Üniversiteyi bu sene kazandınız. Öncelikle tebrikler. Ailenizden uzak bir şehre, kimseyi tanımadığınız bir yere gidiyorsunuz. Ve belki de ilk defa aile evinden farklı bir evde yaşayacaksınız.
Tüm bunlar biraz korkutucu, biraz da heyecan verici geliyor olabilir. Çünkü çok duydunuz öğrenci evinde hayatta kalmanın çok kolay bir iş olmadığını. Haftada 7 gün, 21 öğün makarna yenen, tostların ütülerde ısıtılan öğrenci evleri geldi gözünüzün evinde.
Bir şey diyelim mi? Çok da hatalı düşünmüyorsunuz. Evet, zor, hatta ilk başlarda çok zor. Ama hayatınızın en güzel tecrübelerini yaşayacaksınız.
O zaman çıkarın kalemleri, defterleri. Not almaya başlayın. Çünkü bu vizenin, bu finalin telafisi yok. Hayatınızın sınavına hazırlanın.
Ders çalışırken çayın soğuyacak, mutfağa gidip yeni çay demlemeye vaktin olmayacak, yaratıcılığını kullan
Zamanla dondurma kutusundan annenin gönderdiği sarmalar çıkmasına alışırsın ama başına böyle şeyler de gelebilir, hazırlıklı ol
Bulaşık sırası sana geldiğinde tabakları, bardakları yıkadığın leğene gözün gibi bak, sana çok lazım olacak
Doğalgaz faturasını ödemeyi unutursun, sıcak su kesilir, duş alman gerekir, her şeyin bir çözümü var, ümidini kaybetme
Öğrenci evinde sadece makarna yenir sanıyorsan yanılıyorsun, çok inanırsan waffle bile yapabilirsin
Ama sen yine de bol bol makarna yemeye hazır ol
Ütüyle tost yapmak ayıp değildir, Johnny Depp'ten senin neyin eksik?
Hayatta en korktuğun şey vizeler, finaller, bütler değil bulaşık sırası olsun
Yemek yapma sırası sana geldiğinde ise durum böyle olacak, alışmalısın
Ama olsun, menü önceden hazır neyse ki
Bir çılgınlık yapıp pilav yapmaya karar verirsen onun da kolayı var
Hele kahvaltıda hem çay demlemek, hem de yumurta haşlamak istiyorsanız bu hiç imkansız değil
Ve hele ki dolapta süt bulursanız öyle hemen kafaya dikmeyin, tedbirli olmakta fayda var