Her Angaralının Hayatında En Az Bir Kez Yaptığı 17 Angaralı Hareket
9 Eylül 2016O zamanlar Ankara havaları her düğünde, her kutlamada çalınacak kadar popüler kültüre dahil değildi. Adının önünde 'Ankaralı' sıfatı olan şarkıcılar daha çok Ulus ve çevresinde tanınır, misket sadece bir çocuk oyunu sanılırdı. Ankara ile ilgili en çok İstanbul'a dönüşü sevilir, her fırsatta adı gemi çapası anlamına gelen Ankara'nın denizsizliği konuşulurdu. Biz o zaman da Ankaralı olmayı çok severdik. Hep olduğu gibi.
Hayallerimizi denize değil, sevdiklerimize bakarak kurar, nerede olursak olalım Ankara havası duyduk mu kalkar, bir şehri denizi olmadan da çok sevebileceğimizi biliriz. Bizde k yoktur, g vardır, cümleler nokta ile değil 'la' ile biter. Ve gerçekten Ankaralı olmak, şehri iliklerine kadar yaşamak için bazı şeyleri yapmış olmak gerekir. İşte karşınızda Ankaralı olma, Ankara'yı yaşama rehberi.
Selam olsun Angaralılar'a la!
Kuğulupark'a gidip kuğu ve ördeklere simit atar
Öncelikle belirtelim; Kuğulupark'ın adı, içinde bulunan kuğulara atfen konulmuş ama günümüzde sadece bir tane kuğu ve birkaç tane de ördek var. Kuğulupark'a gelip parktaki simitçiden simit alıp parkın daimi sakinlerine ziyafet çekmeyen yoktur.
Fırından ya da sokak simitçisinden simit alır
Ankara simidi farklıdır. Daha gevrek, daha aromatiktir çünkü pişmeden önce pekmezli suya batırılır. Ve Ankaralılar simide bayılır. Eskiden mahalle aralarında apartman bodrumlarında yer alan küçük fırınlardan alınırdı simit. Şimdi yerini sokak simitçilerine ve simit kafelere bıraktı.
Atatürk Orman Çiftliği'nde kokoreç yer
Kimi zaman gece eğlence dönüşü, kimi zaman günün herhangi bir saatinde; ama mutlaka Çiftlik'te yenir kokoreç. Sıra sıra dizili kokoreççilerden birini seçen Ankaralı, yanında AOÇ ayranıyla hüpletir baharatlı kokorecini. Behzat amirimin de tercihi.
Kıtır'da kumpir yer
Kumpir deyince sizin aklınıza Ortaköy geliyor olabilir ama gerçek kumpirin adresi Kıtır'dır. Tereyağıyla patatesi ustaca harmanlayan Kıtır'da ezme, haydari gibi şeyler konmaz kumpire. Orijinal kumpiri nerede yiyeceğini bilir Ankaralı. Kumpir için kaç nesle 2. ev olan Kıtır'a gelir illaki.
Kızılay'da gezinip Ezgi Cafe ya da Cafe Taş Fırın Ormancı'da çay içer
Ankara'da öğrenci olanlar Kızılay'a inip (evet Kızılay'a 'inilir') çay içmeye Ezgi'ye ya da Ormancı'ya gider. Sessiz bir konsensüs vardır öğrenciler arasında. Kızılay'da gezip gezip gider buralarda çay içeriz.
Aspava'ya gidip soslu soğanlı/SSK yer
Aspava konusunu daha önce şurada anlatmıştık. Evet Ankaralı için Aspava değerlidir, önemlidir. Soslu soğanlı/SSK olmasa hayat damarlarından biri kopar. Bazen eğlence sonrası uyku öncesi, bazen akşam, bazen de öğle yemeğidir. Aspava'larda her çeşit kebap olsa da en çok soslu soğanlı/SSK söylenir.
Hayvanat Bahçesi'ne gidip çıkışta AOÇ dondurması yer
Çocukluğu da Ankara'da geçmiş her Ankaralı'nın mutlaka bir Hayvanat Bahçesi geçmişi vardır. Her çocuk en az bir kez olmak koşuluyla mutlaka buraya getirilir, çıkışta da Çiftlik'in o süt kokan dondurması alınırdı.
Ankara Kalesi çevresi ve Çıkrıkçılar Yokuşu'nu gezer
Ankara Kalesi ve Çıkrıkçılar Yokuşu, Ankaralıların çok sevdiği bir bölgedir. Otantiktir, sevimli kafeleriyle oturmalık, bakır kap kacaklar, takılar, örtüler gibi el emeği ürünleriyle alışverişliktir. Bir de amatör fotoğrafçılar için değişmez fotoğraf çekme yerleridir. Acıkınca Zenger Paşa Konağı'na gidilip nefis yemeklerinden yenilir.
Ramazanda Hamamönü'ne gidip şenliklere katılır
Her sene Ramazan'da geçtiğimiz yıllarda yenilenen Hamamönü'nde şenlikler düzenlenir. Bu çok eğlenceli şenliklere katılmadan Ramazan bitmez. Gidince de macuncudan bir macun alınır, eski günler yad edilir.
Papazın Bağı'nda gözleme yer
Ankara ne kadar betonlaşsa da Papazın Bağı kocaman ağaçlarıyla hep yemyeşil. İşte bu yüzden şehirden uzaklaşmadan arada nefes almaya, rahatlamaya kaçar Ankaralı. Mis gibi gözlemesini söyler, isterse bir de bira. Zira birayla gözleme yeme alışkanlığı Ankara'ya aittir.
Seğmenler Parkı'nın çimlerine yayılıp piknik yapar
İstanbul'un Caddebostan'ı, Maçka'sı varsa Ankaralı'nın da Seğmenler'i var. Arkadaşlarla burada buluşulur, evden hazırlanan ya da marketten alınan yiyecek ve içeceklerle yeşillikler içinde piknik yapılır. Pazar günü aradığınız kim varsa oradadır.
Eymir Gölü'nde ya da Mogan'da yürüyüş yapar, mangal yakar, piknik yapar
Arabası olan Ankaralılar için şehirden kaçış noktaları Eymir ve Mogan'dır. Çocukların bisikletleri bagaja atılır, yiyecekler hazırlanır, doğa eşliğinde nefis bir hafta sonu keyfi için şehrin az dışına çıkılır.
Ulus'ta gerçek Ankara dönerinden yer
Kıymasız Ankara dönerinin ülke çapına yayılmış bir ünü vardır. Şu an halihazırda bu ünden yararlanan çok fazla dönerci var şehirde ancak gerçek bir Ankaralı döneri nerede yiyeceğini bilir. İpucu veriyoruz; Altındağ, Atpazarı ve Kızılay'da.
Ciğerci Naci'yi yakaladı mı, bir ciğer ekmek yer
Küçük arabasının arkasında sokak sokak gezer ve hep aynı şekilde bağırarak geldiğini haber verir Ciğerci Naci Usta. Yıllardır hiç değişmedi. Biz Ankaralılar da ondan ciğer ekmek almaktan hiç vazgeçmedik. Hala ne zaman sesini duysa, bir yarım ekmek sardırır Ankaralı.
Atakule'ye gezmeye gidip Acıktım'da yemek yer
Eskiden Atakule mağazaları, çocuklar oyun alanı ve döner kulesindeki restoranla çok şaşaalıydı. Başkentliler için Atakule'ye ya da hemen yanındaki Botanik Parkı'na gidip hemen karşısındaki Acıktım'da sandviç ya da tost yemek değişmez bir rutindi. Şimdilerde Atakule neredeyse yok olsa da Acıktım hala var.
Gölbaşı'na gidip manzaraya karşı yemek yer
Evlenme mi teklif edilecek, kutlama mı yapılacak, misafir mi ağırlanacak adres bellidir; Gölbaşı. Göl manzaralı restoranlardan birinde yemekler yenir, göl manzarası izlenir, belki biraz yürüyüş yapılır. Ankaralılar gölleri pek sever.
Beypazarı'na gidip baklava ve sarma yiyip Beypazarı kurusu, erişte ve havuç alır
Sadece Ankara merkez değil, çevre ilçeler de hem kültürel, hem mutfak anlamında zengindir. Örneğin Beypazarı. Eski evleri, Arnavut kaldırımlarıyla tarihi dokusunu hala koruyan Beypazarı'na gidip o nefis sarmasından, baklavasından yiyip dönüşte Beypazarı kurusu, erişte ve havuç almamak olmaz.