sebze-sozluk

sebze

<p>Turpgiller familyasından gelen roka, güzel kokusu ve tüylü sapları ile tanınan Akdeniz’e özgü bir bitki türüdür.Tüylü saplar üzerinde büyüyen çiçeklere, beyaza yakın renge ve almaşık bir şekilde dizili yapraklara sahip olan roka, 40 santimetreye kadar uzayabilir. Hoş kokusu ve acımsı tadı ile yemek yapımında kullanılan roka bitkisinin kökü ve tohumları da tüketilir.</p>
<h2>Roka bitkisini mevsimi ve seçilmesi</h2>
<p>Oldukça keskin bir tada sahip olan roka, kolay yetişen bir bitkidir. Yılda iki defa, ilkbahar ve sonbahar aylarında ekilen roka, 1-1 buçuk ay sonra toplanacak olgunluğa erişir. Büyüyen roka yaprakları köklere zarar vermeden nazikçe koparılır veya bir makas yardımı ile kesilir. Toplanan rokalar kısa sürede tüketilmelidir.</p>
<p>Buzdolabında en fazla bir hafta tazeliği koruyabilen roka buzdolabı poşetine sarılarak muhafaza edilmelidir. Halk pazarlarında ve manavlarda yılın her mevsimi bulunabilen roka bitkisini seçerken ise orta boy ve canlı görünen yapraklar seçilmelidir. Roka temizlenirken sirkeli suda bekletilmesi tavsiye edilir.</p>
<h2>Roka nasıl tüketilir ve püf noktaları nelerdir?</h2>
<p>Roka bitkisinin en yaygın kullanımı salata şeklindedir. Taze toplanan roka yaprakları, domates ve sarımsak gibi sebzeler ile salata yapımında kullanılır. Siyah zeytin ve ceviz gibi malzemelerin de eklenebildiği roka salatasına tulum peynir veya kaşar peyniri gibi farklı peynir çeşitleri de konulabilir. </p>
<p>Salata dışında et yemeklerine konulan roka sebzesinden çorba da yapılır. Roka çorbası balık yemeklerinin ve patates yemeklerinin yanına hazırlanabilir. Roka, çığ olarak yoğurda katılarak da yenebilir. Roka bitkisinin tohumlarından yapılan baharat ise farklı mutfaklarda sulu yemeklerde kullanılır.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Rokanın faydaları nelerdir?</h2>
<p>- Vitamin bakımından zengin olan roka, vücudun kuvvetlenmesine yardımcı olur. İçeriğindeki C vitamini ile bağışıklık sistemini güçlendirir ve hastalıklara karşı vücudu korur.</p>
<p>- Karaciğer hastalıklarına iyi gelen roka, kanın temizlenmesini sağlar. Aynı zamanda sarılık hastalığına iyi gelir ve karaciğerden kaynaklanan ağrıları azaltır.</p>
<p>- Afrodizyak özelliğine sahip olan roka, cinsel gücü arttırır.</p>
<p>- Roka iştah açar.</p>
<p>- Hazımsızlığa iyi gelen roka, mideyi güçlendirir ve sindirimi kolaylaştırır.</p>
<p>- Öksürük kesme özelliğine sahip olan roka, soğuk algınlığı hastalığının neden olduğu ağrıları azaltır.</p>
<p><em>Görselin kaynağı: <a href="http://uprootfarm.com" target="_blank">http://uprootfarm.com</a></em></p>

roka

SÖZLÜK

Roka

<p>Sarımsağın yaygın kullanımı yazılı tarih öncesine kadar uzanır. Sanskritçe kayıtlar, yaklaşık 5000 yıl önce sarımsağın ilaç yapımında kullanımını belgelemektedir. Tarih boyunca sarımsak; temizleyen, iyileştiren, dezenfekte eden, iyi ve güvenilir ilaç olarak kabul edilmiştir.</p>
<h2>Sarımsağın faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-İçeriğindeki allisin, damarlarda büzülmeye neden olan anjiotensin II isimli maddeyi bloke ederek damarları genişletir, bu sayede kan akışı hızlanır, tansiyon düşer.</p>
<p>-Kanı sulandırarak pıhtılaşmayı azaltır, kötü kolesterolü düşürür, kalbi korur. Damar hastalıkları, kalp krizi ve felce karşı etkilidir.</p>
<p>-Kansere, özellikle mide kanserine yakalanma riskini düşürür.</p>
<p>-Güçlü antibiyotik özelliğine sahiptir. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Vücutta bakteri gelişimini engeller.</p>
<p>-Yoğurtla birlikte yenildiğinde zehirlenmelere karşı etkilidir. Arsenik, civa, kurşun ve kadmiyum zehirlenmelerinin tedavisinde katkı sağlar.</p>
<p>-İyi bir toksin temizleyicidir. Çıban ve yaraları iyileştiricidir. Çocuk felcine karşı koruyucu özelliğe sahiptir.</p>
<p>-Bağırsak kurtlarına ve diğer parazitlere karşı yok edici tesirleri vardır. Bağırsak ve mideyi zararlı bakterilerden temizler.</p>
<p>-İştah açar ve sindirimi hızlandırır.</p>
<p>-Cinsel gücü arttırıcı etkileri vardır.</p>
<h2>Sarımsak alırken nelere dikkat edilmelidir?</h2>
<p>Sarımsak mümkün olan en taze haliyle satın alınmalı ve dişleri sert olmalıdır. Yumuşak olması içten içe çürümeye ve filizlenmeye başladığının göstergesidir. Pul, toz ya da macun formunda işlenmiş sarımsak, özellikle keskin kokusundan arındırılmış haliyle tüketime sunulmuş olsa da, taze sarımsak kadar etkili değildir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Sarımsak nasıl muhafaza edilir?</h2>
<p>Sarımsak en iyi, ısıya maruz kalmayan, güneş ışığından uzak, serin ve karanlık bir yerde, açık kap içinde ve oda sıcaklığında muhafaza edilir. Bu şekilde saklamak filizlenmesini önlemeye yardımcı olur ve uzun süre tazeliğini korumasını sağlar. Sarımsak kurutularak da saklanabilir. Sarımsağın lezzetini yoğunlaştıran kurutma işlemi, 5 mm dilimler haline getirilerek güneş görmeyen, havadar, kuru ve sıcak bir odada veya 50 dereceyi aşmayan fırın sıcaklığında uygulanabilir. Kurutulan sarımsaklar hava geçirmez kaplarda saklanmalıdır. Dilenildiği takdirde kurutulan sarımsaklar toz haline getirilerek kapalı bir kap içinde muhafaza edilebilir. Sarımsaklar soyulmuş ve bütün olarak ya da suyu çıkarılarak buzlukta dondurulabilir ve gerektiğinde kullanılır.</p>

sarimsak

Sarımsak

<p>Çiçeklerinden ve siyah, küçük tohumlarından ziyade yaprakları tüketilen semizotu, besin değeri açısından oldukça zengin bir bitkidir. Ülkemizde yaygın olarak yetiştirilen semizotunun mayhoş ve ekşimsi bir tadı vardır.</p>
<h2>Semizotunun nasıl kullanılır?</h2>
<p>Yazın farklı şekillerde tüketilen semizotu; yemeklerde, pilavlarda ve hamur işlerinde kullanılır. Özellikle etli yemekler ile birlikte pişirilen semizotu, bulgur ve pirinç pilavına eklenir. Semizotu, yoğurt ve pirinç gibi malzemelerle birlikte çorba olarak hazırlanır ve soğuk olarak tüketilir. Bunun yanında yoğurt ile birlikte salatası da yapılır. Semizotu, tıbbı amaçla kullanılacak ise lapası yapılır. Lapa yapılacağı zaman ezilen semizotları, yaraların üzerine konarak kullanılır.   </p>
<h2>Semizotu nasıl seçilir ve nasıl temizlenir?</h2>
<p>Semizotu seçerken koyu yeşil olanları seçmek gerekir. Yaprakları çok büyük olanların baş kısmında siyah tohumların olmamasına dikkat edilmelidir. Bunun yanında semizotu yaprakların diriliğini ve canlılığını kaybetmemiş olması gerekir. Semizotu yere yakın bir bitki olduğu için çamurlu ve topraklı olur. Bu yüzden temizlemesi ve ayıklanması zahmetlidir. Semizotu ayıklamadan önce kök kısımlarını koparmak gerekir. Köklerini kopardıktan sonra sudan geçirilip sirkeli suda 10-15 dakika bekletilmelidir. Bunun yanında semizotları bıçakla değil el ile büyük parçalar halinde doğranmalıdır. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Semizotunun faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Semizotu C ve A vitamini acısından oldukça zengindir. Bu özellikleri ile bünyeyi kuvvetlendirir, gözlere ve kansızlığa iyi gelir.</p>
<p>-Kanı temizler, kolesterolü düşürür.</p>
<p>-İdrar söktürür. Yüksek oranda lif içerdiği için bağırsakları çalıştırır. Bunun yanında mide yanması gibi rahatsızlıkları geçirmeye yardımcı olur.</p>
<p>-İçeriğindeki B2 vitamini ve B6 vitamini ile zihinsel gelişimi destekler ve sinir sistemini korur. Bunun yanında omega 3 acısından oldukça zengin olan semizotu, konsantrasyonu arttırır ve hafızayı kuvvetlendirir.</p>
<p>-Semizotu, düşük kalorili bir bitki olduğu için zayıflamaya yardımcı olur. </p>
<h2>Semizotu nasıl saklanır?</h2>
<p>Özellikle yaz mevsiminde bulunan semizotu, daha sonra tüketilmek dereotu gibi buzdolabında saklanabilir. Semizotu buzdolabında saklamadan önce temizlenmeli ve doğranmalıdır. Kullanılacak yemeğe göre porsiyonlar halinde poşetlenen semizotu, buzdolabı poşetlerinin içine hava almayacak şekilde yerleştirilip, buzlukta dokuz ay kadar saklanabilir. </p>
<p><em>Görsel kaynak: <a href="https://www.etsy.com/listing/229408112/purslane-seeds-green-portulaca-oleracea"target="_blank">etsy</a></em></p>

semiz-otu

Semizotu

<p>Soğan çok yıllık, otsu bir bitki olmakla birlikte, ana yurdu Orta Asya'dır. Borumsu yapraklardan ve toprağın içine yarı gömülü, yuvarlak bir yumrudan oluşur. Tohumdan ve küçük soğandan türer. Rüzgar almayan, bol güneşli bölgelerde yetişir. İspanya, Rusya, Amerika, Hindistan ve Çin dünyanın önde gelen soğan üreticileri arasında yer almaktadır.</p>
<h2>Soğan nasıl kullanılır?</h2>
<p>Pek çok farklı yemekte ve salatalarda kullanılan soğan, şifalı özellikleriyle de hastalıklara karşı vücudu savunur. Soğanın sağlık üzerindeki olumlu etkilerinden yararlanabilmek için, çiğ olarak tüketilmesi veya günde üç kez yemeklerden önce bir çorba kaşığı soğan suyu içilmesi önerilir. Kür halinde de kullanılabilen soğan, kadın hastalıkları tedavisinin yanı sıra, vücuttan ödem ve toksin atılmasına yardımcı olmaktadır. Bunun için, bir adet açık kahverengi kabuklu soğan, dört-beş parçaya kesilerek, iki bardak su içinde beş dakika boyunca kaynamaya bırakılır. Süre bitiminde ılınması sağlanarak içilir. Günde iki kez uygulanan bu kür, aynı zamanda kilo vermeyi kolaylaştırır.</p>
<h2>Soğanın faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Bileşiminde C, A ve B vitaminleri bulunan soğan; fosfor, iyot, kükürt, kalsiyum, magnezyum, potasyum mineralleri yönünden zengin, doğal bir antibiyotiktir.</p>
<p>-Vücut direncini artırarak, zindelik sağlar. Ağrı kesici ve antibakteriyel niteliğe sahiptir.</p>
<p>-Kalp-damar hastalıklarına yakalanma riskini minimuma indirirken, kansere karşı adeta bir kalkan vazifesi görür.</p>
<p>-Tıpkı, patates gibi antioksidan etkisiyle yaşlanmayı geciktirir.</p>
<p>-İştah açar ve kanı temizler. Bağışıklık sistemini güçlendirerek vücudu hastalıklardan korur.</p>
<p>-Böbrek kumlarının dökülmesine yardımcı olur ve yeniden oluşmalarını önler.</p>
<p>-Öksürüğün kesilmesini destekler, karaciğer faaliyetlerini iyileştirir.</p>
<p>-Grip, bronşit, astım ve soğuk algınlıklarına karşı direnç sağlar.</p>
<p>-Yüksek tansiyonu dengeler.</p>
<p>-Cinsel gücü artırır ve cildi güzelleştirir.</p>
<p>-Sinir sistemini güçlendirirken, uykusuzluk problemini bertaraf eder.</p>
<p><
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Soğanın zararları nelerdir?</h2>
<p>Soğan, havayla temas ettiğinde tüm vitamin değerlerini yitirir. Bu nedenle kullanılacağı zaman soyulmalı ve doğranmalıdır. Doğrandıktan otuz dakika sonra, soğanın kimyasında bazı ayrışmalar meydana gelmektedir. Bu ayrışma sonucu açığa çıkan maddeler, bağırsakta gaz toplanmasına, karın ağrılarına ve mide ekşimesine yol açar. Soğanın sarımsakla bir arada tüketilmesi, bağırsaklarda oluşan mayalanma sonucu karın ağrısı şikayetini doğurabilmektedir. Hipoglisemi rahatsızlığı olanlar, soğan kürünü uygulamamalıdır.</p>

sogan

Soğan

<p>Halk arasında fasulye, bakla, nohut, mercimek ve bezelye kadar yaygın tüketilmese de, soya fasulyesi baklagiller ailesinden besleyici bir bitkidir. Çin ve Japonya’da geniş çaplı tarımı yapılmakta olan soya fasulyesi ancak 20. yüzyılda dünya çapında değer görmeye başlamıştır. Soya fasulyesi ortalama yüzde 20 oranında yağ, yüzde 40 oranında protein içerir.</p>
<p>İçeriğinde karbonhidrat, mineral, pek çok vitamin ve değerli aminoasitler bulunduran soya aynı zamanda endüstriyel bir bitki olarak da yaygın kullanım alanına sahiptir.</p>
<h2>Soya fasulyesinin içerdiği vitamin ve mineraller nelerdir?</h2>
<p>Soya fasulyesi C, B1, B2, B3, E ve K vitaminlerine sahiptir. Omega 3 yağları, antioksidanlar, fotokimyasal ve lif bakımından zengin içeriklidir. Soya fasulyesi madeni tuzlar ve kalsiyum bakımından da değerli bir besindir.</p>
<p>Neredeyse hayvansal ürünler kadar, vücudun ihtiyacını karşılayan iyi bir protein kaynağıdır.<br />
İçeriğinde bol miktarda demir, fosfor, potasyum, bakır, sodyum, manganez bulundurur.</p>
<h2>Soya fasulyesi nerelerde kullanılır?</h2>
<p>Pek çok yemekte yardımcı madde olarak kullanılan soya, içeriği nedeniyle vejetaryenler için etkili bir alternatiftir. Soya kıyması ile yapılan köfte, hayvansal ürün içermeyen ancak yeterli proteini sağlayan yönü ile özellikle veganlar arasında tercih edilmektedir.Soya fasulyesinden yine hayvansal ürünlere alternatif soya sütü ve soya peyniri üretilir. Soyadan yoğurt da elde edilmektedir.</p>
<p>Soya fasulyesinden soya unu, çekirdeğinden ise soya yağı elde edilir ve pek çok alanda kullanılır. Soya, dondurma külahından gübreye, boya yapımından çocuk maması üretimine kadar pek çok endüstriyel kolda, ürün elde edilmesine imkan vermektedir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Soya fasulyesinin faydaları nelerdir?</h2>
<p>- Kalp krizi ve koroner kalp rahatsızlıklarına yakalanma riskinin azalmasına katkı sağlar.</p>
<p>- Kolesterolü dengelemede ve düşük seviyede tutmada yardımcıdır.</p>
<p>- Kansere karşı koruyucu özelliklerinin olduğu düşünülmektedir.</p>
<p>- Zihinsel yorgunluğa karşı faydası bulunmaktadır.</p>
<p>- Kemik erimesinin önlenmesinde ve tedavisinde etkisi olduğu düşünülmektedir.</p>
<p>- Menopoz belirtilerini en aza indirilmesine katkı sağlar.</p>
<p>- Vücut gelişiminde, sinir ve adalelerin güçlenmesinde rolü vardır.</p>
<p>- Nekahet süresinin kısalmasına yardımcıdır.</p>
<p>- Kilo sorunu olanlar için yüksek kaliteli protein yapısı ile kilo kontrolü sağlayıcı görev görür.</p>

soya-fasulyesi

Soya Fasulyesi

<p>Bilimsel adı “beta vulgaris var altissima” olan şeker pancarı, ülkemizde çükündür, çükündürük ve höngül olarak da bilinir. Anavatanı Türkiye, Suriye ve Mısır olan şeker pancarının, Fransa ve Almaya başta olmak üzere Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya’da yetiştiği görülür. Türkiye’nin şeker üretiminde çok önemli bir yeri olan şeker pancarı ülkemizde en çok İç Anadolu, Marmara ve Karadeniz bölgelerinde yetişir. Şeker kamışı ve mısır gibi bitkilere oranla şeker üretim maliyeti daha yüksek olsa da kaliteli tarıma yönelik sağladığı katma değer nedeniyle birçok ülke tarafından ekimi yapılmaktadır. Ilıman ve yağışlı iklimleri seven şeker pancarı, yumrusu etli bir köke ve büyük saplı yapraklara sahiptir. Şeker pancarının boyu 80 santimetreye kadar uzayabilir. Toprak altında yetişen şeker pancarının yumruları yuvarlak, armut veya uzun şekillerde olabilir. Şeker pancarının ilkbahar ve sonbaharda ekimi uygundur. Sonbaharda sökülen şeker pancarı kökleri şeker fabrikalarına gönderilir. Dozer, turbata, sentinel, diamenta, grinta, sporta ve badia şeker pancarı tohumlarının adlarıdır.</p>
<h2>Şeker pancarının içerdiği vitamin ve minareller nelerdir?</h2>
<p>Şeker pancarı adından da anlaşılacağı üzere çok miktarda sakaroz şekeri içerir. Şeker pancarının içerisinde A, B, C ve P vitaminleri bulunur. Lifli bir bitki olan şeker pancarında sodyum, brom, çinko, magnezyum, kalsiyum, potasyum, demir ve fosfor gibi madensel tuzlar vardır. Enerji verici bir bitki olan şeker pancarı, betain, pektin ve selülöz gibi etken maddeler taşır.</p>
<h2>Şeker pancarı hangi alanlarda kullanılır?</h2>
<p>Dünya mutfaklarında yemek yapımında kullanılan şeker pancarı, içerisindeki şeker fark edildikten sonra sıklıkla şeker üretiminde kullanılmıştır. Anadolu’da közde ya da fırına atılarak şeker pancarı tatlısı yapılır. Şeker pancarı, yapraklarıyla beraber kaynatılarak turşu suyu ve şalgam gibi bir içecek elde edilir. Şeker pancarı küspesi doğrudan hayvan yemi olarak kullanılabilir. İlaç, otomobil ve silah geliştirme alanlarında ihtiyaç duyulan etil alkol üretiminde de şeker pancarı kullanılır.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Şeker pancarının püf noktaları nelerdir?</h2>
<p>Şeker pancarı dalından koparıldıktan sonra tazeliğini yitirdiği için olabildiğince olgunlaşmasına izin verilmelidir. Hasat edildikten sonra bir an önce işleneceği tesise götürülmesi gereken şeker pancarının ekimi yıl planlaması ile yapılmalıdır. Üst üste iki yıl şeker pancarı ekmek faydalı olmadığı ve şeker pancarı ekilen toprağın veriminin fazlaca artması gerekçesiyle bir yıl şeker pancarı, sonraki üç yıl ise farklı ürünlerin ekimi yapılır.</p>
<h2>Şeker pancarının faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Şeker hastalığı ve vereme karşı vücudu korur.</p>
<p>-Diğer bitkilere göre daha çok oksijen açığa çıkarır.</p>
<p>-Kansızlığa karşı etkilidir.</p>
<p>-Mide ve sindirim sistemini düzene sokar.</p>
<p>-Böbrek sağlığını korumaya yardımcı olur.</p>
<p>-İdrar söktürücü etkisi vardır.</p>

seker-pancari

Şeker Pancarı

<p>Taze fasulye, Orta Amerika kökenli, baklagiller familyasının Phaseolus cinsinden otsu bir bitki türüdür. Yüksekliği 30-75 cm olan dik çalı biçiminde ve yüksekliği 1-2 m. olan sarılıcı özellikte iki çeşidi vardır. Düz, yuvarlak, yassı ya da kıvrık şekillerde olan meyvelerinin uzunluğu 5-15 cm. arasında değişmektedir. Fasulye, soğuğa dayanıklı ve hemen hemen her toprakta yetişebilen bir bitki olduğundan bugün dünyanın pek çok yerinde üretilmektedir. </p>
<h2>Taze fasulyenin faydaları nelerdir?</h2>
</p>
<p>-Uzmanlar, tam bir protein deposu olan taze fasulyeyi mevsiminde haftada en az bir kez tüketmeyi tavsiye etmektedir. Taze fasulye; yüksek oranda A, B9 ve C vitamini içerir, magnezyum ve demir açısından da oldukça zengindir. Ayrıca B5 vitamini ve kalsiyum da içeren taze fasulyenin kalorisi oldukça düşüktür. 100 gr çiğ taze fasulye, 31 kalori içermektedir.</p>
<p>-Taze fasulye, yüksek lif içeriği sayesinde kabızlığı önler.</p>
<p>-Kalın bağırsak kanseri riskini azaltır.</p>
<p>-Yaşlanmayı yavaşlatan lutein, zea-xantin ve beta-karoten antioksidanları sayesinde yaşlanma karşıtı besinler arasında yer alır.</p>
<p>-İçerisinde anne ve bebek sağlığı açısından büyük önem taşıyan folik asit barındırmaktadır, bu yüzden hamilelik öncesi ve hamilelik sırasında bolca tüketilmesi tavsiye edilir. </p>
<p>-Zihin ve beden yorgunluğunu giderir ve vücudun kuvvetlenmesini sağlar.</p>
<p>-Enfeksiyonlarla mücadelede vücuda yardımcı olur.</p>
<p>-Şeker hastalığını önler, kandaki şeker düzeyini düşürür.</p>
<p>-Pankreas bezinin düzgün çalışmasına yardımcı olur.</p>
<p>-Kalbi ve böbrekleri güçlendirir, kalp çarpıntılarını giderir.</p>
<p>-Böbrek kumu ve böbrek taşının dökülmesine yardımcı olur.</p>
<p>-Ayrıca zehirlenmelerden sonra tüketilmesi iyileşme sürecini hızlandırır.</p>
<h2>Taze fasulye neyle iyi gider? </h2>
<p>Taze fasulye; etli, zeytinyağlı, sosla ya da kavrularak pişirilebilir. Türk mutfağında etli taze fasulye genel olarak yoğurt ya da cacık ve pilav ile servis edilir. Zeytinyağlı taze fasulye &nbsp;ise pilav ya da makarna ile birlikte tüketilir.</p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Taze fasulye pişirmenin püf noktası </h2>
<p>Zeytinyağlı taze fasulyeyi kendi suyu ile pişirmek yemeğin daha lezzetli olmasını sağlayacaktır. Ayrıca etli ya da zeytinyağlı taze fasulye hazırlarken domates ya da salçayı sonradan eklemek taze fasulyenin daha hızlı pişmesini sağlar.</p>

taze-fasulye

Taze Fasulye

<p>Farklı iklim özelliklerine uyum sağlayabilen tere, oldukça geniş bir coğrafyada yetişir. Halk arasında tıbbı amaçla kullanılır. Habbürreşad veya hurf gibi isimlerle de anılır. Nahoş kokusuna rağmen vitamin ve mineral açısından oldukça zengin bir bitkidir. </p>
<h2>Tere otu nasıl kullanılır?</h2>
<p>Acımtırak bir tada sahip olan tere otunun yaprakları ve tohumları farklı şekillerde kullanılır. Tohumu kullanılacağı zaman tek başına yenilmemelidir. Doğal bal ya da yoğurt ile karıştırılarak tüketilmelidir. Tere otunun yaprakları, et yemeklerinin yanında garnitür olarak servis edilir. Tere yaprakları salata olarak kullanılacağı zaman ton balığı ya da roka ile birlikte kullanılır. Salata dışında makarna soslarına ve çorbalara pişirilmeden eklenir. Tere otu tıbbi amaçla kullanılan bir bitki olduğu için kaynatılarak suyu içilir veya lapa yapılarak kullanılabilir. </p>
<h2>Tere otunun faydaları</h2>
</p>
<p>-Tere otu hafızayı güçlendirir ve kuşkonmaz gibi zihni canlandırır.</p>
<p>-Demir açısından oldukça zengin olan tere otu, kansızlığa iyi gelir ve kanı temizler.</p>
<p>-Geleneksel tıpta soğuk alınlığına ve öksürüğe karşı kullanılır. Balgam söktürür ve boğaz ağrısına iyi gelir.</p>
<p>-Tere tohumu içerdiği demir ve protein ile anne sütünü arttırır.</p>
<p>-Tere otu, düzenli kullanıldığında sigaranın zararlarını azaltır ve kanseri hücre oluşumunu yavaşlatır.</p>
<p>-Tere yapraklarından yapılan lapa cildi güzelleştirir. Tere yapraklarının suyu ise yağlı saçları temizler ve kepeği önler. Aynı zamanda tere suyu saç köklerini besler ve saç dökülmesini azaltır.</p>
<p>-Tere otu, metabolizmayı hızlandırdığı için zayıflamaya yardımcı olur. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Tere otunun zararları</h2>
<p>Tere tohumu acı ve buruk bir tada sahip olduğu için mideyi rahatsız edebilir. Özellikle hassas bünyeli kişilerin, ülser hastalarının ve mide kanaması geçirenlerin tere tohumundan uzak durması gerekir. Tere yaprakları ise pişirildikten sonra acılaşır, bu yüzden pişirilerek tüketilmesi tavsiye edilmez. </p>
<h2>Tere otunun mevsimi</h2>
<p>Tere otu sıcak iklimlerde yetişen bir bitki türüdür ve dikimi ilkbaharda yapılır. Dikimi yapıldıktan bir ay sonra büyüyen yaprakları hasat edilir ve tere bitkisinden iki defa ürün alınabilir. Nisan ve mayıs aylarında manavlarda ve marketlerde demet halinde satılır. Tere otu haziran ve temmuz aylarında da bulunabilir.  </p>
<p><em>Görsel kaynak: <a href="http://www.sifalibitkim.com/tag/tere-otu"target="_blank">sifalibitkim</a></em></p>

tere

Tere

<p>Güneş alan her türlü toprakta büyüyen yer elması, uzun boyu ve sarı renkteki çiçekleri ile ayçiçeğine benzer. Hafif tadı ve düşük kalorisi ile ünlü olan bitki, bej ile turuncu arasında bir renge sahiptir.</p>
<h2>Yer elması nasıl tüketilir?</h2>
<p>Yer elması toprağın altından çıkarıldıktan sonra meyve gibi soyularak tüketilebilir veya patates gibi haşlanarak püre yapılabilir. Yer elmasının havuç ve soğan gibi farklı sebzelerle birlikte yemeği yapılır. Bununla birlikte portakal ve mandalına gibi meyvelerle birlikte zeytinyağlı yemek olarak hazırlanır. Yemeklerin dışında çorbası da yapılan yer elması; süt,mercimek veya tavuk gibi malzemeler ile birlikte kullanılır. Çorbanın yanında nohutlu yemeği ve salatası da yapılan yer elması, ince dilimler halinde kızartılarak tüketilebilir.</p>
<h2>Yer elmasının faydaları</h2>
</p>
<p>-Yer elması, semizotu gibi düşük kalorili bir bitkidir. Tok tutar ve zayıflamaya yardımcı olur.</p>
<p>-İçerisinde yüksek oranda inülin bulunan yer elması, bedeni güçlendirir. Bedeni güçlendirirken kan şekerini yükseltmediği için şeker hastalarına tavsiye edilir.</p>
<p>-Yüksek oranda lif içerdiği için müshil etkisine sahiptir ve böbreklerin düzenli çalışmasını sağlar.</p>
<p>-Kansızlığa iyi gelir.</p>
<p>-Yüksek oranda potasyum içerir.  Bu özelliği ile yorgunluğa, sinire ve halsizliğe iyi gelir.</p>
<p>-Yer elması, içerdiği  B vitamini ile cildi güzelleştirir, saç köklerini kuvvetlendirir ve gözlere iyi gelir. </p>
<div class="mobileContentRepeat"><div class="banner"><div id='div-gpt-ad-1469781094398-7' style='width:300px;'><script type='text/javascript'>googletag.cmd.push(function () { googletag.display('div-gpt-ad-1469781094398-7'); });</script></div></div></div><h2>Yer elmasının mevsimi ve seçilmesi</h2>
<p>Tarla kenarlarında, bahçelerde ve güneş alan her türü toprakta yetişebilen yer elması, mart ayında ekilir. Temmuz ve haziran aylarında çiçek açar. Çiçekleri büyüdükten sonra sonbahar başında hasat edilir. Eğer yumruları çok küçük ise tekrar gömülüp ekim ayında toplanır. Ekim ayından kasım ayının sonuna kadar manavlarda ve semt pazarlarında bulunabilir. Yer elması alırken özellikle açık renk olanlar alınmalıdır. Açık renk olanlar hem daha taze hem de daha tatlı olacaktır.</p>
<h2>Yer elması nasıl temizlenir ve nasıl saklanır?</h2>
<p>Yer elması patates gibi toprak altında büyüdüğü için bol su ile yıkanmalıdır. Yıkandıktan sora çıkıntılı kısımları bıçakla kesilir ve patates gibi soyulur. Yer elması saklanacağı zaman ise önce temizlenmelidir. Temizlendikten sonra beş dakika limonlu suda haşlanır ve soğumaya bırakılır. Soğuduktan sonra buzdolabı poşetlerine konulur ve buzlukta altı ay kadar saklanabilir. </p>