Yemek.com

Oltanızı Alın Yola Koyulun: İstanbul'da Balık Tutabileceğiniz 7 Nokta

23 Eylül 2016

1 Eylül geldiğinde heyecanımızı sizlerle paylaşmış ve balık sezonunun açılmasıyla sofralara balığın mis kokusunu taşımıştık. Hatta balık tutma hakkında misler gibi tüyolarımızı vermeyi de ihmal etmemiştik. Şimdi sıra geldi İstanbul'da balık tutulabilecek mekanlara...

Malumunuz artık öyle uzun bayram tatilleri geride kaldı, yıllık izinler de suyunu çekti. Kendinizi dinlendirmek için hafta sonunu iyi değerlendirmeniz gereken zamanlar bunlar. O halde huzur bulacağınız, uzun uzun düşüncelere dalabileceğiniz, aynı zamanda da dinlenebileceğiniz nefis bir aktivite bulmalı hafta sonları için. Mesela balık tutmaya gitmeli ve tam da bunun için şu mekanları seçmeli.

Buyursunlar...

Öncelik hep onun: Galata Köprüsü

aksam

İstanbul ve balık tutmak deyince aklına ilk Galata Köprüsü gelmeyen yoktur sanıyoruz. Günün her anı elinde oltalarıyla bekleyen insanları görmenin mümkün olduğu bu yere gitmeye niyetliyseniz ilk yapmanız gereken erkenden evden çıkmaz. Aksi halde yer bulmanız epey zor olabilir.

Peki, hangi balıkları yakalamanız mümkün Galata civarında? Müdavimlerinden öğrendiğimize göre bolca istavrit ve şanslıysanız çinekop yakalayabilirsiniz bol bol.

Son olarak, oltanızı atıp beklemeye koyulduğunuzda etrafınızda kolayca bulabileceğiniz sıcacık çaylardan alıp içmeyi de unutmayın.

Arnavutköy'e doğru uzanalım: Akıntıburnu

wikipedia

Akıntıburnu, İstanbul Boğazı'nın oldukça önemli noktalarından biri aslında. Çünkü burada bir dönüş söz konusu oluyor, bu da istavrit ve lüfer başta olmak üzere birçok balığın sık sık oradan geçmesini sağlıyor. Zaten Akıntıburnu'na her gittiğinizde mutlaka elinde oltayla balık tutan birilerinin olması bile bunu kanıtlıyor.

Siz de kış gelmeden, henüz kar kış bastırmamışken tadını çıkarın denizin. Balık yakalayabilirseniz ne mutlu, yakalayamasanız bile nefis bir gün geçireceksiniz çünkü, eminiz.

Kız Kulesi'ni seyrederek: Sarayburnu

youtube

Sarayburnu da hem balık tutmak hem de hafta sonunu keyifli ve dinlenerek geçirmek için en doğru adreslerden. Oltanızı attıktan sonra Kız Kulesi'ni seyre dalabilir, deniz kokusunu içinize çekmenin tadına varabilirsiniz.

Oltanıza uracak balıklarsa yüksek bir ihtimalle istavrit, uskumru, çinakop ve lüfer olacaktır. Eğer şanslı ve biraz da kararlıysanız palamut da yakalayabilirsiniz. Olta olarak da fırlatma oltası kullanmanız başarılı bir sonuç almanız için önemli.

Herkes burada: Kuzguncuk - Kuleli arası

youtube

Kuzguncuk'tan Kuleli'ye kadar olan sahil şeridi de balık tutanlar arasında oldukça popüler. En çok çıkan balıklar arasında istavrit, iskorpit ve çinekop yer alıyor burada.

Uzun süre kalmak isteyeceğinizden yanınızda yiyecek bir şeyler ve hatta havaların soğumasıyla balık tutarken içinizi ısıtacak sıcacık çaylarla dolu termoslar götürmeniz tavsiye olunur.

Daha sakin bir tercih arayanlara: Kireçburnu - Yeniköy hattı

kesfettik

Galata Köprüsü ve Arnavutköy gibi tercihler size fazla kalabalık geldiyse sizi hemen Kireçburnu'ndan Yeniköy'e kadar uzanan hatta doğru alabiliriz.

Burası, tam istediğiniz gibi daha az kalabalık, daha huzurlu ve sakin yerlerden. En çok çıkacak balık da Boğaz'a sıkça misafir olan istavrit.

Tam bir tatil olur: Dragos

marmarakule

Balık tutarken dinlenebilirsiniz dedik ama biz de bu kadarını hayal etmedik. Anadolu Yakası'nda, Kartal ile Maltepe arasında bulunan Dragos, bir kez keşfedenin bir daha vazgeçemeyeceği yerlerden.

İstanbul'un yükselen değerleri arasındaki semt, balık tutmak için ferah bir yer arayanlar için ideal. Nefis sahilinde oltanıza takılacak balıkların başında ise çinekop, istavrit ve oltanıza güveniyorsanız palamut geliyor.

Deniz kokusunu içinize çekin: Tuzla Güzelyalı Sahili

firsat.me

Eğer Tuzla gibi İstanbul'un en uç noktalarından birinde oturuyorsanız kalkıp Kuzguncuk ya da Arnavutköy gibi yerlere gitmenize gerek yok. Tuzla'da bulunan Güzelyalı Sahili de balık tutmak için oldukça uygun yerlerden.

Eğlenirken dinlenmenin, denizin huzur veren kokusunu içinize çekmenin tadını çıkarın. Üstüne bir de balıklar vurursa oltaya, daha ne istenir ki! Oh mis.