Biraz unutkan bir topluluğuz. Sakın yanlış anlaşılmasın siyasi anlamda kurmuyoruz bu cümleyi. Orası bizi ilgilendirmez. Biz unutkanız, bizi çok mutlu eden şeyleri hem unutuyor, hem de peşinden gitme konusunda tembel davranıyoruz.
Ufakken sokak aralarında oynadığımız futbolu unutuyor, şimdi oynayan çocukları görsek ayakkabımız kirlenir diye aralarına dahil olmuyoruz. Dut ağacına daldığımız günleri unutuyor, şimdi bir ağaç görsek aynısını marketten alırım diyoruz. Ufakken bir simidin yanında içtiğimiz gazozun bize verdiği mutluluğu unutuyor, soğuk çay alıp evimize geri dönüyoruz.
Çünkü yerel gazozlar, bu toprakların, bizim damak tadımızı biliyor
Çünkü aralarında neredeyse yüzyıllık geçmişe sahip gazoz var
Çünkü her şehrin kendi lezzetini yansıtan bir gazozu var
Çünkü biz büyüdüğümüz şehrin gazozunu başka bir şehirde görünce ilkokul arkadaşımızı görmüş gibi seviniyoruz
Çünkü gazoz kapaklarıyla oynadığımız oyun bütün bilgisayar oyunlarından güzeldi
Çünkü bizim iddialarımız bile gazozunaydı
Çünkü gazoz ve leblebiyle televizyon izlediğimiz günleri unutmadık
Çünkü zencefilli...
Frambuazlı...
Hindistan cevizli...
Mandalinalı...
Damla sakızlı...
Onlarca çeşit yerel gazoz var
Çünkü biz yerel gazozlara destek oldukça onlar bizi yurt dışında da temsil ediyor
Çünkü biz en güzelinin hangisi olduğuna karar veremesek de hepsi birbirinden güzel
Çünkü cebindeki son parayı gazoza veren çocukluğumuza borcumuz var