Hayat Bazen Çok Tabure Üstünde Balık Ekmek: Taka Balık

İstanbul hakkında şu ana kadar kurulmuş en güzel cümlelerden biri, ilk olarak İngilizce kurulmuştur: "They call it chaos, we call it home". Fransız bir karikatüristin elinden çıkan bir karikatürden esinlenerek söylenen bu sözün anlamı ise şu: "Onlar kaos diyor biz yuva".

Haksız da sayılmayız. Sürekli modern bir hayatta kalma mücadelesi içindeymiş gibi hissetsek de insanın göbeğinden bağlı olduğu bir şehir bu. Lakin yeteri kadar deniz kokusuna maruz kaldığımız sürece.

Taka Balık, yeteri kadar deniz kokusuna maruz kalabileceğiniz bir yer. Yeniköy'de.

Yeniköy bahar geldiğinde, siyah tişörtünü sırtına geçirip akşamüstü sokağa inen 20'lik delikanlı. Karşı yakanın güzel kızı, her sabah gördüğü Beykoz'a aşık. Cesareti hep gözlerinde saklı, bir gün diğer yakadan aşkını haykıracakmış gibi.

Taka Balık'ta oturduğunuzda o 20'lik delikanlının gözünden Beykoz'u seyrediyorsunuz. Altınızda bir tabure, yanınızda tabureden biraz uzun minnak bir masa. Deniz, elinizi uzattığınızda avuç içinize su doldurabileceğiniz kadar yakın. Yemeğinize martılar eşlik ediyor. Vapurda simit attığınız martıların aynıları değil ama siz onlara bir şeyler verinceye kadar sizi izliyorlar.

Sırtınızı dönüyorsunuz bir süre dünyaya.

Taka Balık o çok sevilen tanımla, salaş bir yer. Yani önünüze gelecek 55 maddeli menüden bir şeyler seçeceğinizi düşünmeyin. Mekanın maestrosu balık ekmek. Yeşillik ve soğan yatağında, ekmek arası, peçeteye sarılı geliyor. Olabildiğine natürel. Midyesi en temiz ifadeyle, "Bir otursam 80 tane yerim" tadında. Ancak bizim için en güzel cümleyi kalamar kuruyor. Kıtır ve cips halinde. Nefis.

İçecek olarak turşu suyu sevenlerin üzerine seçenek düşünmesine gerek yok. Direkt turşu suyuna açılabilirler. İçecek konusunda bizim hayal kırıklığımız ise, hafta sonu çay servisinin olmayışıydı. Beykoz'a bakarken sıcak bir yudumdan daha iyi gelen çok az şey olacaktı. Neyse ki sahil boyunda baba oğul çay satan iki güzel esnafa denk geldik de çaya uhdeli dönmedik oradan.

Taka Balık, Yeniköy İskelesi'ne yürüme mesafesinde, Avusturya Başkonsolosluğu'nun karşısında. Google Maps'de tam karşılığı olmasa da temsili bir haritayı da şuraya bırakmış olalım.

Bahar bitmeden gidin.