Beyin, Sağlıklı Gıdaları Sevmesi İçin Eğitilebilir mi?
19 Kasım 2014Doktor randevuları için tek adres olmayı hedefleyen Doktorburada.com, Yemek.com için yazdı.
Pek çoğumuz keşke çikolata, pizza ya da hamur işleri yerine brokoli, kabak ve bamyayı sevseydik, böylece kolay yoldan hem daha sağlıklı, hem de daha fit olabilirdik diye düşünürüz. Keşke sağlıklı yiyecekler daha lezzetli olabilseydi.
Maalesef yiyeceklerin tadı değişmiyor, ancak beynimizde yarattığı algılar değişebiliyor. Bakın konunun uzmanları ve diyetisyenler bu konuda neler söylüyor?
Doktorburada.com uzmanlarından uzman diyetisyen Orçun Kürüm’ün algı konusundaki görüşleri şöyle: "Algı, bir olayı nasıl yorumladığımız ve duyularımız üzerinde bıraktığı etkidir. Gıdalar üzerinden örnek vermek gerekirse ekmek, kimisi için kilo aldıran bir besin olarak görülse de kimileri için zayıflatıcı bir silah konumunda olabilmektedir. Başka bir örnek vermek gerekirse elma, kimi toplumlarda ara öğün olarak tüketilirken, farklı kültürlerde tatlı şeklinde, bazılarında ise kahvaltı niyetine tüketilmektedir. Bu da toplumdan topluma veya kültürden kültüre besin algılarımızın farklı olduğunu göstermektedir. Önemli olan artık beynin çalışma sistemini çözüyor olmamız ve algıları gerektiği gibi yönlendirebiliyor olmamızdır."
Yapılan son araştırmalar, beynimizde ödüllendirme mekanizmasını tetikleyen abur cubur gıdaların tüketimi belli bir süreliğine kesildikten sonra, aynı besinlerin artık beynimizde eskisi gibi yoğun bir haz algısı yaratmadığını gösteriyor! Aynı şekilde sağlıklı yiyeceklerin uzunca bir süre tüketimine devam edildiğinde, bir süre sonra bu yiyeceklere alışılabileceği de görülmüş.
Yerken tadı çok hoşumuza giden yiyecekler, beyindeki ödüllendirilme mekanizmasını tetikleyerek bir tür 'haz' duyumuna sebep oluyor. Oysa tadını beğenmediğimiz yiyecekler böyle bir duruma yol açmıyor. Tamamı beyinde gerçekleşen bu ödüllendirilme ve haz mekanizmalarının işleyişi, beyin MRI taramalarında görüntülenebiliyor. Çikolata gibi bize haz veren bir yiyeceğin görüntüsü bile beynin ödüllendirilme mekanizmasını tetikleyebiliyor ve bu durum, MRI görüntülerinde tespit edilebiliyor.
Boston Harvard Tıp Fakültesi ve Tufts Üniversitesi’nin ortak yürüttüğü küçük çaplı bir klinik araştırmaya 13 obez gönüllü katılıyor. Araştırmanın amacı, beyinde sağlıklı gıdaları sevmesi algısının yaratılıp; bağımlılık yapan ve haz veren, ancak sağlıksız gıdaların beyindeki haz verici etkisinin zamanla azaltılıp azaltılamayacağını tespit edebilmek...
6 ay süren deneyin en başında, deneklere önce lezzetli ancak yüksek kalorili yiyeceklerin fotoğrafları gösterilerek, beyin MRI görüntülerinden ödüllendirilme-haz mekanizmasının ne oranda tetiklendiği tespit ediliyor. Ardından sağlıklı yiyeceklerin fotoğrafları gösterilerek aynı MRI testi gerçekleştiriliyor. Beklenildiği gibi yüksek kalorili yiyeceklerin fotoğrafları görüldüğünde bile beyindeki ödüllendirilme-haz yolağı aktive oluyor.
Deneye katılan 13 obez gönüllüden 8’ine, 6 ay boyunca sadece sağlıklı gıdaları içeren bir diyet uygulanarak, yüksek kalorili besinlerin tüketilmesi yasaklanıyor. Bu kişiler 6 ay içerisinde ortalama 6 kilo veriyorlar! Geri kalan 5 gönüllü ise eski yüksek kalorili beslenme düzenlerine devam ediyor ve 6 ay boyunca ortalama 2 kilo alıyorlar. Deney süresi olan 6 ayın bitiminde ise aynı gönüllülere, deneyin başındaki yüksek kalorili ve sağlıklı besinlerin bulunduğu fotoğraflar yeniden gösteriliyor. Bu esnada, gönüllülerin beyin MRI görüntüleri yeniden kontrol ediliyor. Sonuçlardaki farklılık bilim adamlarının dikkatini çekiyor.
6 ay boyunca sağlıklı ve düşük kalorili bir diyet uygulanan gönüllülere yüksek kalorili gıdaların fotoğrafları gösterildiğinde, beyindeki ödüllendirilme-haz mekanizmasının eskisi kadar güçlü şekilde uyarılmadığı görülüyor. Buna ilaveten, sağlıklı gıdaların fotoğraflarına bakan aynı gönüllülerin bu gıdaları sevmeye başladıkları tespit ediliyor. Deneyin sonucunda, beyine bazı gıdaların tatlarının unutturularak bağımlılığın ortadan kaldırılabileceği görülüyor.
Uzman diyetisyen Orçun Kürüm’ün, yapılan araştırma hakkındaki düşünceleri ise şöyle: "Bazı alışkanlıkları kazanmak vakit alabiliyor. Fakat istikrarlı bir şekilde uygulanan sağlıklı beslenme sistemlerinin, kişilerde pozitif anlamda davranış değişikliğine yol açabildiği görülmüştür. Bu süreç bazen 3 hafta, bazen 3 ay bazen de daha uzun sürebiliyor. Söz konusu araştırma ile beynin sağlıklı gıdaları sevmeye alıştırılabileceği bir kez daha kanıtlanmış oldu"
Yapılan deney oldukça küçük çaplı olduğu için, elde edilen bulguların yeni ve daha büyük çaplı araştırmalar tarafından desteklenmesi gerekiyor. Buna karşın, sonuçlar bilim adamları ve tabii ki pek çoğumuz için yüz güldürücü.
Siz de uzman diyetisyen Orçun Kürüm’e danışarak kendinize bir beslenme planı hazırlatıp, uzun süre bu plana uyarak, eski sağlıksız beslenme alışkanlıklarınızdan zahmetsizce kurtulabilirsiniz. Dahası, boş yere kilo almanızı sağlayan yeme alışkanlıklarından kolayca vazgeçebilirsiniz.