dubrovnik-manset

Sizi Adriyatik’in İncisi Dubrovnik’e Gitmeye İkna Edecek 12 Enfes Mekan

Favorilerime
Ekle

Hırvatistan’ın dünya genelinde her sene daha çok turistin ilgisine mazhar olan şehri Dubrovnik için ünlü yazar George Bernard Shaw’un “Yeryüzünde cenneti arayanlar Dubrovnik’e gelmeli” dediği rivayet edilir. Burayı “Adriyatik’in İncisi” olarak tanımladığı ise bilinen bir gerçektir. Coğrafi ve kültürel olarak Balkanlara dâhil olarak bilsek de Dubrovnik daha çok Akdeniz yaşam tarzını yansıtıyor; iklimi ve kültüründen de ciddi izler taşıyor.

Ortaçağ’dan kalma duvarlarla çevrelenen ve arabaların girişinin yasak olduğu eski şehir, sosyal hayatın merkezi durumunda. Gotik, Rönesans ve Barok mimari sevenler için de karşısına geçip izlemelik epeyce güzel eser bulunuyor.

1667’de büyük bir deprem felaketi, 1991’de ciddi bir savaşa şahit olan şehirde bulunan çok sayıdaki tarihi eser de hasar görmüş. Fakat UNESCO, imdada yetişerek bu eserlerin restorasyonunu üstlenmiş. Şu anda şehir, UNESCO Dünya Mirası kapsamında koruma altına alınan tarihsel alanlara sahip.

Lokrum Adası

Lokrum Adası

Buraya gelmek için en uygun aylar mayıs ve ekim ayları arası. Temmuz ve ağustos ayları ise şehrin en yoğun ve kalabalık olduğu dönem ve dolayısıyla fiyatlar da artıyor. Yazın Dubrovnik Yaz Festivali düzenleniyor. Müzik, tiyatro ve dans gösterileriyle şehir iyice hareketleniyor.

Ayrıca Dubrovnik yakınlarında günübirlik ziyaret edebileceğiniz, plajlarında vakit geçirip bahçelerinde gezebileceğiniz çok sayıda ada bulunuyor. Bunlar arasında en popüleri Lokrum Adası. Palmiye ağaçlarıyla dolu küçük ve sakin Lokrum Adası’na günü birlik seyahat edebilirsiniz.

Plajlarının yanı sıra adanın ortasında genişçe bir botanik bahçesi ile tarihi bir manastırın kalıntıları bulunuyor. Eski şehirden saat başı kalkan botlarla yapılacak 15 dakikalık bir yolculukla adaya ulaşabiliyorsunuz.

Menüsünde yok yok: Lucin Kantun

Son derece sade döşenmiş bu restoran, aynı zamanda bir tapas bar. Mütevazi görünümü insanı yanıltıyor ve beklenenin üstünde bir lezzet sunuyor. Deniz ürünleri ağırlıklı menüsünden somon, ahtapot, ıstakoz seçilebilir. Kırmızı et seçenekleri de mevcut. Yeterli çeşitlilikte bir şarap menüsü bulunuyor ve tatlı olarak daha çok ev yapımı kek ve benzeri hafif tatlılar var.

Spesiyal olarak özel bir peynir türüyle döşedikleri peynir tabakları, lavanta ve bal sosunda pişirilmiş kuzu eti ve Dalmaçya prosciutto’su gösteriliyor.

Taptaze balıkların adresi: Proto

Eski şehrin merkezinde yer alan, 1886’da kurulmuş bir balık restoranı Proto. Bu restoranla ilgili en ilgi çekici şey, taptaze balıkları eski Dubrovnikli balıkçıların özel tariflerine sadık kalarak pişirmeleri. Maydanoz sosunda Adriyatik karidesleri, zeytinyağında kırlangıçbalığı ve mısır irmiği ile servis edilen karides güveç spesiyalleri arasında.

Adeta masallar diyarı: Lokanda Peskarija

Eski şehrin limanına tepeden bakan Peskarjia, yalnızca balık ve diğer deniz ürünlerinin bulunduğu, deniz mahsullerinde uzmanlaşmış bir restoran. Hem bahçesi hem de asma katı olan şipşirin bir yer. Asma katı ferforje ve eskitilmiş ahşapla döşeyerek çok hoş bir otantik atmosfer yaratmışlar. Menüsünün yıldızı neredeyse yemeklerin hepsi fakat midye tabağı ayrıca çok övülüyor.

Makarna, pizza ve hamburger de var: Restaurant Poliksar

Burası, eski şehrin limanında olup da taze deniz ürünleri yanında diğer yemek seçeneklerini de bulabileceğiniz yer. Pizzaları, hamburgerleri ve makarnaları en az balıkları kadar leziz. Cream sauce ve tütsülenmiş jambonla yapılan makarnası çok beğeniliyor. Ayrıca akşamları canlı müzik yapılıyor; piyano ve saksafon eşliğinde caz dinlenebiliyor.

Manzara karşısında dondurma yemek gibisi yok: Dubravka 1836

Eski şehrin surlarının dışında bulunan, yerel halkın da tercih ettiği bir restoran. Yani hem lezzeti onaylı hem de gayet sakin, kalabalık ve gürültüden uzak bir mekan.

1836’da Arşidük Maximillian Cafe adıyla kurulmuş ve şehrin entelektüellerinin yazmak, sohbet etmek ve kahve içmek için uğrak mekanı olmuş. Hala cafe’si aynı şekilde hizmet veriyor. Ayrıca snack bar’ı, hediyelik eşyalar satan bir mağazası ve hatta döviz bürosu bile var.

Manzarası gerçekten harika; hatta şehrin en iyi manzarasının burada olduğu söyleniyor. Bu yüzden güneş batmadan evvel, öğle yemeği için tercih etmenizi tavsiye ederiz. Akdeniz mutfağının deniz ürünlerinden makarnaya hemen her ürünü mevcut. Ev usulü yaptıkları dondurmaları çok meşhur. Fransız, İtalyan, Amerikan usulü kahvaltıları mevcut. Pizza, makarna ve salata çeşitleri çok zengin. Bademli ve brokolili alabalık, yeşil salatalı tuna balığı ve fırınlanmış patates, peynir ve özel bir sosla servis edilen bonfilesi çok beğeniliyor.

Gitmeden olmaz: Banje Beach

Restoran, lounge ve club olan mekan, adından da anlaşılacağı üzere plajı olan bir restoran; ya da restoranın plajı var da diyebiliriz. Yanı başı plaj olunca manzarası harika oluyor elbette. Yaz sezonunda partileriyle gece hayatını canlandıran Banje Beach’te sıklıkla evlilik törenlerine rastlayabilirsiniz zira bu özel gün için çok tercih edilen bir yer. Deniz ürünlerinin her çeşidini gönül rahatlığıyla tüketebileceğiniz bu mekanı, en az bir defa ziyaret edin deriz.

Konaklama da var yemek de: Orhan Restaurant

Eski şehrin kapılarından biri olan Pile Gate’in dışında ama yakınında, menüsü ve manzarasıyla dikkat çeken bir Dubrovnik mekanı daha Orhan. Lovrjenak Kulesi’nin hemen ayakucunda ve denizi muazzam bir açıdan görüyor. Ahşap duvar döşemeleri ve merdiveniyle iç mekan sevimli Galata restoranlarını andırıyor; teras ise neredeyse deniz seviyesinde ve esintili.

Soğuk ve sıcak başlangıçlar çeşitli; menü deniz ürünleriyle sınırlı değil. Makarna ve kırmızı et içerikli yiyecekler de tercih edilebilir lezzette. Ayrıca restorana ve plaja 50 metre, eski şehire 250 metre mesafedeki özel dairelerinde konaklamanız da mümkün.

George Bernard Shaw’ın favorisi: Café Festival

Yazar Shaw’un olduğu kadar VII. Edward’ın da favorisi olan café, eski şehrin en popüler caddesi olan ve Placa olarak da bilinen Stradun’da, Dubrovnik Yaz Festivali’nin düzenlendiği ana binanın yanı başında bulunuyor. İçinde bulunduğu bina 1667’deki büyük depremden hemen sonra inşa edilmiş olan Kersa Sarayı. Hırvatistan’ın ünlü figürlerinin tercih ettiği bir mekan.

Mutfağı daha çok İtalyan mutfağı ve restoran kısmında makarna çeşitleri, farklı soslarla sunulan kırmızı ve beyaz et seçenekleri bol. “Macaroni Festival” spesiyalleri. Ayrıca şehrin en iyi Türk kahvesini yaptıkları konusunda da iddialılar.

Günbatımı burada izlenir: Café Buza

Akşamüzeri şöyle soğuk bir şeyler içip ferahlamak mı istediniz? Gitmeniz gereken yer Cafe Buza. Kayalıkların arasına saklanmış gibi görünse de şehrin en popüler cafe-bar’larından aslında. Lokrum Adası’nı ve gelip geçen yelkenlileri, tekneleri izleyerek günbatımında içeceğinizi yudumlayıp hafif bir şeyler atıştırmak için ideal bir yer.

Şehrin yeni yüzlerinden: D’Vino Bar

2008’de açılan D’Vino, şehrin en yeni mekanlarından ve gerçek bir şarap barı. 100’den fazla çeşit şarap bulunuyor ve çalışanlar, ne tip şarap tercih edebileceğiniz konusunda size yardımcı olmaktan memnuniyet duyuyor. Seçtiğiniz şaraba göre size peynir veya et tabağı da öneriliyor. Şarap tadımı için özel saatleri var ve grup halinde de bu tadımlara katılabiliyorsunuz.

Eski şehri seyre dalarsın: 360 Degrees by Jeffery Vella

Dubrovnik’in seçkin restoranlarından 360 Degrees, 2012’de açılmış. Üst katı kokteyl bar, alt katı restoran şeklinde. İsminin de çağrıştırdığı biçimde eski şehri 360 derece açıyla görebileceğiniz, oldukça lüks bir mekan.

İçecek çeşitliliği göz kamaştırıcı zenginlikte ve kokteyller, uzman elinden çıkma. Yemek menüsü yine Akdeniz mutfağına dayanıyor. Çok fazla seçenek olmasa da başarılı şefler elinden çıkma. Kırmızdan beyaza her tür et mevcut. Fiyatlar biraz tuzlu fakat özel bir gece planlıyorsanız, en uygun restoran burası.

Eğlencesiz olur mu hiç: Troubadour Hard Jazz Cafe

vidiworld

vidiworld

Plaja gittiniz, bol bol yüzdünüz, akşam yemeğini de yediniz. Canlı müzik eşliğinde güzelce eğlenmek, biraz da içmek istiyorsunuz. O zaman işte buraya geliyorsunuz.

Hemen her gün canlı müzik olan bu mekan, gece hayatının hareketli olduğu birkaç yerden biri. Müzik de öylesine bir müzik değil; caz severler tarafından takdir edilen müzisyenler icra ediyor. Kokteyllerden bira çeşitlerine, şaraptan votkaya seçeneğiniz çok. Yeni insanlarla tanışmak ve kaynaşmak için de gayet uygun.


Doyamayanlar için bir de videomuz var!

Yorumlar

0 yorum yapılmış

Vallahi Bırakmayız, Bir Tabak Daha?