>
<h2>Füme dil nasıl yapılır?</h2>
<p>Sağlıklı hayvanların füme yapımı için seçilen dilleri önce çok iyi temizlenir. Ardından 24 saat süreyle tuz dolu kapların içerisinde dinlendirilir. Diller, üstlerindeki tuzdan arındırıldıktan sonra tuzlu salamura suların içine konulur. Dilin salamura suda bekleme süresi yaklaşık olarak 15 ila 21 gün arasıdır. Daha sonra diller iyice durulanır ve derin su içinde 3-4 saat kadar pişirilir. </p>
<p>Bazen bu pişirme işi özel buharlı fırınlarda da yapılmaktadır. Pişirme işleminin de ardından en sonunda tütsüleme işlemine geçilir. Tütsü fırınlarına asılan diller 24 saat burada islendikten sonra artık kullanıma hazır hale gelmiştir. Tütsüleme işleminde en iyi sonucu, meşe ve ardıç ağaçlarından elde edilen talaş dumanı verir.</p>
<h2>Füme dil nasıl tüketilir?</h2>
<p>Füme dilin en yaygın tüketim alanı dilimlenip sade şekilde servis edilmesidir. Meze ya da şarap eşliğinde başlangıç olarak sunulur. Diğer et çeşitleriyle birlikte hazırlanan füme tabağında yer alır.</p>
<p>Füme dil özellikle sandviçler için vazgeçilmez bir et ürünüdür. Sıcak ve soğuk her tür sandviçte kullanılması mümkündür. İstanbul büfelerinin dilli kaşarlı sandviçleri, bilindiği gibi çok ünlüdür. Özellikle gece geç saatlere kadar uzayan eğlencelerden sonra yenilir. Ayrıca füme dil, tost çeşitlerinde de yaygın olarak kullanılır.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Füme dil kullanımının püf noktaları nelerdir?</h2>
<p>Her ne kadar tütsülemiş de olsa, füme dil yine de buzdolabında saklanmalıdır. Kullanırken dikkat edilecek en önemli nokta ise dilin oda sıcaklığında servis edilmesidir. Sandviç yapımında kullanılırken ya da sade olarak servis edilirken de, dil buzdolabından çıkarıldıktan sonra bir müddet oda sıcaklığında bekletilmelidir.</p>
<p><em>Görselin kaynağı: <a href="http://www.sancaket.com/" target="_blank">http://www.sancaket.com/</a></em></p>

fume-dil

Füme Dil

<p>Gerdan, dana ve kuzunun boyun bölgesinden elde edilen bir ettir. Kemikli ve oldukça lifli bir yapıya sahiptir. Döş ve pançeta gibi orta yağlı etler arasında yer alır. Genellikle kıyma çeşitleri ile sote, haşlama, tas kebabı ve köfte gibi yemekler bu etten hazırlanır. </p>
<p>Kuzudan elde edilen gerdan, danaya oranla daha yağlı ve yumuşaktır. Rengi açık pembe, yağı ise beyazımsıdır. Ortalama bir kuzu gerdan, yaklaşık 1 kilogram ağırlığa sahiptir. Dana gerdan ise açık kırmızı renge ve sarımsı yağa sahip, orta sertlikte bir ettir. Yoğun miktarda sinir içeren dana gerdan yaklaşık 9 - 10 kilogram gelir.</p>
<h2>Gerdan pişirme yöntemleri nelerdir? Nasıl tüketilir?</h2>
<p>Hayvanın boyun bölümünden elde edilen gerdanın geniş bir kullanım alanı bulunur. Haşlamalık kullanım için ideal olan gerdan, kemikli olarak pişirilebileceği gibi kemikleri ayrıldıktan sonra sebzelerle birlikte de hazırlanır. </p>
<p>Güveç yemekleri, etli kuru fasülye, patatesli gerdan yemeği, yahni, fırında sebzeli kebap ve gerdan böreğinin yanı sıra etinden elde edilen su ile de düğün çorbası, beyran çorbası ve gerdan çorbası yapılır.</p>
<h2>Gerdanın içerdiği vitamin ve mineraller nelerdir?</h2>
<p>İnsanların protein gereksiniminin büyük bölümü et ile karşılanır. Birçok kırmızı et türünde olduğu gibi gerdan da protein ve demir açısından oldukça zengindir. Kemikli yapısı ve ilik dokusu sayesinde, haşlama olarak tüketildiği takdirde et suyundan daha faydalı olduğu belirtilmektedir. </p>
<p>Özellikle 8. ayından itibaren bebeklerin ve çocukların gelişiminde olumlu etkiye sahip olan et, içeriğindeki vitaminlerle de genel sağlık için faydalı besin kaynakları arasında yer alır. A, C, D, E, B6 ve B12 vitaminlerinin yanı sıra magnezyum, kalsiyum, fosfor, çinko ve sodyum mineralleri içerir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Gerdan nasıl saklanır?</h2>
<p>Gerdan, tıpkı diğer kırmızı etlerin çoğunda olduğu gibi, pişmemiş ve işlenmemiş olarak buzdolabında 3 ila 5 gün, derin dondurucuda ise 6 ila 12 ay süreyle muhafaza edilir. Şayet gerdan kıyma haline getirilmiş ise buzdolabında en çok 3 gün, derin dondurucuda ise 3 ay saklanması tavsiye edilir. Doğru bir koruma için buzdolabı ısısının yaklaşık olarak 4 derece, derin dondurucunun ise -18 derece olması yeterlidir.</p>
<p><em>Görselin kaynağı:<a href=" http://www.eryilmazet.com/" target="_blank"> http://www.eryilmazet.com/</a></em></p>

gerdan

Gerdan

<p>Geyik eti geyiğin, yasal olarak avlanabildiği ya da besiciliğinin yapılabildiği ülkelerde, avlanan ya da kesilen geyiklerden elde edilir.Türkiye'de avlanması ya da besiciliğinin yapılması yasal değildir. Bu yüzden ne eti, ne de geyik etinden üretilen şarküteri ürünlerine ülkemizde rastlanmaz. </p>
<p>Ancak bazı avlaklarda sınırlı sayıda ve önceden tespit edilmiş geyiklerin, av turizmi kapsamında avlanmasına izin verilir. Bu avlardan elde edilen etler ise av eti sunan restoranlara satılırlar. Çok özel olarak ithal edilmiş birkaç tür şarküteri ürünü yüksek fiyatlara, İstanbul’da sınırlı sayıdaki şarküteride bulunabilir.</p>
<h2>Geyik eti nasıl olur?</h2>
<p>Geyik eti süt danasına benzer açık pembe renkte bir ettir. Geyik çok hareketli bir hayvan olduğu için yağsız bir eti vardır. Bu yüzden biraz sert ama kolesterol oranı çok düşük olan bir ettir. Ancak kuzey ülkelerinde yaygın olarak besiciliği ve avcılığı yapılan Ren geyiklerinin, derilerinin altında kalın bir yağ tabakası bulunur. Bu yağ tabakası ise etten kolayca sıyrılıp temizlenebilir.</p>
<h2>Geyik etinin hangi bölgesi kullanılır?</h2>
<p>Geyik eti tıpkı bir sığı eti gibi düşünülmelidir. Derisi yüzüldükten sonra elde edilen eti, bir sığır gibi parçalara bölünebilir. Pirzolası, filetosu, bonfilesi, gerdanı ve butları çıkarılır ve kullanılır. Sığırdan farklı olarak but kısmı biftek yapmaya çok uygundur.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Geyik eti nasıl tüketilir?</h2>
<p>Geyik eti yasal olarak avlandığı ve üretildiği ülkelerde tıpkı sığır eti gibi tüketilir. Biftekten haşlamaya, yahniden fırında ızgaraya kadar farklı şekillerde pişirilir ve tüketilir. İsveç ve Norveç gibi ülkelerde konservesi yapılır. Ayrıca çeşitli biçimlerde şarküteri ürünü olarak da tüketilebilir.</p>
<p>Geyik eti denilince, bir de ekonomik olarak değerli bir tür olan Ren geyiği eti akla gelir. İsveç, Norveç, İzlanda, Finlandiya, Kanada, Grönland, Alaska ve Sibirya’da yaşayan Ren geyikleri o yörelerin halklarının beslenmesinde önemli role sahiptir. </p>
<p>Genellikle yavrulama mevsiminin ardından bahar aylarında avlanan Ren geyiklerinin etleri tütsülenerek, dondurularak veya konserve yapılarak saklanır ve yerli halk tarafından bütün kış boyunca çeşitli usullerde pişirilerek tüketilir. Hatta dondurulmuş geyik eti, tıpkı batı mutfaklarının popüler başlangıç yemeklerinden olan carpaccio gibi, kâğıt inceliğinde dilimlenip çiğ olarak yenir.</p>
<p><em>Görselin kaynağı: <a href="http://www.outcook.co.uk" target="_blank">http://www.outcook.co.uk</a></em></p>

geyik-eti

Geyik Eti

<p>Hindi, kuşlar sınıfının sülüngiller familyasından olan kümes hayvanıdır. Amerika’ya ilk göç edenler tarafından keşfedilen hindi, günümüzde eti için yetiştirilmekte olup boyları 1 metreye kadar olan türleri bulunmaktadır. Kümes hayvanı olarak yetiştirilen evcil hindiler, kuşlar sınıfına dahil olmasına rağmen uçamamaktadır. </p>
<p>Genellikle eti için tüketilmesinin yanında yumurtası için hindi besiciliği de yapılmaktadır. Hindi eti, lezzetli ve besin değerleri açısından sağlıklı kabul edildiğinden et üretimine yönelik hindi besiciliği daha yaygındır. Günümüzde hindi etinin tüketiminin artmasıyla birlikte artık her markette paketlenmiş ya da dondurulmuş hindi eti bulmak mümkün olmaktadır.</p>
<h2>Hindi etinin besin değeri nedir?</h2>
<p>Özellikle yılbaşı ve ABD’de Şükran Günü kutlamalarında sık tüketilen hindi, diğer et ürünlerine göre kolesterol ve yağ oranı düşük bir beyaz ettir. Besin değerleri ve tat olarak tavuğu andıran hindi eti, önemli bir protein kaynağıdır. Demir ve potasyum minerallerinin yanında B grubu vitaminler açısından da zengin olan hindi eti, 100 gram porsiyonda 47 gram kalsiyum barındırmaktadır.</p>
<h2>Hindi eti nasıl pişirilir?</h2>
<p>Amerikan mutfağında önemli bir yere sahip hindi eti, Türk mutfağında da yaygınlık kazanmaya başlamıştır. Tavuk ile yapılabilecek her türlü tarif, hindi eti kullanılarak da yapılabilmektedir. Türk mutfağında genellikle hindi eti ile haşlama, kapama, kavurma, rosto ve hindi dolma yapılmaktadır. </p>
<p>Bu tariflerin yanı sıra hindi etinden üretilmiş salam ve sosis gibi ürünler, tariflerde yan malzeme olarak kullanılabileceği gibi kahvaltılarda da tüketilebilmektedir. Yağsız bir et türü olduğundan hindi etinin yumuşak olması ve kısa sürede pişmesi için, önceden marine edilmesi gerekmektedir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Hindi etinin marine edilmesi nasıldır?</h2>
<p>Lezzetli ve yumuşak bir hindi eti için başta baharatlar olmak üzere çeşitli malzemelerle hindi eti terbiyesi hazırlanabilmektedir. Genellikle zeytinyağı, tuz, süt, sarımsak, nane, köri, karabiber, kimyon, adaçayı, kekik, toz biber ve salça gibi malzemelerin karıştırılmasıyla hazırlanan sosa karıştırılan hindi etleri, üzeri örtülerek buzdolabında en az 2 saat bekletilir. </p>
<p>Bu sürenin daha fazla tutulması, etin lezzetini artırmaktadır. Bu nedenle hindi etinin geceden marine edilip bekletilmesi tavsiye edilmektedir. Marine edilip buzdolabında bekletilmiş hindi etleri; ızgara, kızartma ya da fırında pişirilerek servis edilebilmektedir.</p>
<p><em>Görselin kaynağı: <a href="http://www.bigoven.com/" target="_blank">http://www.bigoven.com/</a></em></p>

hindi-eti

Hindi Eti

<p>İncik, kasaplık hayvanların bacaklarında, dizleriyle paçaları arasındaki kısma verilen isimdir. Kuzu incik, koyun etinin pirzola ile birlikte en makbul kısmı sayılır. İncik sığırda veya koyunda, hayvanların ayakta durmalarından ya da yürümelerinden dolayı en çok çalışan kasları olması nedeniyle, teorik olarak en sert kısımları olması gerekirken; özellikle koyunda etin et yumuşak yerlerinden biridir.</p>
<h2>İncik etinin özellikleri nelerdir?</h2>
<p>İncik kabaca kırmızı et olarak adlandırdığımız koyun ve sığır etinin siyah et bölgesi olarak kabul edilir. Uzun kaslardan oluştuğundan lifli bir ettir ve bu da onun yumuşak olmasına yol açar. İncik eti hayvanın ince uzun baldır kemiğinin etrafında yer alır. Bu kemik hayvanda en yoğun iliğe sahip olan kemiktir. İliğin etin pişirilmesi sürecindeki en büyük lezzet kaynağı olduğuysa, bugün tüm yemek otoritelerinin kabul ettiği bir durumdur.</p>
<h2>İncik eti nasıl pişirilir?</h2>
<p>Kuzu incik, ızgara hariç koyun etinden yapılan tüm yemeklerde kullanılabilir. Yani haşlama, fırın, kızartma, tandır en başta gelen pişirme yöntemleridir. Günümüzün önde gelen yemek akımlarından slow food tarzı pişirmede kuzu incik en çok tercih edilen ettir. Fırında, düşük ısıda 8 saat ve üstü pişirmelerde olağanüstü sonuçlar verir. </p>
<p>Kuzu inciği pişirdikten sonra suyuna pilav veya çorba ise unutulmaması gereken bir mutfak sanatıdır. Dana incik hayli büyük bir parça olduğu için doğal olarak bütün halde pişirilmez. Bunun en kolay yolu ise dilimler halinde kesilerek kullanılmasıdır. Bu haldeki dana incik, içindeki kocaman iliğiyle birlikte haşlama veya fırın olarak harika sonuçlar yaratacaktır.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>İncik etinin insan sağlığına faydaları nelerdir?</h2>
<p>- İncik etinin en büyük özelliği içinde ilikli kemik barındırmasıdır. Kemik iliği en başta yüksek protein ve yağ kaynağıdır.</p>
<p>- Kemik iliği vücuttaki bağışıklık sitemini güçlendiren lökosit, trombosit ve eritrosit denilen kan hücrelerinin üretimine yardımcı olmaktadır.</p>
<p>- Kemik iliğinin antioksidan özelliği vardır.</p>
<p>- Kemik iliği ihtiva eden et suyunun diz, bilek gibi eklemlerin güçlenmesini, bağlarının sağlamlaşmasını sağladığı yaygın bir kanıdır.</p>
<p>- Menopoz dönemindeki kemik erimesine karşı direnç sağladığı söylenmektedir.</p>
<p>- Kırık ve çıkıkların çabuk iyileşmesinde ilikli et suyunun en önemli etkenlerden biri olduğu, en yaygın inanışlardandır.</p>
<p>Görselin kaynağı: <a href="http://www.zumrutet.com/" target="_blank">http://www.zumrutet.com/</a></p>

incik

İncik

<p>?Avustralya’da özellikle 1970’li yıllardan sonra tüketimi hızla artan kanguru eti; hem düşük yağ oranına sahip olması hem de vitamin, mineraller yönünden zengin olması nedeni ile tercih edilen et türüdür.? Avustralya’da özellikle 1970’li yıllardan sonra tüketimi hızla artan kanguru eti; hem düşük yağ oranına sahip olması hem de vitamin, mineraller yönünden zengin olması nedeni ile tercih edilen et türüdür.</p>
<h2>Kanguru etinin içerdiği vitamin ve mineraller nelerdir?</h2>
<p>Kangurular çiftlikte yetiştirilen değil, kendi doğal ortamında yetişen hayvanlardır. Bu nedenle kanguru eti antibiyotik, büyüme hormonu veya kimyasal içermeyen sağlıklı bir kırmızı et türüdür. Kanguru eti, demir ve çinko mineralleri bakımından zengindir. Faydalı B grubu vitaminlerini ve kalp dostu olan Omega 3 içerir. Yüksek kaliteli protein kaynağı olan kanguru eti, yüzde 2’den daha az olan yağ oranı ile diğer kırmızı et türlerine göre daha düşük kolesterol oranına sahiptir.</p>
<h2>Kanguru etinin pişirme yöntemi nedir? Kanguru eti nasıl pişirilir?</h2>
<p>Yumuşak ve çiğnemesi kolay olan kanguru eti bonfile, sosis, kıyma olarak tüketilebilir. Kanguru eti köfte, börek, kebap, hamburger yapımına da uygundur. Dana veya kuzu eti gibi diğer et türleri yağ bakımından zengin oldukları için pişirme süreçleri daha kolaydır. </p>
<p>Bununla birlikte, çok az yağ içeren kanguru eti, dikkat edilmediği takdirde pişirirken hemen kurumaya çok elverişlidir. Bu nedenle, örneğin kanguru etinden hazırlanan bonfilenin önceden yağ içinde bekletilerek, yüksek ısıdaki tavada pişirilmesi tavsiye edilir. Böylelikle et, suyunu içinde tutabilir. </p>
<p>Kanguru eti, kıymayla hazırlanan yemeklere uygundur. Öte yandan, az yağlı ve dolayısıyla daha kuru bir et türü olan kanguru eti her damak tadına uymaz.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Kanguru etinin faydaları nelerdir?</h2>
<p>- Kangurular doğal ortamda büyüdükleri ve çok aktif hayvanlar oldukları için etleri de kalitelidir. Ortalama 150 gram kanguru eti bir yetişkinin yüzde 7 ila yüzde 10 arasındaki günlük kalori ve enerji ihtiyacını; yüzde 66 protein gereksinimini karşılar.</p>
<p>- Kanguru eti dana, kuzu etine ve tavuk göğsüne kıyasla daha düşük yağ oranına sahiptir. Ayrıca, vücut için “zararlı istenmeyen doymuş yağ ve trans yağlar” açısından zayıf; öte yandan vücut için gerekli “faydalı doymamış yağlar” bakımından zengindir.</p>
<p>- 150 gram kanguru eti bir yetişkinin günlük demir ihtiyacının üçte birini karşılar.</p>
<p>- Bağışıklık sisteminin güçlendirilmesine yardımcı olan çinkoyu içerir.</p>
<p>- Kırmızı et türleri arasında kalp sağlığını korumak için tavsiye edilen et türüdür.</p>

kanguru-eti

Kanguru Eti

<p>Kırmızıdan ziyade siyaha yakın bir renge sahip olan karaca eti oldukça pahalı bir ettir. Marketlerde av hayvanları bölümünde bulunabilen karaca etinin yemeklerde sırt ve but kısmı kullanılır. </p>
<h2>Karaca eti pişirme yöntemleri ve püf noktaları nelerdir?</h2>
<p>Farklı kültürlerde farklı şekillerde tüketilen karaca eti, fırında ve yahni olarak pişirilebileceği gibi kebap ve sote olarak da hazırlanabilir. Karaca eti, sote olarak pişirileceği zaman yapışmayan bir tavada hazırlanırsa et suyunu kaybetmez. Bunun için önceden ısıtılmış tavada ateşi kısmadan etleri renk değiştirinceye kadar kavurmak gerekir. Etleri kavururken tuz kullanılmamalıdır. Bunun yanı sıra karaca eti pişirileceği zaman salça kullanmak etin lezzeti arttıracak ve acılığını alacaktır. Karaca etini pişirmeden bir gece önce tereyağı ve sütten oluşan karışımın içinde bekletmek gerekir. Böylece etin içindeki acılık yok olacak ve et normalden daha yumuşak bir hal alacaktır. Karaca eti pişirilirken dikkat edilmesi gereken diğer bir nokta eti yağlamamaktır. Çünkü pişme sırasında yağlanan et kendine özgü tadını ve lezzetini kaybedecektir. Karaca eti fırında hazırlanacak ise fırının önceden 80 ile 100 derece arasında ısıtılması gerekir, böylece et pişerken kurumayacaktır. Karaca etinin fırında pişirme süresi ise etin miktarına bağlı olarak iki üç saattir.  </p>
<h2>Karaca etinin faydaları nelerdir</h2>
</p>
<p>-Karaca eti yağ oranı oldukça düşük bir ettir. Yağ oranı düşük olduğu için hem sağlıklı hem de lezzetli bir ettir.</p>
<p>-Özellikle protein acısından zengin olan karaca eti; kasların, dişlerin ve kemiklerin gelişimini destekler.</p>
<p>-Karaca eti demir eksikliğine bağlı olarak oluşan kansızlığa iyi gelir.</p>
<p>-Potasyum ve fosfor acısından zengin olan karaca eti, vücudun PH seviyesini korur.</p>
<p>-Karaca etinin yüz felcine ve bağırsak sancısına iyi geldiği bilinir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Karaca etinin saklanması</h2>
<p>Çabuk bozulan bir gıda olduğu için etin doğru saklanması sağlık acısından oldukça önemlidir. Karaca eti avlanarak elde edilmişse etlerin bozulmaması için ilk olarak iyice tuzlanması gerekir. Parçalara bölünüp tuzlanan etler, derin dondurucuda -18 derecede  9 ile 12 ay arasında saklanabilir. Derin dondurucunun yanı sıra karaca eti buzlukta iki haftadan uzun süre saklanmamalıdır. </p>

karaca-eti

Karaca Eti

<p>Buzdolabının olmadığı durumlarda etin uzun süre saklanması için, özellikle de kurban eti için, sıkça kullanılan bu yöntem, buzdolabının yaygınlaşması ile daha çok pişirme usulü olarak varlığını devam ettirmiştir. </p>
<h2>Kavurmanın pişirme yöntemleri nelerdir?</h2>
<p>Kavurma genelde iki farklı yöntemle yapılmaktadır. Birinde etler suda haşlanır, suyu süzülür, iç yağı veya kuyruk yağı eritilerek ete eklenir ve bol miktarda tuzlanarak saklanır. Diğerinde ise etler suda haşlanmak yerine kendi yağı ile pişirilir, ardından uzun süre taze kalması için bolca tuzlanır ve saklanır. Pide iç malzemesi olarak da tüketilen kavurma, genellikle etli yemeklerin yapımında kullanılır. Serin ve gölgeli bir ortamda saklanması gerekir. Kışlık olarak saklanacaksa içine katılan yağ ve tuz miktarı artırılabilir.</p>
<h2>Kavurma yapmanın püf noktası nelerdir?</h2>
<p>Kavurma yapımının birkaç püf noktası vardır. Eğer kurban etinden kavurma yapılacaksa, öncelikle kesilen hayvanın ölüm katılığından kurtulması için en az bir gün bekletilmesi gerekir. Bir ya da iki gün buzdolabı gibi soğuk bir ortamda bekletilen et, pişirmeden önce oda sıcaklığına getirilmelidir. Ayrıca etin tuzunu ateşten indirmeye yakın katmak gerekir. Yoksa tuz eti sertleştirir ve kurutur. Pişirme tavasının iyice ısınmış olmasına da dikkat edilmelidir. Aksi takdirde et suyunu bırakır ve buharlaşarak etin kuru kalmasına neden olur.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Kavurma eti hayvanın hangi bölgesinden kesilir?</h2>
<p>Kavurma için büyükbaş ya da küçükbaş hayvanın kol kısmı en ideal olan bölgedir. But da kavurma için uygundur fakat but kaslı bir yapıya sahiptir. Bu yüzden hayvanın kol kısmından kesilen et tercih edilmelidir. Kavurmanın en önemli unsurlarından olan yağ ise kuyruk yağı ya da hayvanın iç yağı olmalıdır.</p>
<h2>Kavurma nasıl saklanır?</h2>
<p>Kavurma, hava almayacak şekilde ambalajlanarak nem oranı yüzde 60-70’i geçmeyen ortamlarda +1 ila +10 derece arasında en fazla 6 ay kadar saklanabilir. Derin dondurucuda ise küçük poşetlere bölünerek aylarca saklanması mümkündür. Piştikten sonra bol miktarda tuzlanıp kendi yağı ile üstü kapatılarak hazırlanan kavurmalar, buzdolabında uzun süre saklanabilir. </p>

Kavurma

<p>Fransızların gastronomik ve kültürel mirasının bir parçası sayılan kaz ciğeri (foie gras), kontrollü besleme (gavage) yöntemiyle kazın karaciğerinin yağlandırılması sonucu elde edilir. Kaz ciğeri tereyağımsı kıvamı, yumuşak dokusu ve kendine has lezzetiyle dünya mutfaklarında rağbet gören besinlerin başında gelir.</p>
<p>Kaz ciğeri üretiminin tarihi Roma dönemine dayanmaktadır. MS. 1. yüzyılda Romalı kaynaklarda, kuru incir ile özel olarak beslenen kazların karaciğerlerinin büyütüldüğüne ve imparatora sunulduğuna dair bilgiler nakledilmiştir.</p>
<h2>Kaz ciğerinin mevsimi ne zamandır?</h2>
<p>Türkiye'de kaz ciğeri üretimi nadir olmakla birlikte, kaz yetiştiriciliğinin yapıldığı Erzurum, Kars, Iğdır, Ağrı ve Van illerinde nispeten yoğunluk göstermektedir. Soğuk hava ve kar yağışının başlamasıyla birlikte bölgede kaz tüketimi de artar. Aralık ayının ilk haftasından mart ayı ortalarına kadar tüketilen kaz eti ve kaz ciğeri bölgenin önemli besin kaynakları arasında yer almaktadır. Kaz ciğeri, ayrıca yılın her döneminde yurt dışından ithal edilmekte ve özellikle İstanbul ve İzmir’deki seçkin restoranlarda servis edilmektedir.</p>
<h2>Kaz ciğeri nasıl pişirilir?</h2>
<p>Soğuk ve sıcak olarak tüketilebilen kaz ciğeri, ezilmiş halde tereyağı gibi ekmeğe sürülebilir, sote ve ızgara olarak pişirilebilir. Kırmızı biber ve tuz ile sıcak olarak servis edilebilen kaz ciğeri, kuru incir ve soğanla birlikte de tercih edilmektedir. Lüks yemek olarak kabul edilen kaz ciğeri, Noel ve yılbaşı gibi özel günlerde ayrıcalıklı menülerde yerini alır.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Kaz ciğerinin püf noktaları nelerdir?</h2>
<p>Üretimi oldukça özen gerektiren kaz ciğerinin dünya genelinde kabul görmüş kalite ve tüketim standartları bulunmaktadır. Ciğerin tamamının tek renkte ve çizgisiz olması, dokunun uygun, pürüzsüz ve belirli bir yoğunluğa sahip olması aranan niteliklerin başında gelmektedir. Ayrıca iyi bir kaz ciğeri, ördek ciğerine nazaran daha iri ve fildişi ile pembe arası bir renge sahip olmalıdır.</p>
<h2>Kaz ciğerinin içerdiği vitamin ve mineraller nelerdir?</h2>
<p>Kaz ciğerinin de tıpkı diğer et türleri kadar sağlıklı ve güvenli bir besin kaynağı olduğu düşünülmektedir. A ve C vitaminleri açısından zengin olan kaz ciğerinin 100 gramında 14,5 gram doymuş yağ, <span class="minimfat">25,5</span> gram doymamış yağ, 150 mg kolesterol, 700 mg sodyum, 138 mg potasyum, 11,4 gram proteinin yanı sıra kalsiyum ve demir mineralleri de bulunmaktadır.</p>
<p><em>Görselin kaynağı: <a href="http://www.seriouseats.com/" target="_blank">http://www.seriouseats.com/</a></em></p>