Ankastre mutfaklar, internete giren fırınlar, kendi kendine evi süpüren elektrikli süpürgeler, eve gelmeden çalışmaya başlayan klimalar, ayaklanan kanepeler, akıllı telefonlar, uçan saatler, yüzen fotoğraf makineleri... Hepsine saygı duymak gerek. Teknoloji doğru kullanıldığında bir lüks olmaktan çıkıp ihtiyaç halini alıyor ve çok faydalı oluyor.
Ama sanki biraz duygusu eksik gibi oluyor. Ne bileyim ocağın üstüne koyarak tost yaptığımız manuel demir tost makinesini hatırlayınca, şimdikilerden çok daha samimi olduğunu düşünüyorum, düşünüyoruz. Evet, aradığımız duygu samimiyet sanki.
Aşağıda, şimdiki teknolojik aletlerden çok daha teknolojik, zamanda yolculuk yaptırabilecek kadar teknolojik ve aynı zamanda samimi ev eşyaları var. İnsan görünce mutlu oluyor üstüne bir de.
Hepimizi büyütmüşler, hepimiz aşinayız onlara.
Üzerinde mutlaka kızartma kokusu barındıran milli perdemiz...
Ve onun önünde duran bu 'kanepe'
10 saniye bakınca içinden ayran dökülen ibrik...
Ve onun babaanne evi versiyonu güğüm
Nice annenin fahri terzi olduğu Singer dikiş makinesi
Coca Cola'nın 'Evin çatısı olmasa bile bu bardakları olacak' azmiyle dağıttığı bu bardaklar
Horozun milyonlarca genç dimağı hipnotize ettiği horoz/tavuk saatler
Altın gününe kek yetiştirmeye çalışan anne itemi olarak el çırpıcısı
En alt katında mutlaka soğan bulunan plastik sebzelik
Evdeki küçük çocuğun en büyük görevini gerçekleştirdiği el gırgırı
Neredeyse kendi kendine ıspanaklı börek yapabilecek kadar ıspanaklı börek görmüş davul fırın
İçinde mutlaka Duru sabunların olduğu el yapımı göz nuru banyo lifi
Ayakları yerden kesilince ısıtmayı bırakan emniyetli İhlas ısıtıcı
En çok beyaz peynirli ve domatesli ekmek görmüş döküm tost makinesi
Komşular gelince görevinin başına geçen, nice dökülen çayı böğründe saklayan zigon sehpa
Normal zamanda sürekli göz önünde olup elektrik kesilince kaybolan el feneri
Daha kazaklar ortaya çıkmadan kışın geldiğini söyleyen bu kavanozlar
Ev yapımı profiterol uzmanı pasta şekillendirici
Bulunduğu evin zengin olmadığını belirten bu musluk şeysi
Kuvvetle muhtemel zamanında bedava dağıtılan bu kilim
Görür görmez insanın canını bol sulu cacık çektiren emaye tabak...
Ve onun ev sahibi bu sini
Şimdilerde adı Erdal Bakkal tuzluğu olan bu bıyıklı tuzluklar
Aynı renkte halı alarak nice ev hanımının renk uyumundan göz kanattığı bu koltuk takımı
Kuzen sürahiler
2-3 ayda mutlaka ağzı yüzü kayan sarı süpürgeler
Mutfakta, piknikte, ovada, dağda en yakın dost, radyolu ışıldak
Nice sineğin kan davalısı bu sinek vurucu
Misafir geldiğinde ortaya çıkan altılı kahve takımı...
Ve kahve takımının üzerinde arz-ı endam ettiği gümüş tepsi
"Bizim numara nerede acaba?" diyerek saatlerce arayıp bulduktan sonra gereksiz gereksiz gururlandığımız altın rehber
Pazar akşamları leğende yıkanmış efsane neslin hatırlayacağı efsane leğen
Köydeki akrabalara gidince üzerinde uzandığımız çekyatımsı...
Ve mutlaka onunla aynı odada bulunan dantelli yastık