Uzmanlar, yetişkin bireylerin her gün bir buçuk, iki litre su içmesini öneriyor. Ancak günü sadece birkaç bardakla geçiren, su içmeyi unuttuğunu söyleyen o kadar çok kişi var ki etrafımızda...
Sophie Swietochowski de onlardan biri. Tam bir kahve bağımlısı olduğunu söyleyen Sophie sadece öğlen saatlerinde su içmenin aklına geldiğini ve günü su şişesinden aldığı iki üç büyük yudumla tamamladığını söylüyor.
Bu sırada cilt problemleri ve uykusuzluk gibi problemler yaşayan Sophie okuduğu araştırmalarda bol su içmenin yorgunluk, stres, baş ağrısı, hazımsızlık gibi sorunları çözdüğünü, ayrıca suyun cildin görünümüne katkı sağlayıp kilo vermeye de yardımcı olduğunu öğrenen Sophie sağlık ve cilt sorunlarını çözebilmek için ilginç bir deneye imza atmaya karar veriyor.
Günde zar zor 1 litre su içen Sophie bu deneyi için bir hafta boyunca her gün 3 litre su içmeyi planlıyor. Amacı suyun bilimin ileri sürdüğü kadar mucizevi bir şey olup olmadığını anlamak.
Sophie'nin deneyinin gün gün yansımaları ve deneyden çıkardığı sonucun detayları ise çok ama çok daha ilginç.
Deneyden önce
Deneye başlamadan önce Sophie ilk iş doktoruna gidiyor ve günlük su tüketimini bir anda büyük ölçüde artırmanın ona zarar verip vermeyeceğini öğrenmek istiyor.
Doktoru, su tüketmenin birçok faydasından bahsederken çok fazla su içmenin ciddi sağlık risklerine de yol açabileceğini söylüyor.
Ancak onu yakından tanıyan doktoru suyu her gün düzenli aralıklarla içtiği takdirde ve günlük egzersizlerine devam ettiği sürece bu riskin düşük olduğunu belirtiyor.
Genç kız da bu aşamadan sonra ilginç deneyine başlıyor.
1. gün
Sophie deneyin ilk günü ilk bir litre suyunu öğlen 3'te bitiriyor. Günün geri kalanını ise masası ile tuvalet arasında mekik dokuyarak geçirdiğini söylüyor. Öyle ki ilk gün Sophie tuvalete tam 12 kere gitmiş!
Akşam yatağa yattığında kendini halsiz, şişmiş ve rahatsız hissettiğini anlatan Sophie bu kadar suyu günlük rutinine dahil etmenin zor olacağını ancak şimdi idrak ettiğini söylüyor.
2. gün
Uyandığında kendini hiç farklı hissetmediğini söyleyen Sophie sabah 7'de şişesini dolduruyor ve güne başlıyor.
Akşam olduğunda da kendinde göze çarpan bir değişim göremeyen genç kadın hayatındaki tek farklılığın tuvalete yaptığı sık ziyaretler olduğunu ve buna alışmakta zorlandığını söylüyor.
3. gün
Deneyin 3. günü olduğunda ise işler biraz değişmeye başlıyor. Uykusunu almış bir şekilde uyanan ve fiziksel olarak çok bir değişim göremese de cildinin daha yumuşak olduğunu fark eden Sophie bir gün önceki endişelerinden bir anda sıyrılıyor.
Gün boyunca çok bir şey yememiş olmasına rağmen spor salonunda ani bir enerji patlamasıyla dolduğunu söyleyen Sophie canının daha az yemek çektiğini ve dayanıklılığının arttığını vurguluyor üçüncü günün sonunda.
4. gün
4. gün olduğunda artık Sophie'nin bedeni yeni rutinine alışmış durumda. Vücudundaki şişkinlik inen ve her iki dakikada bir tuvalete koşma isteği duymayan Sophie bir şeyin daha farkına varıyor. Bir gece önce alkol alan genç kadın sabah uyandığında hiç baş ağrısı çekmediğini ve "akşamdan kalma" olmadığını anlatırken şaşkınlığını gizleyemiyor.
5. gün
Deneye devam eden Sophie beşinci günde göz altındaki torbaların daha az belli olduğunun farkına varıyor. Üstelik o gün Sophie kendini bile şaşırtarak 3 litre su hedefini aşarak tam 3,5 litre su içiyor. Artık kendini her zamankinden daha fazla susamış hissetmeye başladığını söylüyor.
6. gün
Haftanın sonuna yaklaşırken Sophie daha pürüzsüz bir cilde ve daha berrak bir zihne sahip olduğu için çok mutlu. Yüzünün parladığını ve taptaze gözüktüğünü söyleyen Sophie bu kadar hızlı bir değişim beklemediğini anlatıyor. Deneyin şimdiye kadarki en kötü yanının tuvalete sık gitmek olduğunu söylese de artıların eksilerini götürdüğünü vurguluyor.
7. gün ve sonuç
Deney bittiğinde Sophie sonuçların beklediğinden çok daha iyi olduğunu söylüyor. Onun ağzından birebir alıntılayalım:
"Deneyin sonunda kendimi daha sağlıklı hissediyordum ve daha sağlıklı gözüküyordum. En büyük değişim ise cildimdeydi. Yüzüm eskisi gibi kuru ve lekeli değildi. Nemli, pürüzsüz bir görünüm almıştı ve göz altı torbalarım tamamen gitmişti.
Az da olsa kilo bile verdim (40 gram). Ama zaten çok fazla kilolu olmadığım için zayıflamak gibi bir beklentim de yoktu.
Diğer yandan uykusuzluk problemim de büyük ölçüde geçti. Tamamen ondan kurtuldum diyemem ama deney boyunca daha derin ve daha uzun süreler boyunca uyudum. Uyandığımda ise enerjim çok yüksekti.
Henüz nemlendiricimi hayatımdan çıkarmaya hazır değilim ama sadece 1 litre su içtiğim günler artık geride kaldı."
Yorumlar
3