ot-kategorisi

<p>Avrupa ülkelerinde tarımı yapılan bitkinin yaprakları ve kökleri sebze olarak tüketilir. Halk arasında iyileştirici özellikleri ile bilinen karahindiba, acıgünek, aslandişi, çıtlık veya radika adları ile anılır.</p>
<h2>Karahindiba otunun mevsimi ve saklanması</h2>
<p>Doğada kendiliğinden büyüyen karahindiba, tarla kenarlarında, dağlarda ve yol kenarlarında yetişir. Nisan ve mayıs aylarında çiçek açan karahindiba otu, semt pazarlarında ve manavlarda satılır. Yaprakları büyümeye başladığı andan itibaren toplanabilen bitki, kasım ayına kadar bulunabilir. Yaprakları dışında çiçekleri yazın toplanan karahindiba otunun kökü sonbaharda sökülür. Yaprakları toplandığı zaman kuru bir ortamda kurutulan bitkinin kökleri önce temizlenir. Temizlenen kökler uzun parçalara bölünerek gölgede kurutulur. Kurutulduktan sonra bütün olarak veya toz haline getirilerek poşetlere yerleştirilir ve ışık almayan kuru bir ortamda saklanır. </p>
<h2>Karahindiba otu nasıl kullanılır?</h2>
<p>Kökü, yaprakları ve çiçekleri farklı şekillerde kullanılan karahindiba otu, yemeklere bütün olarak katılır. Yaprakları haşlanarak kavrulur veya üzerine yoğurt dökülerek servis edilir. Ege mutfağında zeytinyağlı yemeği pişirilen bitkinin taze yapraklarından salata yapılır. Taze toplanan kökleri ise ince ince dilimlenerek salatalara tat vermek için kullanılır. Karahindiba çiçekleri ise ilkbaharda toplanıp balla karıştırılarak pekmez yapılır. Kurutularak toz haline getirilen karahindiba kökleri, acı hindiba kahvesi olarak tüketilir. Yapraklarından ve köklerinden çay yapılan karahindiba, balla tatlandırılarak içilir. Bunun yanında taze yaprakları haşlanan bitkinin suyu ve yaprakları ayrı ayrı kullanılır. Suyu tonik olarak lapası ise cilt maskesi olarak kullanılır. Sap ve çiçek kısımlarından yağı çıkarılan karahindiba, şurup olarak da tüketilir. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Karahindiba otunun faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Karahindiba otu idrar söktürücüdür ve kabızlığa karşı kullanılır.</p>
<p>-Böbrek taşını düşürmeye yardımcı olur ve karahindiba yaprakları taze tüketildiğinde karaciğer şişkinliğine iyi gelir.</p>
<p>-Karahindiba çayı, melek otu ve gelincik otu gibi uykusuzluğa iyi gelir ve bedeni rahatlatır.</p>
<p>-Yüksek besin değeri ile vücuda zindelik ve güç verir, yorgunluğu alır.</p>
<p>-Halk arasında soğuk algınlığına ve öksürüğe karşı kullanılır. Göğsü yumuşatır.</p>
<p>-Karahindiba yaprakları kaynatılarak suyu ile cilt temizlenir. Yaprakları ise lapa yapılır ve sivilceleri iyileştirmek için kullanılır.  </p>

karahindiba

SÖZLÜK

Karahindiba

<p>Dam koruğugiller familyasından gelen kaya koruğu otu; etli yapraklara ve salkım şeklinde sarı çiçeklere sahip bir bitki türüdür.  Sert otsu gövdesi ile deniz kenarlarında, kumluk arazilerde, kaya çıkıntılarında ve taşlık arazilerde yetişir. </p>
<p>Farklı yörelerde kulak otu, saksıgüzeli, naserotu gibi isimler ile anılan bitkinin yetiştiği bölgeye göre gövdesi, çiçekleri ve yaprakları gri, yeşil ve mavi gibi renkler alır. Yıldız şeklindeki küçük çiçeklere ve 10 cm’ye kadar büyüyebilen yapraklara sahip olan kaya koruğunun tamamı kullanılır. Fakat vitamin açısından en tesirli kısmı yapraklarıdır.</p>
<h2>Kaya koruğu otu ne zaman yetişir ve nerede bulunur?</h2>
<p>Kaya koruğu, Akdeniz ve Ege çevresindeki kayalıkların denize bakan yamaçlarında dört mevsim yetişen bir bitkidir. Deniz kenarlarından ve kumluk arazilerden toplanan bitkinin ekonomik değeri yüksektir. Dört mevsim yetişmesine rağmen kış aylarında az bulunduğu için haziran ile eylül aylarında toplanır ve turşu yapılır. Taze olarak manavlarda ve semt pazarlarında koruk ismi ile satılan bitki, turşu halinde marketlerde bulunabilir.</p>
<h2>Kaya koruğu nasıl tüketilir?</h2>
<p>Ekşi ve tuzlu bir tada sahip olan kaya koruğu yapraklarından turşu yapılır. Kaya koruğundan turşu yaparken üzüm sirkesi kullanmak gerekir ve kavanozların boş kalan üst kısımları zeytinyağı ile doldurarak turşunun hava alması engellenir. 15 gün sonra tüketilebilen turşular meze olarak yenir. Çiğ olarak pek tüketilmeyen kaya koruğu otu, haşlanarak zeytinyağı, dereotu, maydanoz ve limonla salata yapılır.</p>
<p>Baharatlı tadı ile pek çok yemeğin yanına yakışan kaya koruğu özellikle balık yemeklerinin yanında ve içki masalarında meze olarak tüketilir. Bunun yanı sıra halk arasında ilaç olarak hazırlanan bitkinin taze toplanan yaprakları, çay yapılır ve lapası da merhem olarak kullanılır. Kaya koruğu çayından günde üç bardaktan fazla tüketmek tehlikelidir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Kaya koruğunun faydaları nelerdir?</h2>
<p>- Kaya koruğundan hazırlanan çay karaciğer ve öd kesine faydalıdır, safra kesesi hastalıklarına iyi gelir.</p>
<p>- Vücuda kuvvet veren kaya koruğu, ağrıları hafifletmeye yardımcı olur.</p>
<p>- Kaya koruğu suyu ve kaya koruğu lapası deri hastalıklarına karşı kullanılır. Özellikle kaya koruğundan hazırlanan merhem çeşitli, yara izlerine ve yanık izlerine sürülürse izlerin geçmesini kolaylaştırır.</p>
<p><em>Görselin kaynağı: <a href="http://harbiyiyorum.com/" target="_blank">http://harbiyiyorum.com/</a></em></p>

kaya-korugu

Kaya Koruğu

<p>Farklı iklim özelliklerine uyum sağlayabildiği için oldukça geniş bir coğrafyada yetişen kazayağı otu, halk arasında iyileştirici özellikleri ile bilinir. Yaprakları kaz ayağına benzediği için bu isimle anılan bitki, solucan otu veya tenya otu gibi farklı şekillerde adlandırılır. </p>
<h2>Kazayağı otu nasıl kullanılır?</h2>
<p>Geleneksel tıpta ilaç olarak kullanılan kazayağı otu, mutfakta geniş bir kullanım alanına sahiptir. Kazayağı otu, farklı sebzelerle birlikte kıymalı veya pirinçli yemek olarak pişirilir. Sap ve yaprak kısımları birlikte kullanılan kazayağı otunun kavurması yapılır. Haşlanarak salatası yapılan kazayağı otu, börek gibi hamur işlerinde de kullanılır. Yemeklerin yanı sıra kazayağı otunun sertleşen yaprakları yoğurda eklenerek yenir ve taze yaprakları haşlanarak turşu yapılır. Kazayağı otundan yapılan turşu, uygun koşullarda en fazla bir yıl saklanabilir. Taze olarak toplanıp kurutulan kazayağı otları, baharat olarak da farklı yemeklerde kullanılabilir. Tıbbi anlamda kullanılacaksa çay olarak hazırlanan kazayağı otunun yaprakları kaynatılarak cilt ve saç bakımında kullanılır.</p>
<h2>Kazayağı otunun faydaları</h2>
</p>
<p>-Yapraklarından ve çiçeklerinden kazayağı esansı yapılan bitki, bağırsak solucanını düşürür. Kazayağı esansı suyu katılıp içildiğinde bağırsak kurtlarını öldürür.</p>
<p>-Çay olarak tüketildiğinde antibakteriyel özelliği ile vücudu mikroplardan korur.</p>
<p>-Kazayağı otu dereotu gibi bağışıklık sistemini kuvvetlendirir ve bedene canlılık verir.</p>
<p>-Mideyi kuvvetlendirir ve ülsere karşı oldukça faydalıdır. Mide kramplarına iyi gelir.</p>
<p>-Kazayağı otu sindirim sitemini düzenler ve mesene taşının düşmesine yardımcı olur.</p>
<p>-Kaynatılıp suyu ile saçlar yıkanırsa kepeği önler. Kazayağı suyu ciltteki tahrişe ve çöküntüye karşı kullanılır. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Kazayağı otu nasıl toplanır ve nasıl saklanır?</h2>
<p>Çok yıllık bir bitki olan kazayağı otunun üst kısımları toplanır. Toprak üzerindeki sap kısımdan kesilen bitki önce temizlenir, ardından ipe asılarak veya yere serilerek kurutulur. Kurutma işlemi sırasında bitkinin yaprakları ve çiçekleri kesinlikle güneş almayan kuru ve gölgelik bir alanda kurutulur. Kazayağı bitkisi kurutulduktan sonra hemen toplanmalıdır. Çünkü açık havada kaldığı süre içinde eterik yağını ve lezzetini kaybedecektir. Kazayağı otu kurutulduktan hemen sonra hava almayacak şekilde poşete veya kavanoza yerleştirilir, kuru ve karanlık bir ortamda uzun süre saklanabilir. </p>
<p><em>Görsel kaynak: <a href="http://www.agaclar.net/forum/yabani-ot-yemekleri/14988.htm" target="_blank">agaclar.net</a></em></p>

kazayagi-otu-sozluk-2021

Kazayağı Otu

<p>Ana yurdu Batı Avrupa olan kerbel, Avupa'nın çeşitli bölgelerine dağılmış olmakla birlikte, özellikle İskandinavya'da sıklıkla yetiştirilmektedir. Boyu iki metreye kadar uzayabilen kerbelin yapraklarının uzunluğu elli santim civarındadır. Çiçekleri beyaz renktedir. Tohumlarının boyu, on beş ile yirmi milimetre arasında, genişliği ise üç-dört milimetre çapındadır.</p>
<p>Bitkinin yaprakları çoğunlukla taze olarak kullanılır. Keskin bir tada sahip olan çiçekleri, anasona alternatif olarak tercih edilebilir. Yapraklarında; metil kavikol, fenilpropanoid anethol ve esansiyel yağlar bulunur.</p>
<p><strong>Kerbel Nasıl Kullanılır?</strong></p>
<p>Kerbelin yaprak ve çiçekleri et yemeklerinde, çorbalarda ve salatalarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra kurutularak, baharat şeklinde değerlendirilir. Soğuğa dayanıklı bir bitki olduğu için İskandinavya'da dört mevsim tüketilmektedir. </p>
<p>Hoş kokulu çiçekleri; meyan kökü, rezene gibi bitkilerin ikamesi olarak kullanılabilmektedir Tatlı bir lezzete sahip olan kerbel, şeker kullanmak istemeyen kişilerin gönül rahatlığıyla tüketebileceği bir besindir. Aynı zamanda kaynatılarak suyu da içilebilir. Bu şekilde vücuttan ödem ve toksin atılmasına yardımcı olur. Kerbelin demlenmesi suretiyle elde edilen infüzyon, cilt güzelliği üzerinde de olumlu etkilere sahiptir. Tıpkı tonik gibi cilde uygulanabilir. </p>
<p><strong>Kerbel Nasıl Saklanır?</strong></p>
<p>Kerbel toplandıktan sonra tazeliğini hızla yitirdiği için buzdolabında ya da derin dondurucuda muhafaza edilmelidir. Buzdolabında daha uzun süre saklanabilmesi için; cam bir kavanoz içerisine, sapları aşağıya gelecek şekilde yerleştirilip kavanozun kapağı sıkıca kapatılır. Kullanılacağı zaman gerektiği kadarı çıkarılıp yıkanır. Dikkat edilmesi gereken nokta ise kerbelin buzdolabına yıkanmadan konulmasıdır. </p>
<p>Derin dondurucuda saklanması içinse ayıklandıktan sonra yıkanması ve doğranması gerekir. Ardından plastik poşetlere tanzim edilerek, dondurucuya kaldırılabilir. Kurutulmuş kerbel, aromasını kaybetmemesi açısından mutlaka güneş görmeyen, havadar bir yerde saklanmalıdır.</p>
<p><strong>Kerbelin Faydaları Nelerdir?</strong></p>
<p>- Kerbel, alternatif tıpta sıklıkla kullanılmaktadır. Sindirim sisteminin faaliyetlerini düzenleyerek hazmı kolaylaştırır. Mide ve bağırsak gazlarını giderir.</p>
<p>- Karminatif, mide rahatlatıcı ve antiseptik özelliklere sahiptir. Birçok hastalığa karşı vücudun savunma sistemini güçlendirir.</p>
<p>- Bol miktarda su ihtiva ettiği için zayıflamaya yardımcıdır. Tıpkı Frenk maydanozu gibi, detoks etkisiyle zararlı maddeleri vücuttan uzaklaştırır.</p>
<p>- Bir tutam kerbel, bir bardak kaynar su içinde on dakika süresince demlenerek içildiğinde, hamile kadınlardaki mide bulantısı ve kusma şikayetlerini bertaraf etmektedir. Hazırlanan çay, pamuğa batırılarak gözlere kompres şeklinde uygulandığında ise gözdeki mikrop ve enfeksiyonları giderir.</p>
<p>- Hücre yenileyici niteliğe sahip olan kerbel, lapa haline getirilerek, yara ve yanıkların üzerine sürüldüğünde tedavi sürecini hızlandırır.</p>
<p>- Maydanoz gibi A, C ,K vitaminleri ve mineraller yönünden zengin olduğu için çocukların sağlıklı gelişimi üzerinde olumlu etkileri bulunur. Taze su ve balla karıştırılarak elde edilen şurubu, çocuklara içirilebilir.  </p>


kerbel-cicegi

Kerbel

<p>Gülgiller familyasından gelen, bilimsel adı Agrimonia Eupatoria olan koyun otu, 100-120 cm’ye kadar uzayabilen otsu bitkidir. Alt yüzü hafif tüylü olan koyu yeşil yaprakları ve hoş kokulu sarı salkım çiçekleri ile tanınan bitki, farklı kaynaklarda kaşık otu, kızılyaprak, kuzu pıtrağı ve fıtık otu gibi isimler ile adlandırılır. </p>
<p>Geleneksel Çin tıbbında ve Avrupa’da yüzyıllardır kullanılan bitki, geçmişte “Gözleri iyileştiren şifalı bitki” ve “İnsanlığa hayırlı bitki” olarak bilinirdi. Günümüzde halen iyileştirici özellikleri ile ön plana çıkan koyun otu, doğal ilaç yapımında kullanılır.</p>
<h2>Koyun otunun mevsimi ve toplanması</h2>
<p>Sulak alanlarda, çayırlarda, yol kenarlarında ve ormanlarda kendiliğinden yetişen koyun otu, mart ve nisan aylarında büyümeye başlar. Yetiştiği coğrafyaya göre boyu farklı uzunluklarda olan bitki, ağustos ayında yerden 5-10 cm yükseklikten kesilerek toplanır. Parçalara bölünerek temizlenen bitki güneş almayan bir ortamda kurtularak muhafaza edilir. Kurutulan koyun otu kıyılarak ya da bütün halinde ışık almayan bir ortamda en fazla bir yıl saklanabilir.</p>
<h2>Koyun otu nerelerde kullanılır?</h2>
<p>Kökü dışında tamamı kullanılabilen koyun otu, halk arasında ilaç ve çay olarak tüketilir. Koyun otu çayı hazırlamak için bitkinin yaprakları ve çiçek kısmı kullanılır. Kurutulmuş koyun otu, kaynamış suyun içine atılarak 10 - 15 dakika demlenmeye bırakılır. Koyun otu çayı için büyük bir fincan suya 2 çay kaşığı kurutulmuş bitki katılır. Demini alan koyun otu çayının tadı acı olacağı için bal ile tatlandırılabilir. </p>
<p>Hassas bünyeli kişilerin koyun otu çayı kullanmaya başlamadan önce doktora danışması gerekir ve koyun otu çayı günde üç bardaktan fazla tüketilmemelidir. Koyun otunu sebze olarak tüketilmez. Gövdesi, çiçekleri ve yaprakları ile birlikte kaynatılarak banyo suyu olarak kullanılır. Taze koyun otu yaprakları ezilerek lapa yapılır veya ince ince kıyılarak merhem olarak hazırlanır ve yaraların üzerine sürülür.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Koyun otunun faydaları nelerdir?</h2>
<p>- Sindirim sorunlarına iyi gelen koyun otu çayı, ishali iyileştirmeye yardımcı olur.</p>
<p>- Koyun otundan hazırlanan merhem, kanayan yaralara sürülürse kanamayı durdurur ve yaraların iyileşmesini hızlandırır.</p>
<p>- Koyun otu, pelin otu gibi hazımsızlık ve mide şişkinliğine iyi gelir.</p>
<p><em>Görselin kaynağı: <a href="http://acu-putten.blogspot.com.tr/" target="_blank">http://acu-putten.blogspot.com.tr/</a></em></p>

koyun-otu

Koyun Otu

<p>Sulak alanlarla birlikte kumlu ve killi toprağı seven kuşkonmaz, süs bitkisi olarak da yetiştirilir. Halk arasında ışgın, tilki kuyruğu, gibi isimlerle anılır. Tomurcukları, gövdesi ve kökü farklı şekillerde kullanılan bitki, mineraller acısından oldukça zengindir.</p>
<h2>Kuşkonmaz nasıl tüketilir?</h2>
<p>Kök kısmından çorba yapılan kuşkonmazın gövde kısmından yemek, kavurma ve garnitür yapılır. Çorba yapılacağı zaman küçük parçalara bölünen ve kaynatılan kuşkonmaz, et yemekleri ile birlikte püre olarak servis edilir. Et yemeklerinin yanında pilavlara da eklenebilen kuşkonmaz, zeytinyağlı sebze yemeği olarak pişirilebilir. Bunun dışında salatası da yapılan kuşkonmaz, poğaça ve çörek gibi hamur işlerinde de kullanılır. Pişirilirken kabukları soyulan kuşkonmazın kabuklarından ise çay yapılır. </p>
<h2>Kuşkonmazın faydaları</h2>
</p>
<p>-Kuşkonmaz B1 ve B2 vitaminleri acısından oldukça zengindir. Bu özelliği ile öğrenme ve kavrama yetisini kuvvetlendirir. B2 vitamini ile konsantrasyonu artırır ve zihin yorgunluğuna iyi gelir. </p>
<p>-Cilde canlılık verir ve sivilcelerin iyileşmesini destekler. </p>
<p>-Lifli yapısı ile böbrek yollarını temizler. Hazmı kolaylaştırır ve karaciğer rahatsızlıklarına iyi gelir. </p>
<p>-Kalbi ve sinirleri kuvvetlendirir. Bunun yanında yemekten önce tüketilen kuşkonmaz iştah açar. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Kuşkonmazın mevsimi ve seçilmesi</h2>
<p>Çok yıllık bir bitki olan kuşkonmaz ilkbaharda ekilir. Ekildiği andan itibaren büyümesi dört yıl sürer ve ilkbaharda nisan ve mayıs aylarında hasat yapılır. Bunun yanında haziran ve temmuz aylarından da kuşkonmaz bulmak mümkündür. Kuşkonmaz seçerken sıkı bağlanmış ve parlak yeşil olanlar seçilmelidir. Bununla beraber uç kısımları kapalı ve birbirine yakın olmalıdır. </p>
<h2>Kuşkonmazın temizlenmesi ve saklanması?</h2>
<p>Odunsu bir bitki olan kuşkonmaz temizlenmeden önce bağlı olduğu kısımdan kesilmelidir. Çünkü dip kısımları fazla sert olduğu soyulmayacaktır. Bir bıçak yardımı ile uç kısımlardaki çıkıntılı filiz bölümleri kesilir. Bu bölümler kesildikten sonra sebze soyacağı ile soyulan kuşkonmaz hazırlanacak yemeğe göre parçalara bölünür. Kuşkonmaz saklanacağı zaman dereotu gibi poşet içine konularak buzdolabında beş gün saklanabilir. Bunun yanında tazeliğini daha fazla koruması için kök kısımları çok az kesilerek su dolu bir kavanozun içine dik şekilde konulan kuşkonmaz, buzdolabında saklanabilir.</p>

kuskonmaz

Kuşkonmaz

<p>Çobandeğneğigiller familyasından gelen ve içinde çok yıllık, tek yıllık ve iki yıllık bitki türlerini barındıran labada, yaygın bulunan bir bitkidir. Yeşile yakın küçük çiçekleri, kırmızı kökü ve yayvan koyu yeşil yaprakları ile tanınan bitki, doğada yabani olarak büyür. </p>
<p>Anadolu’da 50'ye yakın türü bulunan bitkinin en fazla bilinen türü yabani labada olarak tanınır. Labada halk arasında yabani pazı, evelik, develik veya efelik gibi isimler ile adlandırılır. Kuzukulağına benzediği için bazı yörelerde kuzukulağı ismi ile de anılır.</p>
<h2>Labada bitkisi nerede yetişir ve nasıl toplanır?</h2>
<p>Anadolu’da geniş bir alanda yayılım gösteren labada, özellikle Doğu Anadolu ve Karadeniz çevresinde yetişir. Dere kenarlarında, bostanlarda, tarlalarda ve yol kenarlarında kendiliğinden büyür. Bahar aylarında yetişmeye başlayan bitki, haziran ile eylül ayları arasında yeşil çiçeklerini açtığında tam olarak olgunlaşır. Çiçeklerinin açtığı eylül ayında sertleştiği için ağustos ayına kadar toplanması gerekir.</p>
<h2>Labada bitkisi nasıl saklanır?</h2>
<p>Labadanın kökü sonbaharda sökülür ve temizlenir. Temizlendikten sonra kalın dilimler halinde kesilerek güneş alan bir yerde kurutulur. Yaprakları oldukça sulu olan labada bitkisini kurutmak çok zordur. Güneş almayan serin ve havadar bir ortamda kurutulan yaprakların nemli kalması bitkinin kolayca küflenmesine neden olacaktır.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Labada nasıl tüketilir?</h2>
<p>Kökü, gövdesi ve yaprakları yenilebilen labada sebze olarak tüketilir. Taze labada yaprakları, soğanla sotelenerek yumurtalı yemek yapılır. Domates gibi sebzelerle birlikte efelek yemeği olarak tanınan yemeğin yapımında kullanılır. Bunun yanında labada; gelincik, hindiba ve ebegümeci sebzeleri ile birlikte pişirilir. Hafif ekşi ve mayhoş bir tada sahip labada, pirinçli yemek olarak yapılır ve üzerine yoğurt dökülerek servis edilir.</p>
<p>Ekşi olmayan labada yaprakları ayrıca sarma yapımında kullanılır ve salatalara katılır. Labada kökleri ve yaprakları çay gibi de demlenebilir. Aynı zamanda haşlanan yapraklar, lapa gibi hazırlandığında ilaç olarak yaraların üzerine sürülür.</p>
<h2>Labada bitkisinin faydaları nelerdir?</h2>
<p>- Taze yaprakları çiğ olarak tüketildiğinde vücuda kuvvet verir ve bağışıklık sistemini güçlendirir.</p>
<p>- Taze yapraklarının suyu haricen kullanıldığında romatizma ağrılarına iyi gelir.</p>
<p>- Labada yapraklarından yapılan yemeği basura iyi geldiği düşünülür.</p>
<p>- Labada bitkisinin çayı, civanperçemi çayı gibi kanı temizler.</p>
<p><em>Görselin kaynağı: <a href="http://bayramicyenikoy.blogspot.com.tr/" target="_blank">http://bayramicyenikoy.blogspot.com.tr/</a></em></p>

labada

Labada

<p>Kökleri yabani havuca benzeyen melek otu, üç metreye kadar uzayabilir. Ormanlık alanlarda kendiliğinden büyüyen melek otu, doğru oranda kullanıldığında oldukça yararlıdır. </p>
<h2>Melek otunun mevsimi ve saklanması</h2>
<p>Melek otu iki-üç yıllık, dayanıklı, otsu bir bitkidir. Dağlarda, dere kenarlarında ve çayırlarda ilkbahar aylarında büyür. Mayıs ayına doğru çiçek açar ve yaz mevsimin başında toplanır. Toplanan yapraklar ipe asılarak ya da serilerek havadar ve gölgelik bir alanda kurutulur. Kurutulan yapraklar hava almayacak şekilde poşette veya kavanozda saklanabilir. Yaprakların dışında kökleri de kullanılan melek otunun kökleri sonbaharda çıkarılır. Toplanan kökler toz haline getirilip kullanılır ve aromasını kaybetmemesi için hava almayacak şekilde saklanır. </p>
<h2>Melek otu nasıl kullanılır?</h2>
<p>Yaprakları, tohumları ve kök kısmı farklı şekillerde tüketilen melek otu, hoş kokusu ile parfüm yapımında kullanılır. Köklerinden çıkarılan yağ ile masaj yağı yapılır. Melek otunun yaprakları ve sapı çay olarak tüketilir. Melek otu yapraklarından hazırlanan çaya kök kısımlarından elde edilen toz da katılır ve çayı tatlandırmak için şekerden ziyade bal kullanılır. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Melek otunun faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Melek otunun yapraklarından yapılan çay, sinirlerle iyi gelir ve baş ağrısını keser.</p>
<p>-Yatmadan önce içilen melek otu çayı bedeni rahatlatır ve uyku problemlerine iyi gelir.</p>
<p>-Melek otu bedeni güçlendirir, kan dolaşımını düzenler.</p>
<p>-Mide kramplarını azaltır, hazımsızlığa iyi gelir ve midedeki şişkinliği azaltır. Kusma ve mide bulantısına iyi gelir.</p>
<p>-Melek otu kökünden elde edilen toz saçlara sürülürse bitleri öldürür.</p>
<p>-Melek otunun yağı karabaş otu gibi haricen kullanıldığında romatizma ağırlarını hafifletir. Masaj yağı olarak kullanıldığında kaslarda oluşan kramplara iyi gelir.</p>
<p>-Melek otu suyu cildi güzelleştirir, cilt canlılığını artırır ve cilde pürüzsüz bir görünüm kazandırır. </p>
<h2>Melek otunun zararları nelerdir?</h2>
<p>Melek otu oldukça yararlı bir bitki olasına rağmen yüksek dozlarda kullanıldığında tehlikeli olabilir. İçerdiği eterli yağı ile özellikle hamile kadınların uzak durması gereken bir bitkidir. Sürekli kullanıldığında kan basıncını yükseltir ve ciddi solunum rahatsızlıklara neden olur. Özellikle kalp krizi riski olan hastalar melek otundan uzak durmalıdır. Güneşe karşı hassasiyeti olanların ise melek otu kullanmaması gerekir. Bununla beraber melek otunun kökü çiğ olarak tüketildiğinde zehirlenmelere yol açabilir.</p>
<p><em>Görsel kaynak: <a href="http://www.ucuzcular.com.tr/Melek-Otu,PR-4020.html"target="_blank">ucuzcular</a></em></p>

melek-otu

Melek Otu

<p>Fıstık ağacının yabanisi olan melengeç; kuru yemiş olarak tüketildiği gibi, kahve, sakız ve sabun olarak da kullanılır. Bunun yanı sıra, antiseptik özelliğe sahip olan ve merhem olarak da kullanılan melengeçin meyveleri kavrularak, yemek olarak da tüketilir.</p>
<h2>Melengeç bitkisi nasıl kullanılır?</h2>
<p>Melengeç bitkisinin meyveleri temizlendikten sonra, sıcak suda bir süre bekletilir. Ancak suda fazla haşlanması hem besin değerlerinin azalmasına hem de tadını yitirmesine neden olduğundan, uzun süre sıcak suda bekletilmesi önerilmez. Diriliğini kaybetmeden sıcak sudan alınan melengeçler, soğuk su ile şoklanır ve daha sonra dondurulur. Bu şekilde, kavrulmaya hazır hale gelen melengeç, yılın istenilen zamanlarında kullanılabilir. Acı bir tada sahip olan melengeç ağacının meyveleri, baharat kullanımı ile lezzetli yemeklere dönüştürülebilir. Akdeniz Bölgesi ve Güney Doğu Anadolu Bölgesi’nde melengeç kuruyemiş olarak sık tüketildiği gibi, kavurması da özellikle Gaziantep çevresinde oldukça yaygındır. </p>
<h2>Melengeç bitkisinin diğer isimleri</h2>
<p>Melengeç; yanlış kullanım dolayısıyla menengeç ya da melengiç olarak bilindiği gibi, yörelere göre de farklı isimler alır. Çitlenbik, çedene, çıtlık, bıttım ve çitemik en sık kullanılan yöresel isimlerdir. Ayrıca Akdeniz Bölgesi'nde sakızlak olarak, Doğu Anadolu'da ise kezvan olarak bilinir. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Melengeçin faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Antiseptik özelliğe sahip olan sarımsak, kuşkonmaz, semizotu gibi, melengeç bitkisi de bağışlık sisteminin güçlenmesini ve hastalıklara karşı vücudun korunmasını sağlar.</p>
<p>-Melengeç, yaraların hızlı iyileşmesini sağladığından, Gaziantep ve çevresinde merhem olarak kullanılır.</p>
<p>-Melengeç ağacından üretilen sabun; akne, sivilce gibi derinin altında oluşan mikropların yok edilmesine yardımcı olur.</p>
<p>-Solunum yolları ile ilgili hastalıklara iyi gelir ve öksürüğün giderilmesini sağlar.</p>
<p>-Melengeç, kuru yemiş olarak tüketildiğinde, mide ağrılarına da iyi gelir.</p>
<p>-Böbrek kumlarının dökülmesine yardımcı olur.</p>
<h2>Melengeç kahvesi</h2>
<p>Melengeç yetiştiği bölgelerde en fazla kahve olarak kullanılır. Fıstık ağacının yabanisi olması sebebiyle özellikle Gaziantep’te melengeç kahvesi oldukça meşhurdur. Türk Kahvesi’nden farklı bir aroma ve lezzete sahip olan melengeç kahvesinin müdavimleri de oldukça fazladır. Kahvenin telvesi ise meyveler nedeniyle oldukça acı ancak son derece lezzetlidir. </p>

melengec

Melengeç

<p>Yapraklarındaki hafif limon kokusuyla baharat olarak tüketilen melisa otu, halk arasında oğul otu, limon nanesi, temre otu ve kovan otu gibi isimlerle anılır. İyileştirici özellikleri ile halk hekimliğinde kullanılan bitki, farklı otlarla karıştırılıp tüketildiğinde zehirlenmelere yol açabilir.</p>
<h2>Melisa otunun mevsimi ve saklanması</h2>
<p>Akdeniz ikliminde yetişen melisa otu, bahar yağışları ile birlikte büyümeye başlar. Tarlalarda ve bahçelerde büyüyen bitki, güneş alan balkonlarda da yetiştirilebilir. Yaz mevsiminin başında büyümeye başlayan yaprakları çiçek açtıktan sonra kokusunu kaybedeceği için çiçekleri büyümeden yaprakları toplanır. Melisa otunu saklamak için toplanan yapraklar önce ayıklanmalı ve temizlenmelidir. Temizlenen yapraklar havadar, ışık almayan bir ortamda ince bir tabaka halinde serilerek kurutulur ve muhafaza edilir. Işığın yanı sıra nemden de olumsuz etkilenen melisa otu, rutubetli ortamlardan uzak tutulmalı ve bir yıldan fazla saklanmamalıdır. </p>
<h2>Melisa otu nasıl kullanılır ve püf noktaları nelerdir?</h2>
<p>Aromatik bir kokuya sahip olan melisa yaprakları taze iken çorbalara, balık yemeklerine ve salatalara eklenir. Melisa yaprakları özellikle yazın soğuk içeceklere katılır ve taze ya da kurutulmuş yapraklarından çay yapılır. Melisa çayı hava almayacak şekilde demlenmeye bırakılır ve balla tatlandırılarak içilir. Çay dışında melisa yaprakları ezilerek lapa yapılır ve yaprakların suyu ter kokusuna karşı kullanılır. Melisa otunun yapraklarından ve tomurcuklarından hazırlanan tonik ise cilt bakımında kullanılır. Bunun yanında melisa otundan çıkarılan yağ cilt bakımında ve kozmetik sektöründe kullanılır. Doğal melisa yağı suyla karıştırılıp içilebileceği gibi badem yağı gibi yağlarla karıştırılarak saçlara sürülür. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Melisa otunun faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Melisa otu üzüm çekirdeği yağı ve keten tohumu yağı gibi kalp sağlığını korur ve tansiyonu düşürür. </p>
<p>-İyileştirici özelliği ile şiddetli baş ağrılarına karşı kullanılır ve sinirleri yatıştırır. Gerginlik ve endişeye karşı yatıştırıcı özelliğe sahiptir. Özellikle mevsim geçişlerinde görülen ruhsal bunalıma karşı kullanılır. </p>
<p>-Akşamları içilen melisa çayı, uykusuzluğa iyi gelir. </p>
<p>-Melisa otu, semizotu ve tere otu gibi hafızayı güçlendirir ve zihne canlılık verir.  </p>

melisa-otu

Melisa Otu

<p>Ballıbabagiller familyasından gelen mercanköşk, 20-50 cm boyunda çatallaşan dalları ile tanınan tek yıllık bitki türüdür.  Otsu gövdesi ve küçük yaprakları ile naneyi andıran bitkinin yaprakları oval şeklinde koyu yeşildir. Esmer veya kırmızıya yakın tüylü sürgülerinin ucundaki küçük çiçekleri salkım şeklindedir ve taç yaprakları genelde beyaz renkte olur. Halk arasında İstanbul kekiği, güve otu, İstanbul güve otu ve İzmir kekiği gibi isimler ile anılsa da mercanköşk bitkisinin kekik otu ile bir ilgisi yoktu.</p>
<h2>Mercanköşk bitkisi nerede yetişir? Nasıl saklanır?<br />
<h2>
<p>Mercanköşk Akdeniz ve Ege çevresinde büyüyen bir bitki türüdür ve mart aylarında seralarda yetiştirilir. Kış sıcaklığının yüksek olduğu yerlerde ise saksı içinde ve evlerin bahçelerinde yetiştirilebilen mercanköşk, nisan ayında büyümeye başlar. Mayıs ile haziran ayları arasında toplanabilen bitki, yerden 5 cm yükseklikten kesilerek demetler haline getirilir.</p>
<p>Gölgelik, havadar ve sıcaklığın 38 dereceyi geçmediği bir ortamda kurutulur. Kuruttuktan sonra kokusunu bir miktar kaybeden mercanköşk bitkisi bütün halinde veya kıyılmış şekilde marketlerde ve aktarlarda bulunabilir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Mercanköşk nasıl kullanılır?<br />
<h2>
<p>Yaygın olarak yaprakları kullanılan mercanköşk bitkisi, fesleğen, kekik, kuru nane gibi baharat olarak tüketilir. Kurutulan mercanköşk, etli yemeklere eklenir ve aromatik kokusu ile özellikle domatesle hazırlanan salataların soslarına eklenir. Izgarada ve fırında pişirilen balık yemeklerinin üzerine zeytinyağı ile karıştırılarak dökülür. Lahana, havuç ve pırasa gibi sebzeler ile yapılan yemeklere de konan bitki, fırında yapılan tavuk yemeklerine eklenir ve çorbaların içine baharat olarak katılır. </p>
<p>Gıda sanayinde de kullanılan mercanköşk, sosisin içine ve pizza sosuna eklenir. Özellikle Güney Avrupa mutfaklarında yaygın şekilde tüketilen mercanköşk, Gürcü mutfağına özgü yemek soslarında kullanılması ile meşhurdur. Yemek yapımı dışında şifalı bitki olarak da tüketilen mercanköşk, halk arasında çay ve merhem yapımında kullanılır.</p>
<h2>Mercanköşk bitkisinin faydaları nelerdir?<br />
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-8' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-8'); });</script></div></div></div><h2>
<p>- C vitamini açısından oldukça zengin olan mercanköşk, çiriş otu gibi bağışıklık sistemini güçlendirir.</p>
<p>- Soğuk algınlığına ve kuru öksürüğe iyi gelen mercanköşk, soğuk algınlığından kaynaklanan baş ağrılarına hafifletir.</p>
<p>- Mercanköşk suyu haricen romatizma ağrılarına karşı kullanılır.</p>
<p>- Mercanköşk pelin otu ve koyun otu gibi mide şişkinliğine iyi gelir.<br />
<em><br />
Görselin kaynağı:<a href=" http://www.bitkiselsaglikvakfi.org" target="_blank"> http://www.bitkiselsaglikvakfi.org</a></em></p>

mercanköşk

Mercanköşk

<p>Halk arasında ayvadana, pelin, amber çiçeği olarak da bilinen misk otu, yaklaşık olarak 70-150 cm uzunluğunda gövdesi ve sarı renkli çiçekleriyle hoş kokulu, şifalı bir bitkidir.Aslen Asya ve Kuzey Amerika kökenli bitki, ülkemizde hem kendiliğinden hem tohumdan kolayca yetişir. </p>
<p>Soğuğa dayanıklı oluşu sayesinde uzun süre canlı kalabilir. İçeriğinde bulunan şekerler, uçucu yağlar, A, B ve C Vitaminleri ile sağaltıcı etkisinden faydalanılmaktadır. Doğal sakinleştirici olarak da bilinen misk otunun değerlendirilmesinde toprak üstü parçaları kullanılmaktadır.</p>
<h2>Misk otu nasıl kullanılır?</h2>
<p>Misk otunun yaprak ve çiçek kısımları toplanarak kurutulur. Bir çorba kaşığı kurutulmuş bitki 150-200 ml kaynar suya atılır, 10 dakika kadar demlenir ve süzülür. Bu şekilde hazırlanan misk otu çayının tadı acıya yakın burukluktadır. Hangi sıklıkta ve ne miktarda tüketileceğine ilişkin mevcut bir veri yoktur. Gün içinde, öğünlerden önce bir bardak (günde 2-3 bardak) içilmesi tavsiye edilmektedir.</p>
<p>Bunun yanı sıra etli fırın yemeklerine hoş koku ve tat vermek amacıyla baharat olarak kullanılmaktadır. Misk otunun ilaçlarla birlikte kullanımı söz konusu olduğunda mutlaka doktora danışılmalıdır.</p>
<h2>Misk otunun faydaları nelerdir?</h2>
<p>- Düzensiz menstrual süreci kan akışını uyararak dengeleme amaçlı kullanılmaktadır.</p>
<p>- Sedatif etkisi sayesinde doğal sakinleştirici, yatıştırıcıdır.</p>
<p>- Laksatif etkisi sayesinde bağırsak hareketlerine yardımcı olduğu bilinir.</p>
<p>- Sindirim sistemini ilgilendiren rahatsızlıklarda (kolik, kramp, hazımsızlık) tıpkı rezene gibi sağaltıcı özelliğe sahiptir.</p>
<p>- Sindirim kanalındaki sıvıları ve safra salgısını arttırmada fayda sağlar.</p>
<p>- Sinirsel zayıflık, nevroz, depresyon, gerginlik, uykusuzluk, kaygı hali gibi psikolojik rahatsızlıkların giderilmesinde yardımcı olduğu tespit edilmiştir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Misk otunun zararları nelerdir?</h2>
<p>Misk otunun içeriğinde bulunan uçucu yağlar arasında yer alan thujonun rahmi uyarıcı özellik taşıması sebebiyle bu bitkinin gebelikte kullanımının zararlı olduğu ve düşüklere yol açabilecek olduğu söylenmektedir. Misk otu, çuha çiçeği, yakup otu, papatya gibi bileşikgiller familyasından diğer bitkilere karşı alerjisi olan kişiler tarafından kullanılırken dikkatli olunmalıdır. </p>
<p>Misk otu, kereviz ve havuç tüketiminde alerjik reaksiyon gösteren kişiler tarafından tüketilmemelidir. Bunlara ek olarak arı sütü, bal, polen gibi besinlere karşı alerjisi olan kişilerde de alerjik reaksiyonlara neden olabilmektedir.</p>
<p><em>Görselin kaynağı: <a href="http://www.bitkiseltedaviuzmani.net" target="_blank">http://www.bitkiseltedaviuzmani.net</a></em></p>